REZALET!..1.7 MİLYARLIK HAYALİ İHRACAT DAVASI ZAMAN AŞIMINDAN DÜŞTÜ!..
Kırmızı bültenle aranan Orhan Aslıtürk ile ortağı Muhammet Ciğer'in kurdukları paravan şirketler aracılığı ile sahte faturalar düzenledikleri iddiasıyla açılan hayali ihracat davasında zaman aşımı kararı kesinleşti. Davada, Aslıtürk ve Ciğer'in adlarına sahte belge düzenledikleri iddia edilen Murat Demirel, Ali Avni Balkaner, Hayyam Garipoğlu ve Albaraka Türk'ün eski yöneticisi Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın da yer aldığı 87 sanık bulunuyordu.
Maliye Bakanlığı Başhukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü'nün 'temyizden feragatın uygun olduğunu' bildiren yazısı üzerine temyiz itirazı geri çekildi. Aslıtürk ve Ciğer'in kurdukları ASKOR şirketiyle, 1995 ve 1998 arasında 1.7 milyar dolarlık hayali ihracat yaptıkları belirlenmişti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da sahte fatura kullandığı öne sürülen 87 sanık hakkında Vergi Usul Yasası'na aykırı davranmaktan 16 Mart 2001'de İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açtı. Mahkeme, 11 Mart 2004'te 7 yıl 6 aylık zaman aşımı süresinin dolduğuna hükmederek, davayı sonlandırdı.
Bakanlık devrede
Gerekçeli kararda, ''Her ne kadar suç tarihinin 1 Nisan 1996 olduğu belirtilmiş ise de dosyada bulunan faturalara göre en son fatura tarihinin 31 Aralık 1995 olduğu, KDV Yasası'na göre suç tarihini takip eden ayın 25'i olarak belirlendiği, bu tarih nazara alındığında suç tarihinin 26 Ocak 1996 olarak saptanması gerektiği ve davanın zaman aşımının dolmuş bulunduğu anlaşıldığından ortadan kaldırılmasına...'' denildi. İstanbul Defterdarlığı adına Muhakemat Müdürlüğü'nün avukatı Zehra Yüzbaşıoğlu davaya yasal sürede itiraz ederek, dava dosyanın Yargıtay'ca incelenmesini istedi. Ancak, Bakanlık Başhukuk Müşavirliği 17 Mayıs 2004'te İstanbul'a temyize gerek olmadığını belirten bir yazı gönderdi. Bu yazıyla mahkemeye başvurularak itiraz geri çekilince mahkemenin kararı kesinleşti.
Bir başka davada hâlâ sanık
İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, Albaraka Türk'ün ortak ve yöneticileri hakkında Vergi Usul Yasası'na aykırı davrandıkları gerekçesiyle bir dava daha bulunuyor. Unakıtan milletvekili olduğu için bu davadaki dosyası savcılıkça ayrılmıştı. 1999 suç tarihli dava, Unakıtan'ın mimarı olduğu 'Vergi Barışı' uyarınca ortadan kaldırılmıştı. Yargıtay 11. Ceza Dairesi ise davayı temyizde bozmuştu. Bunun üzerine mahkeme, Albaraka davasını tekrar görecek. Sanıklara ceza verildiği takdirde, bu Unakıtan için de ceza tehdidi oluşturacak. Unakıtan ise ancak dokunulmazlığı kalktığında yargılanabilecek. Yargıtay'ın davada uygulanmasını istediği sahte belge suçuna 3 yıla kadar ceza öngörülüyor.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:34