Medya
  • 3.1.2003 11:55

SAVAŞ AY’DAN MUHABİRLİK DERSLERİ...

KAPI ZORLAMASI BACA YANGINI Muhabir argosunda “gazoz” tabir edilen işler vardır. Bir ihbar alırsın. Önemlidir. Gider bakarsın, yok böyle bir şey. Şefini, arkadaşını arar rapor verirsin: “ Yok be abi. Gazozmuş!..” Bir de gittiğin, kovaladığın bazı işler vardır ki; esas olarak doğrudur. Lakin gazete sayfası değil, incir çekirdeği bile dolmaz o işlerle. Önemsizdir. Rengi ruhsarı olmayan, ahaliyi alakadar edişi, haber değeri bulunmayan işlerdir onlar. Muhabir ırkı, bu tür işlere de tanımlar getirmiştir özel jargonunda: “ Kapı zorlaması, baca yangını” derler bu tür işlere. Hani duman çıkmış, itfaiye çağrılmış, gidilmiş, alev yok, kıvılcım, parlama, harlama yok. Baca yanmış. Hafif bir su, pıssssss!.. Ya da ; artık hırsız mı ne, her kimse? Gelmiş, bir kapıyı zorlamış, açamamış. Kaçmış gitmiş. **** BU İŞLERE GİDİLİR Mİ? - Peki bu işlere gidilir mi? - Valla gidilse de olur, gidilmese de - Gitmeden nasıl anlayacaksın ki; iş gazoz mu? Kapı mı zorlanmış, baca mı yanmış? Ne bileceksin ki oturduğun yerden? - Eee!.. Risk tabii. Gidersen boş elle dönmek, gitmezsen işi gebertmek gibi risklerin var. İki şıktan birini seçeceksin. - İyi muhabir nasıl olur? - Onun tarifi zordur. Biraz da muğlaktır. Lakin kötü muhabirin tarifi vardır. Ona göre pozisyon alırsın. - Peki kötü muhabir nasıl olur? - Aslında kötü muhabir olmaz. - Nasıl yani? - Yani mantıken olmaz. Muhabir “haber getiren” demektir. Haber getirmeyecek kadar kötüyse zaten muhabir değildir. - Çok anlayamadım ama ehh!.. - Onu biz yıllardır anlayıp, anlatamadık kardeş. O kadar telaş etme - İyi de, kötüye bakıp, iyi anlaşılacaktı hani? - Bak şöyle mesela. Muhabirim diyen kişi, haberini kendi bulacak en başta. Bulacak, kotaracak, getirecek. Oturup da bana iş versin diye bekleyenler de var. Yani şefi, müdürü bir şekilde bir yerden bir haber duyacak, sonra bunu çağırıp: “Hadi git şu işi hallet” diyecek. Zaman zaman bu olabilir belki. Ama sırf bu sistemle senelerini geçiren kardeşler vardır bizim köylerde. - Nasıl bulacak peki haberi - Antenleri açık olacak öncelikle. Bir şey görüp, işittiği zaman maval gibi değil, içinden haber imbiklenir mi diye düşünecek. - Aaa.. Psikopat mı olacak yaa? İki lafı adam gibi edip, dinleyemeyecek mi yani? - Valla sen psikopat mı dersin ne dersin bilmem de, işin sırlarından biri bu. - Başka? Başka ne tuhaflıklar var? - Heykel kaidesi gibi olmayacak. Dolaşacak, gezecek, görüp gözleyecek? - Nereyi dolaşacak ki? - Yahu dolaşsın da nereye dolaşırsa dolaşsın. Haber dediğinin mıntıkası yok ki. İki sokak ötende bile kim bilir neler oluyordur di mi? - Oh hoo!.. Zor yöntem arkadaş. - Kolay olduğunu kim söyledi ki? - Yani bunları yaparsan iyi muhabir mi olursun? - Yook!.. Bunlar gerek şarttır. Bir de yeter şartlar var - Onlar neymiş peki? - Parayı, pulu, izin gününü, bayramı, seyranı, yılbaşını, anayı, babayı, evladı, itilmeyi, kakılmayı, horlanmayı, zorlanmayı, mesaiyi, haksızlığı göze alırsan biraz biraz yanaşırsın o dediğine. - Çok var mı peki öylesi - Var tabi ya ne zannettin - Nerede bunlar peki, niye ortalarda görünmezler? - Onlar görünür de, bakmasını bilmeyenler pek görmez, göstertmezler - Nasıl yani? Kim niye yapsın ki böyle bir şeyi? - Abi be!.. Bunlar çok ince mevzular be abicim be. Hani lafa tutmasan da gitsem artık diyorum. - Nereye yav ne güzel konuşuyorduk şurada? - Başka zaman konuşuruz şimdi işe gidiyorum - Aman dikkat et de gazoz olmasın Gidince anlıyıcaam elbet, maksat aklım kalmasın... Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:03

İLGİLİ HABERLER