ORTALIĞI SARSACAK AÇIKLAMA!... UĞUR DÜNDAR KANAL D'NİN BAŞINDAN NEDEN UZAKLAŞTIRILDIĞINI ANLATTI
Önceki akşam TV 8'de Haluk Şahin'in hazırlayıp, sunduğu 'Derin Haber' isimli programda Uğur Dündar ve Beyaz Enerji Operasyonu'nun efsane DGM Savcısı Talat Şalk'ı izledim. Savcı Şalk, Nükleer Santral, Yap - İşlet - Devret'li santral ihaleleri, imtiyazlı elektrik alış - satış sözleşmeleri, tanesi 100 - 150 milyon dolar olan Mobil santrallarla ilgili yolsuzluk, rüşvet, siyasetçi - bürokrat - yerli - yabancı iş- adamı, yatırımcı 'tezgahına' çomak sokunca 'başına gelenleri, hakkında açılan tahkikatları ve emekli ediliş' hikayesini anlattı. Organize suçların, alelacele yasa değişikliği ile DGM'lerin görev alanından çıkartılıp, normal mahkemelere aktarıldığını, dosyaların da tozlu raflara terk edildiğini hatırlattı. Çok çabuk unutuyoruz. Gerçekten de ne oldu Beyaz Enerji, Mavi Akım, Buffalo, Paraşüt, Kasırga, Vurgun, Balina ve adlarını 1 - 2 yılda unuttuğumuz yolsuzluklar?
İddianamelerdeki tutarları toplasanız yarım trilyon (500 milyar) doları bulur. Türkiye milli gelirinden fazla! Milyar dolarları yolsuzluklarla buharlaşan bir ülke, ABD bile olsa batar.
* * *
Fakat programda asıl çarpıcı olan, yılların deneyimli araştırmacı gazetecisi ve halen Kanal D'de 'Arena' programının yapımcı - sunucusu Uğur Dündar'ın açıklamalarıydı. Dündar, Savcı Şalk'ın siyasilerden, medyadan gördüğü baskılar (Şalk dönemin Başbakan Yardımcısının sözlerini ve kendisinin tepkisini anlattı. İsim vermedi ama o Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'dı), maruz kaldığı yıpratma kampanyalarını anlatmasının ardından şöyle dedi;
'Sayın Şalk'ın yaşadıklarını anlıyorum. Ben de o dönemde Kanal D'de Beyaz Enerji ile ilgili Jandarma Komutanlığı'nın yürüttüğü operasyonları haberleştiriyordum. Gazetecilik ilkeleri çerçevesinde elde ettiğimiz bilgi ve belgeleri yayınlıyorduk. Ancak baskılarla karşılaştım. Mesleğimi yapmam engellendi. Uzaklaştırıldım. 1.5 yıl gazetecilik dışında kalmak zorunda kaldım. Bir toplantıda büyük bir ilin Emniyet Müdürü yanıma gelip, (sizi telefonla arayamıyorum, ama şunu bilin ben bu görevde oldukça kimse size zarar veremez) dedi. Yani telefonlar dinleniyordu. Mesleğini çok seven birine, en büyük kötülük, onu işini yapmaktan alıkoymaktır.'
Dündar'ın canlı yayında söyledikleri 'mealen' böyleydi. Beyaz Enerji Operasyonu sırasında, Dündar, Kanal D'nin başında, Genel Yönetmendi. Ama diyor ki ' baskıya maruz kaldım, 1.5 yıl gazetecilik yapmam engellendi, işimden uzaklaştırıldım.'
Hani şimdi o gazete ve TV'nin başında olanlar 'üfürüp' duruyorlar ya, 'bizde siyasiler istedi diye yazar, yönetmen, haber, yayın politikası değişmez, kimse bakan - başbakan istedi diye işten çıkartılmaz, patron karışmaz, tehdit - şantaj, iş takibi amaçlı habercilik yapılmaz, medyamızı iktidara yaranmak - yağlamak, şirket işlerini, halletmek için kullanmayız' diye. Uğur Dündar'ı Beyaz Enerji haberleri nedeniyle Kanal D'nin başından kim götürdü? Dündar niye 1.5 yıl 'çok sevdiği' işini yapamadı? Dündar'ı 'götüren' hangi siyasetçinin, ricasıydı. Rica 'grup çıkarları' açısından, emir mi 'telakki' edilmişti? Köşelerden, ekranlardan üfürenlere tekzip, Uğur Dündar'dan!
Fıstırikten teyyare, selam söyle o yare...
Zülfükar Doğan
akşam
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:40