ÖMER SABANCI: ''HÜKÜMET KAMU REFORMU YASALARINDA ACELECİ VE YANLIŞ DAVRANDI''
HÜSEYİN KAR
MERSİN - Mersin Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (MESİAD) davetlisi olarak Genel Sekreteri Haluk Tükel ile birlikte bugün Mersin'e gelen TÜSİAD Başkanı Ömer Sabancı, Tüccar Kulübü'nde il protokolü ve MESİAD üyeleriyle bir araya geldi. Toplantıya Mersin Valisi Atilla Osmançelebioğlu, CHP Mersin Milletvekilleri Ali Oksal, Hüseyin Güler ve Hüseyin Özcan, Cumhuriyet Başsavcısı Cemil Kuyu'nun da aralarında bulunduğu il protokolü de ilgi gösterdi. Toplantı MESİAD Başkanı Mustafa Güler'in kısa açılış konuşmasıyla başladı.
Ardından sözalan TÜSİAD Başkanı Ömer Sabancı, pek uzun tutmadığı konuşmasına Kamu Reformu yasalarından üçünün Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından veto edilmesini değerlendirerek başladı. Kamu reformu arkasındaki temel felsefeyi doğru bulduklarını belirten Sabancı, ''Cumhurbaşkanının veto gerekçesi 'tasarılar yerel ağırlıklı bir devlet modeline geçişi öngörüyor ve bu haliyle Anayasa'ya aykırıdır' şeklinde özetleniyor. Kamu reformu ile ilgili görüşlerimizi hükümet ve kamuoyu ile hep paylaştık. Hükümet, Sayın Cumhurbaşkanı'nın veto gerekçelerinde de olduğu gibi mevcut yönetim sistemini baştan aşağı değiştirecek yasaları anayasa değişikliği yapmadan hazırlayarak çelişkiyi yaratmıştır. Ayrıca yasa ile gelen yetki ve sorumlulukları kullanacak yerel kurumlar güçlendirilmemiş, etkili bir denetim sistemi oluşturulmamıştır. Tasarılarda eğreti duran bir başka nokta ise belediye başkanlarının siyasi parti yönetim ve organlarında bulunmasını engelleyen maddedir. Bu maddeyi de eleştiriyoruz. Tasarı için henüz geç kalınmamıştır. Eksikler tamamlanarak tasarıların yeniden gündeme getirilmesi elzemdir'' dedi.
TÜSİAD Başkanı Ömer Sabancı'nın konuşmasında üzerinde önemle durduğu konulardan biri de AB Türkiye İlerleme Raporu oldu. Bu çerçevede hukuk alanındaki düzenlemeleri değerlendiren Sabancı, yargı sistemindeki sorunlar, azınlıkların dini hakları, kadın hakları, güvenlik güçlerinin insan hakkı ihlallerinin hala Türkiye'nin önünde durduğunu kaydetti. Bu sorunların hiçbirinin yeni olmadığını belirten Sabancı, ''Bu sorunlarla ilgili olumlu örnekler bulunmayışı bir yana, Avrupa kamuoyundaki olumsuz Türkiye imajını destekleyen olaylar da işimizi zorlaştırıyor. Kadına pozitif ayrımcılık yapılmasına ilişkin girişimlerin iktidar partisince ertelenmesi, töre cinayetleri, yargı skandalları, güvenlik güçlerince yapılan kötü muamele örneklerinin caydırıcı biçimde cezalandırılmaması, hukuk devleti ilkesini çiğneyen uygulamalar bizlere yöneltilen eleştirilere yol açıyor. Türkiye 6 Ekim'de açıklanacak ilerleme raporu öncesinde hiç olmazsa hukuk alanında bir boşluk bırakmamalı'' diye konuştu.
Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) değişiklik yapılmasının olumlu bir gelişme olduğunu belirten Sabancı, değişiklik önerilerine yönelik eleştirilerini de eksik etmedi. Değişiklik tasarısında eleştiri ve ifade özgürlüğüne getirilen sınırlamaların kaldırılması ve işkence suçlarına verilen cezaların ağırlaştırılması gerektiğini belirten Ömer Sabancı, ''Ancak maddeler arasında Terörle Mücadele Yasası'nın ifade özgürlüğünü sınırlayan maddelerini çağrıştıran düzenlemeler olmasını kaygıyla karşılıyoruz'' dedi.
TCK konusundaki eleştirisinde kadın hakları ve sorunları ile ilgili konulara da değinen TÜSİAD Başkanı Ömer Sabancı, töre cinayetleri ile ırza geçme konusunda ceza indirimi ve infazın kaldırılması gerektiğini söyledi. Bu maddelerin tarihe gömülmesini beklediklerini belirten Sabancı, ''Bir utanç abidesi olan töre cinayetleri ve ırza geçme suçlarındaki indirimler kalkmalı. Ayrıca 6 yıl önce yasadan çıkarılan zinanın yeniden TCK kapsamına alınma girişimlerini 'geriye gidiş' olarak görüyor ve konu ile ilgili tartışmaları hayretle izliyoruz. Hükümet kadın hakları ve sorunları konusunda sivil toplum örgütlerine daha fazla kulak vermeli'' şeklinde konuştu.
Konuşmasının son bölümünde ekonomideki durumu değerlendiren Sabancı, hükümetin kendisinden önceki hükümet tarafından hazırlanan yapıyı kalıcı hale getirme konusunda net işaretler vermediğini söyledi. Hükümetin ülkeyi bugüne kadar ekonomik istikrarsızlığa sürükleyen bazı alanlarda cesur düzenlemeler yapmadığını belirten Ömer Sabancı, ''Hükümet istikrarsızlık kaynaklarını ortadan kaldırmayı henüz başaramamıştır. En çok ihtiyaç duyduğumuz bir zamanda yatırım ortamının iyileştirilmesi konusunda kayda değer bir adım atılmamıştır. Türkiye ne zaman hızla büyüme sürecine girse cari açıklar da büyüyor. Büyüme reel sektör ve üretimle olmalı. Artık başarının tanımını değiştirmeliyiz. Başarı, ülkeyi kriz çıkartmadan yönetmek değil, sağlıklı büyümeyi sağlamak olmalıdır'' diye konuştu.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:53