Yaşam
  • 30.1.2004 13:34

OLAY PROFESÖR, KADINLARI YİNE KIZDIRDI…

'Kimse bakire olmayan biriyle evlenmek istemez' sözleriyle kadınların tepkisini çeken Adalet Bakanlığı Başdanışmanı Prof. Dr. Doğan Soyaslan, yine kadınları kızdıracak ifadeler kullandı. Soyaslan, şimdi de rüzgar estiğinde elbisesini örtmeyen kadını 'hayasız' olmakla suçladı. Başkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Soyaslan, Başkent Üniversitesi'nce yayınlanan 'Ceza Hukuku Özel Hükümler' kitabının 2002 baskısında ırza geçme ve namus gibi konulara ilginç yorumlar getirdi. Soyaslan kitapta, şu yorumları yaptı: 'Rüzgarın bir kişinin elbiselerini alıp götürmesi halinde, üstünü kapatmayan kişinin durumunda ihmali bir şekilde işlenen hareket söz konusudur. Çünkü kadın çıplaklığını kapatmak zorundadır. Burada da hayasızlık mevcuttur.' Görüntüyü kurtarmak Soyaslan, cinsel ilişki sırasında uygulanan şiddet konusunda da şu görüşü savundu: 'Kadının kendisini erkeğe teslim etmesinden sonra yapılan cinsel temas esnasında kadına karşı yapılan sadistçe hareketler cebren ırza geçmeyi oluşturmaz, derecesine göre hafif veya ağır müessir fiili oluşturur. Bazen mağdure, görünümü kurtarmak veya vicdanında yaptığı şeyin kötülüğünü bertaraf etmek için failin cebir ve şiddet kullanmasını isteyebilir. Bu durumda cebren ırza geçme yoktur.' Soyaslan, hangi durumlarda şiddetin suç olacağını ise şöyle açıkladı: 'Eğer cinsel ilişkinin anormal yoldan yapılması istenir ve bunun için cebir kullanılırsa o zaman cebren ırza geçme suçu vardır. Eğer cinsel ilişki, üzerinde cebir şiddet kullanılan eşin sıhhatini tehlikeye sokacaksa reddedilebilir. Mesela frengili bir kocanın ilişki için şiddet kullanması.' Kadınlardan Doğan Soyaslan'a öfke yağdı Canan Arın ( İstanbul Barosu Kadın Komisyonu Başkanı): Bu sözleri sarf eden Soyaslan'a acıdım, utandım, yüzüm kızardı. Uluslararası hukuk standartlarına göre bir kadının sadece 'hayır' demesi yeterlidir. Aynı zamanda bir cinsel ilişki kabul edilebilir, ardından vazgeçilebilir, vazgeçtiği anda partneri durmak zorundadır. Bu insan haklarına saygının bir gereğidir. Kadını bir mal olarak görüyorsanız, kendinize eşit bir insan olarak görmüyorsanız, erkeğin de tecavüz dışında bir kadınla birlikte olma şansı yoksa kitapta yazılan sözler doğru kabul edilebilir. Kitapta yazılanları medeni insanın kabul etmesi mümkün değil. Kendisine 'hayır' diyen bir kadınla cinsel ilişki kurmaya çalışmak sadece medeniyetle ilgisiz, kendisine güveni olmayan zihniyetin ürünüdür. Eğer AB'ye girmeyi ciddi ciddi istiyorsak öncelikle bu zihniyetten kurtulmalıyız Son derece çağdışı Ayşen Erdoğan (İzmir Barosu Kadın Komisyonu Başkanı): Son derece çağdışı buluyorum. Ayrıca bu sözler hukuken de hatalıdır. Hukukta hayasızlık kriterleri zaten bellidir. Cebir ve şiddet konusundaki sözlerse, uluslararası insan hakları, Türk hukuk sistemi ve uluslararası hukuk normları açısından kabul edilemez nitelikte. Bu sözler kadınların bedensel bütünlüğüne yönelik bir saldırı niteliğini taşıyor. (AKŞAM) Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:32

İLGİLİ HABERLER