
Sahte e-imza çetesinin lideri, öğrencisini başkalarının yerine sınava sokmuş
Sahte diplomalar, ehliyetler derken şimdi de Joker Yakup ortaya çıktı: e-İmza çetesine ilişkin soruşturmada yeni ayrıntılar
Sahte e-imza çetesinin lideri, öğrencisini başkalarının yerine sınava sokmuş
Ankara merkezli yürütülen sahte e-imza soruşturmasında skandalların ardı arkası kesilmiyor. Sahte diplomalar, sürücü belgeleri ve kamu sistemlerine izinsiz erişimle büyüyen dosyada “Joker Yakup” isimli bir kişinin yabancı dil sınavlarına başkalarının yerine girdiği ortaya çıktı. Çete üyelerinin yüzlerce kişiyi sahte belgelerle akademik kadrolara yerleştirdiği belirtiliyor.
Türkiye’nin en kapsamlı e-imza sahtekârlığı soruşturmasında yeni bir perde açıldı. Sahte diplomalardan inşaat mühendisliği mezuniyetlerine, kamu kurumlarına sızmalardan sınav sonucu değiştirmeye kadar uzanan sistematik usulsüzlüklerde bu kez "Joker Yakup" detayı dikkat çekti. Yakup’un, 400’den fazla kişi adına yabancı dil sınavlarına girdiği iddia ediliyor.

Ankara'da kamu kurumlarının yöneticilerinin elektronik imzalarının kopyalanarak sahte diploma ve sürücü belgesi düzenleyen çeteye yönelik hazırlanan iddianamede, sanık Ayhan Ateş'in ifadesine yer verildi. Ateş, çete lideri Ziya Kadiroğlu’nun kamu kurumlarının sistemlerine yetkisiz erişim sağlandığı süreçte teknik destek aldığını, bu yolla toplam 270 e-imza üretildiğini belirtti. Ateş, Kadiroğlu'nun öğrencisi olan Kadriye Kurtoğlu’nun Türkiye genelindeki Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu (BESYO) sınavlarına başkalarının yerine girdiğini söyledi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Bilişim Suçları Soruşturma Bürosu tarafından ihbar üzerine başlatılan soruşturmada, Gazi Üniversitesi ve Milli Eğitim Bakanlığı görevlileri adına sahte üretilmiş e-imzalarla çeşitli kamu kurumlarına izinsiz erişim sağlanarak, usulsüz işlem yapıldığı belirlendi. Sahte belgelerle e-imza üretilmesi ve kamu sistemlerine yasa dışı erişim sağlanmasına ilişkin soruşturmada TÜRKTRUST ve E-İMZATR isimli elektronik sertifika hizmet sağlayıcı kuruluşların Adana, Mersin, Hatay, Ankara ve İstanbul ofisleri üzerinden sahte sürücü belgesi ve T.C. kimlik kartları kullanarak, kamu kurum ve kuruluşlarında görevli kişiler adına elektronik imza başvuru ve üretiminde bulunulduğu belirlendi. Bu kapsamda 7 Ocak'ta Ankara merkezli 23 ilde eş zamanlı düzenlenen operasyonlarda 126 şüpheli yakalandı, bunlardan 17’si tutuklandı. Soruşturmanın devamında 23 Mayıs'ta 16 ilde düzenlenen operasyonlarda 61 şüpheli yakalandı, bunlardan 20’si tutuklandı. Arananlardan 10 şüpheli de daha sonra yakalandı. Suç örgütünün 57 sahte diploma, 108 sahte sürücü belgesi ve 4 sahte lise mezuniyet belgesi düzenlediği tespit edildi.
Ankara 23'üncü Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen ilk iddianamede şüpheliler hakkında 'ÖSYM Kanunu'na muhalefet', 'Resmi belgede sahtecilik', 'Bilişim sistemine girme', 'Verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme' suçlarından şüpheliler hakkında 6 yıldan 45 yıla kadar değişen sürelerde hapis cezaları talep edildi. Şüphelilerin, TÜRKTRUST ve E-İMZATR isimli elektronik sertifika sağlayıcıları aracılığıyla Gazi Üniversitesi ile Milli Eğitim Bakanlığı sistemlerine giriş yaptıkları, Gazi Üniversitesi'nde mezuniyet kaydı oluşturularak diploma düzenledikleri, başarısız adayların sınav sonuçlarını değiştirdikleri, sahte belgeler karşılığında 400 bin liraya kadar para talep ettikleri, bazı kişilerin kimlik bilgilerini çalarak farklı kişiler adına e-imza ürettikleri belirtildi. Gazi Üniversitesi ve Milli Eğitim Bakanlığı iddianamede müşteki olarak yer aldı.

Aynı mahkeme tarafından kabul edilen ikinci iddianamede Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı, Başkan Yardımcısı, Yükseköğretim Kurulu Eğitim Öğretim Daire Başkanı ile 14 üniversitenin öğrenci işleri daire başkanları ve personeline ait e-imzaların kopyalandığı belirtildi. Şüpheliler hakkında 5 yıldan 50 yıla kadar değişen sürelerde hapis cezası talep edildi.
'270 E-İMZA ÜRETİLDİ'
İddianamede sanıkların savunmalarına yer verildi. Sanıklardan Ayhan Ateş ifadesinde, sahte e-imza üretiminin başındaki ismin Ziya Kadiroğlu olduğunu belirterek, bu kişinin çevresindekilere talimat verdiğini ve birlikte hareket ettiklerini söyledi. Ateş, Kadiroğlu’nun kamu kurumlarının sistemlerine yetkisiz erişim sağlandığı süreçte teknik destek aldığını, bu yolla toplam 270 e-imza üretildiğini belirtti. Ateş, Ziya’nın öğrencisi olan Kadriye Kurtoğlu’nun Türkiye genelindeki BESYO sınavlarına başkalarının yerine girdiğini, Mıhyedin Yakışır’ın ise Ziya Kadiroğlu aracılığıyla tanındığını ve Kadiroğlu’nun talimatları doğrultusunda ayak işlerini yaparak e-imza çıkarttığını belirtti. Ayrıca, 'joker eleman' olarak adlandırılan ve iyi derecede yabancı dil bilen Yakup isimli şahsın, 2006-2010 yılları arasında yapılan yabancı dil sınavlarına girip başarılı puanlar aldırılarak Türkiye genelinde 400’ü aşkın kişinin akademisyen veya öğretim görevlisi olarak yerleştirildiğini, bunların arasında çok sayıda doçent ve profesör bulunduğunu ileri sürdü.
Ateş, Atatürk Üniversitesi Öğrenci İşleri Daire Başkanı adına, bilgisi ve rızası dışında sahte kimlik kullanılarak e-imza çıkarıldığını, bu imza üzerinden yetkisiz erişim sağlanarak İnşaat Mühendisliği Lisans Programı’na sahte mezuniyet kaydı oluşturulduğunu, ilgili kişinin bu işlemle ilgili hiçbir iletişimde bulunmadığını, talepte bulunmadığını ve ödeme yapmadığını belirtti. Ziya Kadiroğlu ile aralarının bozuk olduğu bir dönemde, bu işlemin intikam amaçlı olarak Kadiroğlu tarafından yapılmış olabileceğini söyledi. Ayrıca kendisine ait telefon hattını 2025 Ocak ayına kadar aktif kullandığını, sahte diploma kaydının oluşturulduğu 18 Mart 2024 tarihinde e-Devlet uygulamasına bu hat ve bağlı mobil internet üzerinden giriş yapılarak mezun belgesi sorgulandığını, bu işlemin de Ziya Kadiroğlu tarafından yapılmış olabileceğini ifade etti.
DAHA ÖNCE DE YARGILANMIŞ
Edinilen bilgilere göre, Ziya Kadiroğlu benzer bir yapılanmanın lideri olarak daha önce de yargılandı. 2016 yılında 16 kişilik sahte diploma şebekesinin başında yer aldığı gerekçesiyle tutuklanan Kadiroğlu hakkında ‘Suç örgütü kurmak’, ‘Resmi belgede sahtecilik’ ve ‘Nitelikli dolandırıcılık’ suçlarından toplam 354 yıl hapis cezası istemiyle dava açıldı. Ancak bu davadan beraat eden Kadiroğlu’nun, geçmişte de birçok kez benzer suçlamalarda adı geçtiği öğrenildi. 1999’dan bu yana farklı tarihlerde toplam 13 kez yargılandığı öğrenilen Kadiroğlu, 2010, 2012 ve 2016 yıllarında da ‘Örgüt lideri’ suçlamasıyla soruşturma geçirdi. Sadece 2002 ve 2005 yıllarına ait davalardan hüküm giyen Kadiroğlu’nun yaklaşık 5 yıl cezaevinde kaldığı, diğer 10 davadan ise beraat ettiği öğrenildi
Güncellenme Tarihi : 5.8.2025 21:54