Gündem
  • 8.10.2025 20:52

Ömer Çelik'ten Terörsüz Türkiye mesajı: “Ana hedef silahların bırakılması”

Terörsüz Türkiye sürecine ilişkin de açıklamalarda bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "Odağımız PKK'nın feshi. Bütün uzantılarıyla bunun gerçekleşmesi gerekir. Feshin altı doldurulmalı. Ana hedef silahların bırakılması" dedi. Cumhur İttifakı'nda çatlak olduğu iddialarına tepki gösteren Çelik, "İş birliğinde ve güç birliğinde zayıflama yok." açıklamasında bulundu.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik MYK toplantısı sonrası açıklama yapıyor.

Çelik'in açıklamalarından satır başları;

Cumhurbaşkanımız, Terörsüz Türkiye hedeflerine ulaşabilmek için gösterilen hassasiyetin azami düzeyde tutulmasını ve hassasiyetin korunmasını ve tüm birimlerin eksiksiz bir şekilde yerine getirmesini ifade etti.

YENİ ANAYASA AÇIKLAMASI
Cumhurbaşkanımızın yeni anayasa konusunda verdiği mesaj da nettir. Bu hepimizin, devlet adamlarının gelecek nesillere olan bir borcudur. Bununda hassasiyetle yerine getirme konusunda çalışmalar devam ediyor.

"NETANYAHU SOYKIRIM YAPIYOR"
Netanyahu şebekesinin, Gazze'ye saldırılarının yıl dönümü. Bu soykırıma karşı duran tüm vatandaşlarımızı, sivil toplum örgütlerine şükranlarımızı sunuyoruz.

Sumud Filosu ile ilgili olarak vatandaşlarımız İsrail tarafından hukuksuz bir şekilde alıkonuldu. Ülkemize getirildiler. Burada karşı karşıya kalınan müdahale suçtur. Bunların her alanda zorbalık dışında bir iş bilmediği bir kere daha görüldü.

Gazze'nin mesajını tüm dünyaya duyurarak tüm dünyaya ulaştıran bir eylem yapmışlardır. Bu işledikleri suçların hepsinin hesabı sonunda sorulacak. Tutukladıkları, alıkoydukları aktivistleri, kötü koşullara mahkum ederek bir kere daha insanlık dışı karakterlerini göstermiş oluyorlar."

Milletvekillerimizi, vatandaşlarımızı ve diğer aktivistleri İsrail kaçırdı, AK Parti Genel merkezinden bunu en güçlü şekilde lanetliyoruz. Hukuksuzluğun ilanıdır, İsrail’in insani olan her şeye karşı düşmanlığıdır. Barışa düşmandır. Derhal aktivistleri serbest bırakmalıdırlar ve bunlar hesabı sorulacak suçlardır. İnsanlık dışı karakterlerini bir kez daha göstermişleridir. Bir an evvel serbest bırakılmalılar ve bu hukuksuzluk kayda geçiyor. Cumhurbaşkanımızın talimatıyla aktivistlerin oradan çıkarılması için çalışıyorlar. Bir kez daha en güçlü şekilde sahip çıkacağız.

ATEŞKES ANLAŞMASI
Hamas barıştan ve ateşkesten yana olduğunu gösterdi. İyi bir cevap yayınladı. Bunun hayata geçirilmesi için fırsat verilmesi gerekiyor. Ancak İsrail'in hemen saldırarak daha çok insan öldürmesi, Netanyahu'nun düşmanca bir tutum içerisinde olduğunu bir kez daha gösterdi.

Buna uluslararası toplumun müsaade etmemesi gerekir. Cumhurbaşkanımız tarafından ortaya konulan tutarlı plan görüldüğü gibi birçok devlet etrafından benimsenen bir yaklaşım haline gelmiştir.

Aslında bu meselenin nihai çözümü, Filistin'in başkenti Doğu Kudüs olacak şekilde devlet olarak orada var olmasıdır. Ancak İsrail iki devletli çözümü dillendirmeyi bile suç olarak kullanıyor.

Filistin Filistinliler tarafından yönetilmelidir. Bunun dışındaki herhangi bir plan, Netanyahu'nun katliam politikasına eşlik etmektir. Filistin sadece Filistinliler tarafından yönetilebilir. Bu süreci yakından takip ediyoruz.

Şu ana kadar nihai aşamaya gelinmese de müzakerelerle ilgili kat edilen mesafe var. MİT Başkanımız orada. Belli bir noktaya geldiğinde ilerleyen saatlerde açıklama yapılması, ateşkese hızlıca ulaşılması, Gazze'ye yardımların engelsiz bir şekilde ilk adımların önünü açacaktır.

"ODAĞIMIZ PKK'NIN FESHİ"
Etrafımızda aylardır gerçekleşen, görünen ve görünmeyen gelişmeler, terörsüz Türkiye ve terörsüz bölge sürecinin içiçe ve ayrılmaz olduğunu önümüze bir kez daha getirmiştir. Ekranlara yansımayan tarafında hangi devletlerin hangi örtülü faaliyetler vasıtasıyla terörsüz bölge sürecini sabote ederek terörsüz Türkiye sürecini bir şekilde akamete uğratmaya çalıştığını net bir şekilde görüyoruz.

Devletimizin kurumları teyakkuz halindedir. Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla her türlü girişime karşı kurumlarımızı görevlendirmiştir. Bu çerçevede sürecin kendi ritmi ve takvimi içerisinde hassasiyetle sürmesi gerektiğini belirtiyoruz. Terörsüz Türkiye ile terörsüz bölge sürecini ayrıştırmaya çalışanların tüm süreci akamete uğratmak olduğunu çok iyi değerlendirmeleri gerekir.

Odağımız PKK'nın feshi. Bütün uzantılarıyla bunun gerçekleşmesi gerekir. Fesihin altı doldurulmalı. Silah bırakılması sahada teyit edilerek devam etmeli.

"CUMHUR İTTİFAKI'NDA ÇATLAK YOK"
Muhalefet kendi tezleri ile yol aramayınca umudunu Cumhur İttifakı içinde çatlak var mı, politik bir çelişki var mı diye durumlara bağlıyor. Türkiye bölgede bu kadar olay olurken burada Türkiye büyük bir krizlere karşı etkili cevaplar geliştirirken muhalefet partilerinin herhangi bir konuda tutarlı, ele alınabilecek iki paragraf bile görüşünün olmadığı görüldü. Ya görüş olarak iktidarımızın zaten yaptığı şeyleri söylüyor ya da hiçbir şekilde siyaseten Türkiye'ye yol aldırmayacak, Türkiye'nin iradesini net bir şekilde göstermeyecek flu alanlarda şeyler söylüyorlar.

Terörsüz Türkiye süreci ile ilgili olarak vatandaşlarımızın sayın Cumhurbaşkanımız ve sayın Bahçeli'ye yüksek güvenleri ve destekleri var. Cumhur İttifakı da bu özgüvenle hareket ediyor. Başından beri söylediğimiz ilkeler Cumhur İttifakı'nın ilkeleridir. Devletin nitelikleri konusunda herhangi pazarlık sözkonusu değil. Milletin değerleri konusunda da pazarlık sözkonusu değildir. Meselemiz PKK terör örgütünün feshi ve silah bırakmasıdır. Komisyonda farklı görüşler ifade edilebilir. Komisyonun işlevi bellidir. Gündem zaten bellidir.

Muhalefet partileri uzun zaman boyunca Cumhur İttifakı içinde bir çatlak olsun diye kendilerine fırsat doğacağını düşünüyorlarsa bundan onlara ekmek yok. Nihayetinde Cumhur İttifakı bir ittifak. AK Parti ve MHP iki ayrı siyasi parti. Gelenekleri farklı, siyasi olarak atıf yaptıkları düşünsel değerlerde çeşitli şekilde farklı gelenekler söz konusu olabilir. Dolayısıyla gerek bazı yasalar ve süreçlerle ilgili olarak birçok konu gözünüzün önüne gelebilir. Siyasi farklılıklar olabilir. Cumhur İttifakı içerisinde seçimlerle işbirliği yaptığımız partilerin de başka görüşleri olabilir. Biz bu farklılıkların yeri geldiğinde politik çatlağa dönüşmesine müsaade etmedik. Cumhurbaşkanımızın talimatı bu şekilde partilerimizin kurumsal refleksleri de bu şekildedir.

Cumhur İttifakı bütün farklılıklarını daha büyük güç üretmek için farklı yaklaşımları daha büyük bir politik irade için değerlendirebilmiştir. Diyelim ki belli konuda iki parti arasında farklı değerlendirme oldu. Burada en yüksek mekanizma sayın Cumhurbaşkanımız ile sayın Devlet Bahçesi arasında düzenli yapılan istişarelerdir. Farklı düşünceler de olabilir, günün sonunda büyük irade, Türkiye Yüzyılı hedefi, Cumhur İttifakı'nın net duruşu, Cumhurbaşkanımızın ve sayın Bahçeli'nin iradesiyle ortaya çıkıyor.

SURİYE'DEKİ GELİŞMELER
ABD Büyükelçinin SDG ile görüşmesinin içeriği ve niteliği önemlidir. SDG'nin 10 Mart mutabakatına uyması, Suriye'de tek devlet prensibiyle ilgili birtakım görüşler SDG'ye aktarılıyorsa bu görüşmeleri olumlu karşılarız. Bunun dışında yaklaşım olursa tabii ki olumlu bulmayız. Daha öncesinde sayın büyükelçisinin 10 Mart anlaşmasına uyulmasıyla ilgili, Suriye'de tek devlet ilkesinin varolmasıyla ilgili yaklaşımları olumludur. Bütün bu süreç devam ederken SDG bir şekilde 10 Mart anlaşmasından firar etmek için federasyon gibi konuları gündeme getirirken herhangi şekilde müttefik devletlerden 'o olmasa da onun bir tık aşağısı olabilir' yaklaşımlarını doğru bulmayız. Şu ana kadar SDG'nin 10 Mart anlaşmasının maddelerini yerine getirmekle ilgili attığı adım yoktur. Anlaşma teorik bir egzersiz konusu olmamalıdır. SDG'nin ayak diremesi, süreçten firar etmeye çalışması bölgede istikrarsızlık yapmak isteyenlerin ajandasıyla yanyana tutum oluşturuyor. Birtakım vekalet yaklaşımlarının maalesef aracı haline geliyor.

Güncellenme Tarihi : 8.10.2025 20:53

İLGİLİ HABERLER