KAYNAK : Haber Vitrini
ANKARA/ “Özal, Amerika’da ameliyata girmeden önce cuma namazı için gittiği camide imamın isteği üzerine minbere çıktı. İngilizce olarak yaklaşık 10 dakika cemaate hitap etti. Duanın Allah nezdinde ne denli tesirli olabileceğini anlattı. Konuşma bittiğinde herkes gözyaşlarına boğulmuştu.”
Vefatının 9. yıldönümünde, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın yakın çalışma arkadaşları ve dostları onunla ilgili anılarını Zaman’a anlattı. İlginç gerçekler gün yüzüne çıktı: Özal ölmeden 3 ay önce ‘Nisanda dengeler değişecek’ dedi. İmam hatiplerin ilahiyat liselerine dönüştürülmesi için çalışma başlattı. Türk halk müziği sanatçısı Bedia Akartürk’e ‘Bu gövdede bu ses’ diye takılınca, ‘Bu boyda bu zeka’ cevabıyla karşılaştı. 2 Mayıs 1992’de Houston’daki Methodist Hastanesi’nde gerçekleştirilen prostat ameliyatından önceki cuma namazında Amerikalı Müslümanlarla saf tuttu. İmamın ricası üzerine minbere çıkan Özal, İngilizce olarak yaklaşık 10 dakika cemaate hitap etti. Konuşma bittiğinde cami cemaati gözyaşlarını tutamadı.
O dönemde ANAP’ta yer alan Abdülkadir Aksu, bu olaya şahit olanlardan. Şu an AK Parti’de genel başkan yardımcısı olarak siyaset yapan Aksu’nun anlattığına göre, Özal ameliyattan bir hafta kadar önce Mesut Yılmaz, Güneş Taner ve Mehmet Sağdıç gibi isimlerden oluşan bir heyetle birlikte Amerika’ya gitti.
O dönemde ANAP’ta yer alan Abdülkadir Aksu, bu olaya şahit olanlardan. Şu an AK Parti’de genel başkan yardımcısı olarak siyaset yapan Aksu’nun anlattığına göre, Özal ameliyattan bir hafta kadar önce Mesut Yılmaz, Güneş Taner ve Mehmet Sağdıç gibi isimlerden oluşan bir heyetle birlikte Amerika’ya gitti. Özal, ameliyattan önceki son cuma namazını kılmak için heyettekilerle birlikte Houston’daki camiye gitti. Cami imamı hutbesinde Türkiye Cumhurbaşkanı Turgut Özal’dan övgü dolu sözlerle bahsetti. Özal’ın sağlık problemlerine çare bulmak için Amerika’ya geldiğini anlatan imam, bütün cemaatten Özal’a dua etmelerini istedi. İmam daha sonra Özal’dan minberde bir konuşma yapmasını talep etti. Cemaatin büyük bölümü Amerikalı olduğu için İngilizce konuşan Özal, minberde kaldığı kısa süre içinde Allah inancının öneminden bahsetti. Dünyadaki bütün Müslümanların güçlü olması gerektiğini, imanlı bir insanın zorluklara nasıl göğüs gerebileceğini, duanın Allah nezdinde ne denli tesirli olabileceğini ifade etti. Özal, duygularını çok iyi dile getirmişti, camide bulunanlar gözyaşlarına hakim olamadı. Namaz bitiminde Özal bütün cemaatle kucaklaştı.
‘Manevi yolculuğa hazırlanmıştı’
Ankara Bağımsız Milletvekili Cemil Çiçek, Turgut Özal’ın kader birliği yaptığı isimlerden. Özal’ın Cumhurbaşkanı olmasından sonra hemen her hafta cuma namazı için Çankaya Köşkü’nün mescidine gider. Ocak ayının üçüncü cuması Özal’ın dikkat çekici bir öngörüsüne şahit olur: “Abdülkadir Aksu ile birlikte namaz çıkışı Özal’la kısa bir sohbet yaptık. Bize “Ne var ne yok?” diye sordu ve ekledi: ‘Nisanda dengeler değişecek.’ Bu söz bize tuhaf geldi. (Nisanda seçim yok, bütçe yok, dengeler nasıl değişir?) diye düşündüm. Rahmetlinin ölüm haberini duyunca bu sözleri aklıma geldi. Onun ölümüyle gerçekten dengeler değişti. Manevi yolculuğa kendini hazırlamıştı.”
Avrupa’ya karşı ABD
Turgut Özal, 14 Nisan 1987’de başbakan olarak Avrupa Birliği’ne tam üyelik başvurusunu yapar. Türkiye–AB ilişkilerinde yaşanan belirsizlikler ve Avrupa’dan gelen oyalamalar karşısında Özal, radikal bir karar alır. Dönemin bakanlarından Vehbi Dinçerler’in anlattığına göre, Avrupa ülkelerine, “Avrupa bizi almazsa biz de gider Amerika ile ticaret anlaşmaları yaparız. ABD ile anlaşır sonra gelir AB ile pazarlık yaparız.” mesajı gönderir. Dinçerler, Avrupa ile ilişkilerin bu restten sonra daha sağlıklı bir rotaya girdiğini söyledi.
TÜSİAD’ın yaptırdığı eğitim reformu çalışmasında imam–hatip liselerinin kaldırılması istenir. Özal, bu görüşlere karşı çıkarak ANAP’lılara şunu söyler: “İmam–hatipler kapatılsın diyenler bir kez olsun bu okulların bahçesinden içeri dahi girmemiş insanlar. Bu okullar kırsaldaki, dar gelirli çocukların okuması için fırsat oluyor. Bir boşluğu dolduruyorlar.” İmam–hatiplerin 1950’li yılların modeliyle devam edemeyeceğini düşünen Özal, okulun ilahiyat liselerine dönüştürülmesini tartışmaya açar.
‘Bu boyda bu zeka’
1987 yılında sanatçıların özlük ve emeklilik haklarıyla ilgili iyileştirme Meclis’te kabul edilir. Bedia Akartürk başkanlığındaki sanatçı heyeti, teşekkür için Özal’ı ziyarete gelir. Özal, ufak tefek görünümlü Akartürk’ü görür görmez, “Bu boyda, bu ses.” diye şaşkınlığını ifade eder. Özal’ın sözlerine Akartürk, “Bu boyda bu zeka!” karşılığını verince Özal ve sanatçılar kahkaha atar.
Otobüse asansör
Turgut Özal, ANAP lideri Mesut Yılmaz’la arası bozuk olan milletvekillerinin sığındığı limandı. Bu isimlerden biri de Sağlık eski Bakanı Halil Şıvgın’dı. Şıvgın, vefatından hemen önce Türk cumhuriyetleri gezisine çıkan Turgut Özal’a eşlik etti. Bu gezide Özal’ın yorgunluğu dikkat çekiyordu. Gazeteci Şükrü Küçükşahin, Şıvgın’a, “Halil Bey, Özal yürümekte bile zorlanıyor. Niye Köşk’ten inmesine çabalıyorsunuz? Seçim otobüsünün üstüne nasıl çıkacak?” diye sordu. Şıvgın da, “Merak etme. Biz Özal için otobüse asansör yapacağız.” cevabını verdi.Zaman
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:30