İÇİŞLERİ BAKANI AKSU'DAN İNSAN HAKLARI UYGULAMALARI GENELGESİ
- İÇİŞLERİ BAKANI AKSU:
- "İŞKENCE, KAYIP, GÖZALTINDA ÖLÜM, FAİLİ MEÇHUL BAYAZIT CEBECİ
ANKARA- İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, 'İnsan Hakları Uygulamaları' ile ilgili olarak 81 İl Valiliğine ve bağlı kuruluşlara bir genelge yayınlandı.
İçişleri Bakanı Aksu genelgede, insan hakları ve temel özgürlüklerin tanınmasının, korunmasının ve geliştirilmesinin, bu hak ve özgürlüklerinin ayrım gözetmeksizin herkes için gerçekleyştirilmesinin, uygar dünya devletleri ve uluslararası kamuoyu açısından bir zorunluluk, ortak ilgi noktası ve ideal haline geldiğini belirterek, "Ülkemiz de, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesini ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini kabul ederek iç hukukun bir parçası haline getirmiştir. Bunun yanısıra özellikle son döremde Anayasamızda ve muhtelif yasalarda gerçekleştirilen değişiklikler ile insan haklarının geliştirilmesive bireyşin en temel hakları arasında yer alan yaşama hakkının korunmasına yönelik , işkence ve kötü muamelenin önlenmesi kapsamında iyileştirmeler yapılmıştır" dedi.
Bakan Aksu, mevzuatta yapılan düzenlemelerinin tek başına yeterli olamayacağının, asıl önemli olanan bunlarının uygulamaya tam anlamıyla yansıtılması gerektiğinin açık olduğunu belirterek, "Çünkü haklarının varlığı, kullanılmasına bağlıdır" ifadesini kullandı. Aksu, 58. Hükümet'in programında da belirtildiği temel hak ve özgürlüklerinin evrensel standartlara ulaştırma kararlılığında olduğuna dikkat çekerek, bu amaçla bir yandan Anayasa ve yasalarda gerekli tüm değişikliklerinin yapıldığını, öte yandan ise bunların fiilen uygulanması için de her türlü çabanın gösterileceğini kaydetti. Aksu," Ülkemizinin her köşesinde, aziz milletimizin her ferdinin kendisini hukuk devletinin ve demokratik rejimin güvencesinde hissetmesi sağlanacaktır. İşkence, kayıp, gözaltında ölüm, faili meçhul cinayet gibi insan hakları ihlallerinin üzerine ciddiyetle ve kararlılıkla gidilecektir" dedi. İçişleri Bakanı Aksu, bu çerçevde, Vali ve Kaymakamlar ile özellikle iç güvnelik kuruluşlarının her kademedeki yöneticilerinin, Hükümetin bu yöndeki gayretlerine gerekli hertürlü katkıyı bayapcaklarına inancının tam olduğunu vurguladı. Aksu, bu doğrultuda şu tedbirlerinin eksiksiz olarak uygulanmasının uygun görüldüğünü kaydetti:
"1- Gözaltına alınmada, anılan iyileştirmelere paralel olarak yeniden düzenlenen, 'Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliğine harfiyen uygulanacaktır. Bu kapsamda,
- Gözaltına alınanlara yasalarla tanınan hakları söylenecek, bu amaç doğrultusunda hazırlanan formlar gözaltının başlangıcında mutlaka kendilerineverilecektir.
- Gözaltına alınanlar, mutlaka kayda geçirilecek ve kayıtlarda tarih ve sıra numaralarının teselsüsetmesi usulüne uygun olarak , eksiksiz bir şekilde tutulacaktır. Gözaltı süresi . özgürlüğü fiilen kısıtlanan kişinin yakanlası ile başlar. Bu nedenle, sürenin başlangıcı bu andan itibaren kayıt altına alıncaktır.
- Hangi süre ile olursa olsun gözaltına alınanlar için , hem gözaltı uygulamasının başlangıcında, hem salıverme sırasında doktor raporu düzenlenecektir.
- Hangi süre ile olursa olsun gözaltına alınanlar için , hem gözaltı uygulamasının başlangıcında, hem salıverme sırasında doktor raporu düzenlenecektir.
- Nezarethaneler ve müştemilatı vali ve kaymakamlar ile Emniyet ve Jandarma sıralı amirleri tarafından sık sık ziyaret edilerek uygulamaların yasalar çerçevesinde cerayan edip etmediği hususları denetlenecek, denetletilecek, sanıklar üzerinde fena muamele emaralerine veya fena muamele imkan veren aletlere rastlandığı takdirde derhal el konularak, ilgili hakkında soruşturma açılması yönünde gerekli işlemler derhal başlatılacaktır.
- Adli tıp görevi yapan doktroların faaliyetlerini her türlü müdahaleden bağımsız sürdürebilmeleri açısından güvenlik gerekleri dışında raporlarınhazırlanması sırasında kolluk kuvveti mensupları doktro ve sanığı yalnız bırakacaklardır.
- Yakalanan kişi , gözaltına alınmasını gerektiren bir nedenin tespit edilememesi veya yakalama sebebinin ortadan kalkması halinde derhal serbest bırakılacaktır.
2- İsnat olunan suç ne olursa olsun, hiç bir şekilde sanıklara fena muamelede bulunulmayacak;işkence ve kötü muamele iddiaları hakkında gerekli soruşturmanının geciktirilmeden başlatılması sağlanacaktır.
3- Makam ve mevkii ne olursa olsun , görevlerini ifa sırasında yasal çerçevenin dışına çıkanlar ve hukuk dışı davranış sergileyenler hakkında tereddütsüz olarak derhal disiplin yönünden de yasal gereği yapılacaktır.
4- Gerek cezaevlerine müdahale gerekse , sevk sırasında tutuklu ve hükümlülere köte veya küçültücü muamele yapılmayacaktır.
5- Jandarma ve Emniyet Teşkilatımızın, Cumhuriyet Savcılarımızın suç soruşturmalarındaki etkinliğini artıracak her türlü idari tedbiri alcaklardır.Bu meyanda, İl Emniyet müdürlükleri hizmet binaların da savcılarımıza uygun daimi çalışma odaları tahsis edilerek onların, gerekttiğinde Emniyet müdürlüklerinde de görev yapabilmelerine imkan sağlanacaktır.
6- Gerçekleştirilen değişiklik ve iyileştirmelerinin uygulama sonuçlarının uluslararası standartlar düzeyine çıkarılabilmesi için , tüm personel; temel hakların geliştirilmesi ile işkence ve kötü muamele ile mücadele konusunda gerçekleştirilen mevzuat iyileştirmeleri ve bunların özümsenmesi konusunda meslek içi eğitime tabi tutulacaktır.
Diğer bir ifade ile getirilen düzenlemelerin sadece yasalarda kalmaktan kurtarıp, uygulayıcı personelin bu yasaların ruhunu içselleştirmeleri sağlanacaktır.
7- Özgürlükçü demokratik ilkeleri benimseyen ülkelerin safında yeralma iradesini inançla ortaya koymuş bulunan ülkemiz, hakettiği halde, insan hakları açısından iç ve dış kamuoyu karşısında suçlayıcı bir duruma düşürmenin yaratacığı zararları, özellikle güvenlik kuvvetlerimize mensub her kademedeki arkadaşlarımın takdir edeceklerine şüphem yoktur.
Bu nedenle; insan hakları ihlallerinin bur suç ve insanlık ayıbı olmasının yanısıra, ülke ve medeni dünya kamuoyunda ülkemiz hakkında uyandırabileceği olumsuz etkiler ve bunun doğuracağı zararlar da bütün personele öğretilecek ve hizmetiçi eğitimlerde sürekli olarak işlenecektir.
8- Kolluk kuvvetlerinin mesai sürelerin diğer kamugörevlilerini kıyasla çok daha zunu olduğu ve özellikle emniyet teşkilatında birim amirlerince belirlenen kriterlere göre yürütüldüğü, hatta, bazı yöneticiler tarafından fazla mesai yapmanın çok çalışmanın bir göstergesi gibi algılandığı bilinmektedir.
Bu durum, çalışanlar üzerinde zaman zaman önemli bir baskı aracı haline gelebilmekte, görevlilerimizin ailevi yaşamında ve sosyal hayatında önemli bazı problemlerin ortaya çıkmasına, fiziki ve psikolojik yorguluğa, ayrıca göreve bağlı stresse sebebiyet vermekle ve objektif, sabırlı, şefkatli, gerektiğinde hoşgörülü davranması gereken polisimizin, sayılan olumlu davranışları sergilenmesine engel olmaktadır.
Bu sebeble; mülki idare ve kolluk yöneticileri özel uygulamalar ve operasyonlar haricinde, diğer kamu görevlileri gibi kolluk güçlerinin çalışma saatlerinin de haftada 40 saati aşmamasına dikkat edileceklerdir.
9- Kurum içi personel ilişkilerinde, astlara karşı gösterilen katı tutum ve keyfi davranışlar, bu davranışlara muhatap olan personelin insan hakları anlayışını içselleştirmelerini engellemekte ve bu olumsuzluk doğrudan vatandaşa yansımaktadır. Kurum personeline verilecek değer, uzun vadede vatandaşın kazanç hanesinde yerini bulacaktır.
Özellikle, güvenlik kuvvetlerinin toplumsal olaylara müdahale eden birimlerinde (Çevik Kuvvet) , sorgulama ünitelerinde ve vatandaşlarla yüzyüze çalışma durumunda kalınan bölümlerde çalışan personelin ;
- Düzenli spor yapabileceği ortamlar ve tekinlikler hazırlanacak,
- En az ayda bir kez psikolojik danışmanların nezaretinde kişisel ve grup terabi yöntemleri kullanılacak,
Böylece iş, çevre, sosyal-ekonomik durum ve aileden kaynaklanan stresin dağıtılması için gereken önem alınacaktır.
10- Kamu hizmetlerinin sunulmasında, insan hakları konusu geniş yorumlanacaktır. Devletin vatanrdaş için var olduğu, kamu hizmetlerinin vatandaşın vergileri ile yürütüldüğü, kamu görevlilerinin esas olarak vatandaşa hizmet için çalıştığı, hizmetin odak noktasında vatandaşın bulunduğu, hizmetin sunulması ve sunulma yöntemlerinin doğrudan insan hakları ile ilgili olduğu hususları asla ddikkatten uzak tutulmayacaktır.
11- İçgüvenlik teşkilatlarımızın, toplumda hakettiği saygınlığı koruyarak en üst düzeye çıkarabilmesi ve kendisine yönetilen eleştirileri asgari düzeye indirgeyebilmesi amaçıyla, mevzuat hükümleri ve yukarıda bahsedilen tedbirler Vali ve Kaymakamlar ile sıralı amirler tarafından eksiksiz olarak yerine getirilecek, Bakanlık denetim birimleri ise özel ve genel teftişlerinde bu genelge hükümlerinin yerine getirilip getirilmediğinin öncelikle dikkate alacaklardır".
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:09