NEW YORK - Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in bu kadar uzun süre başta kalabilmesinin en büyük sırrının, ''bitmek bilmeyen iktidar hırsı'' olduğu ve bu uğurda her yolu denediği öne sürülüyor.
Ohio'daki Miami Üniversitesi'nde öğretim üyeliği yapan ve aynı zamanda Irak doğumlu olan Siyasal Bilgiler Profesörü Adid Davişa, Saddam Hüseyin'in, iktidarda kalmak için sindirme yoluna gidebileceğini, acımasız davranabileceğini ve bu arada taviz verebileceğini ileri sürerek, ''Baskıcı bir baba gibi hareket eder. Bir şeyler verir ama karşılığında birçok şeyi de geri alır. Eli çok açıktır. Kendisine sadık olanlara son derece cömert davranır, onları gayet güzel ödüllendirir. Ancak cezaları da çok korkunçtur. Bunu artık herkes biliyor'' diyor.
Profesör Davişa, 1979'dan sonra Saddam Hüseyin'in, ülkenin tek yöneticisi haline geldiğini ve partinin giderek daha da zayıfladığını ifade ederek, bunun sebebini, ''Saddam Hüseyin'in, ailesine ve aşiretine olan bağlılığı'' olarak açıkladı.
Irak Ulusal Kongresi'nin Washington Bürosu Başkanı İntifad Kanbar da, ''sadakatsizlikle'' suçlanarak atıldığı askeri hapishanede 47 korkunç gün geçirdiğini anlatıyor. Kanbar, Saddam Hüseyin'in, kendisine ihaneti önlemek için keyfi tutuklama, işkence, cinayet ve ırza geçme dahil her yönteme başvurmaktan kaçınmayacağını ileri sürüyor: ''Irak, ırz düşmanlarının devlet memuru yapıldığı tek ülkedir. Bu kişiler devletten maaş alır, devlet hüviyetleri vardır. Bu hüviyette ırz düşmanı oldukları yazmaz. Aksine bu kişilere, Arapça 'Kadın Onuru İhlalcisi' anlamına gelen bir unvan verilmiştir.''
New York'taki Dış İlişkiler Konseyi uzmanı Rachel Bronson ise, Saddam Hüseyin'in yöntemlerinin giderek daha da acımasız hale geldiğini öne sürüyor. Bronson, Irak'ta birçok kişinin, Saddam Hüseyin'in emriyle evlerinden çıkarılıp, başka yerlere göçe zorlandığını ileri sürüyor. Bronson'a göre, Irak'ta rejim son derece acımasız, ülkenin kuzeyinde etnik temizlik yapıyor, kendi halkına karşı kimyasal silah kullanıyor, güneyde de Şiilere karşı gerilla faaliyetinde bulunuyor.
Dış İlişkiler Konseyi'nde Barış ve Çatışma Araştırmaları Merkezi Başkanı olan Arthur Helton, 1980-88 yılları arasında Baas rejiminin sadece Kuzey Irak'ta 4 binden fazla köyü yerle bir ettiğini, binlerce kişinin de Saddam rejiminin kimyasal silahlarına hedef olarak hayatını kaybettiğini ifade ederek, ''Iraklılar şimdi Avrupa'da en çok sığınma başvurusunda bulunan millet. Giderek daha çok sayıda Iraklı Amerika'ya sığınmak istiyor. Bunun sebeplerine bakmamız ve Irak'ta gerçekten çok korkunç şeyler yaşandığını anlamamız gerekiyor'' diyor.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:21
