Muhabirlik dediğin ''Şey''e dair!..
- Abilerden, ablalardan, ustalardan, hocalardan kime sorulsa
- Ağızlarından bal damlaya damlaya
- Anlatıyor, tarifliyor, yanıtlıyorlar.
- Neyi mi?..
- ''İyi bir muhabir nasıl olmalı?'' sorusunu.
- O tariflerden bir gıdımını bile burada yinelemeyeceğim.
- Ama bir de ''Öbürkü'' tarifi var muhabirin.
- O öbür tarif zırt pırt konuşulmaz,
- Yazılıp, çizilmez...
- Formüle edilip, ulu orta tariflenemez.
- Çünkü dile geldiğinde ahali de duyar,
- Bozulan, darılan çıkar
- Bir de fena giydirmeler başlar adama.
Allahın bildiğini
- Lakin ille de bir kaç tüyo vermek gerekirse,
- Hani özellikle de genç heveslilere
- Bi kıyak geçmek lüzum ederse, verelim dedim.
- Şimdik bana ister kızıp, darılsınlar
- İster ''saçma, sapık, yamuk, kaykık'' desinler.
- Yine de özel terkibinden
- Biraz sır faş edeceğim muhabirliğin.
- Sonrasında, ''Du bakali n'olcek?..''
Haber üstü az imza!..
- Bir kere muhabir adam hayalperest olur!..
- Bu haberlerine ne kadar yansır,
- O onun sütüne kalmıştır amma,
- Özellikle de özel hayatında
- Beyaz yalanları en kralından, en usta işi
- En essahmış gibi
- Söyleyebilmelidir muhabir.
- Bir habere gidiş, toparlayış, getiriş, ''satış'',
- Haber ertesi durumu kurtarış
- Sonra bir sonraki habere gidip
- O bir sonrasında da bir evvelki taktikleri uygulayış,
- Abartısız, hayalsiz adamın işi değildir; ne çare?..
Cici çocuklar, çıtır kızlar (mı?..)
- Sonraaaa...
- Muhabir adam
- (Adam derken her iki cinsi de kastediyorum)
- Azıcık serseri ruhlu olmalıdır
- (fazlası da ziyan vermez)
- Bırakın akıllıları
- Raporlu delilerin arasında bile
- Hürmet, itibar görecek türden
- Dellenme istidadı olmalıdır muhabir adamda.
- İyi küfür bilmeli, iyi küfür etmeli,
- İyi dövüşmeli, iyi dövmeli, iyi dövülmelidir.
- Şimdi size tuhaf gelebilir ama,
- Mesela kırmızı ışıkta durup bekleyen adamdan
- Vallahi iyi muhabir çıkmaz yav!..
- Yani gariptir, enteresandır belki ama,
- Muhabir adam isyancı, itirazcı, kavgacı,
- Oyun bozucu, marazacı, bencil,
- Anarşist, narsist, hatta işinde biraz da
- Goşist olmalıdır inanınkine!..
Oy dingala dingala!..
- Hinlik, cinlik, tilkilik, çıkıntılık, sivrilik,
- Kirli sevdalar, tel cambazı aşklar, evi aileyi aksatmalar,
- Eşe, dosta ufak iş kazığı atmalar
- Hani neredeyse gerek şartıdır muhabirliğin.
- Parasız kalmalar, evlerden kovulmalar,
- Dalgaya alınmalar, alay edilmeler
- Bıyık altından gülünmeler,
- Adam yerine konmayışlar, torpil kullanamayışlar
- One a day vitamini gibi gelmelidir muhabire.
Tırnaklarla tutunmak
- İşi biraz daha ileri götürmek gerekirse,
- Pavyonda dostu, vırvırhanede postu,
- Bitirim aleminde eşi, dostu, tanışı
- Poliste jandarmada sırdaşı olan muhabiri
- Biraz zor tutar, yakalar devredaş tertipleri.
- Haber dediğimiz şey hayatın ta kendisiyse
- Hayat da herkeslerin kıyısından
- Şu ya da bu pay-payda da,
- Akıyla- karasıyla akıp gidiyorsa,
- Bu aklı- moklu suya girip, boy vermek,
- Ve hatta dipten yüzmek,
- Haberi hayat gibi hissetmek,
- Kendini hayata, habere ait etmek
- Heder etmek, heba etmek, feda etmek
- Bazılarımıza yanlış, kötü, ağır, gereksiz, saçma,
- Lüzumsuz, huzursuz, arsız, nursuz gelse de,
- Bu dediklerim aynen böyledir; böyle biline!..
Hocanın dediği ve yolu!..
- Siz şimdi bunu bir 'en bilen'lere de sorsanız,
- Onlardan ''dinlemeyin onu sakın''
- ''Kafayı yemiş o sakallı şapşal''
- Yanıtını da alsanız
- O en bilenlerin de kendi başlarına kalıp,
- Anılarını şöyle bir yoklayıp
- Zaman tünellerine daldıklarında
- İçlerinden nasıl bir kımıltı rüzgarı estiğini
- İçlerinde göze görünmez
- Bir tarifsiz gülücük filizlendiğini,
- İçlerinde ancak kendileri gibilerin,
- Yani ''gerçek muhabirlerin'' dışında
- Kimselerle paylaşıp, itiraf edemeyecekleri
- Bir deli bozuk uçurtmanın devindiğini
- Bilemez, hissedemez, sezemezsiniz...
Sözün özü
- Yani sözün kısası sevgili sevdiklerim,
- Muhabirlik ''temiz aile çocuklarının'',
- Günahsızların, adam akıllıların,
- Tam tutam tutarlıların,
- Cam gibi saydamların
- Harcı değildir ne çare ki
- Bilmem anlatabildim mi?..
Müjdat Gezen'le konuşunca
Müjdat Gezen'e çok destek geliyormuş ''malum'' konuyla ilgili. ''Bir hukuk ve insanlık dersi verdin'' diyenler çoğunluktaymış. Dün konuştuğumuzda dedi ki
''O gece kayınvalidem ölümden döndü. İleri yaşta bir kadının ateşi 42 dereceye çıkar mı hiç? Başında doktorlar hemşirelerle nöbet tuttuk. Bir yandan da gelen ''bravo'' telefonlarına yetişmeye çalıştım. Lakin bunların beni mutlu ettiğini söyleyemem. Çünkü Metin Akpınar kırk yılı aşkın dostum. Hem de mahalle arkadaşım. Mahalle kültürü almış biri olarak, onun tatsız bir yüzünün ortaya çıkmasında müsebbip kişi olmayı arzu etmezdim.
Bir fıkra anlattı
Dünkü yazını okudum. Bütün kalbimle katılıyorum. Ama durumu sana şu fıkrayla açıklayayım'' dedi. Ben de dinledim, yazdım aşağıya fıkrayı. Buyurun okuyunuz
Adam bir lokantaya gider ve patrona der ki
- Kapıda bulaşıkçı aranıyor ilanınızı gördüm. Ben bu işe talibim efendim.
Patron adama bakar bakar ve sorar
- Demek bulaşıkçı olmak istiyorsun. Peki kaç fakülte bitirdin?
Adam önce şaşırır, sonra toparlanır, yanıtlar patronu
- Dört fakülte efendim. Tam 4 fakülte bitirdim.
Patron hiddetlenir
- Sen benimle dalga mı geçiyorsun be adam?
Bizim ki yanıtlar sakin sakin
- Ne yapayım efendim? Siz başlattınız...
Nebil Özgentürk çok üzgün
Usta komedyenlerin tartışması en çok Nebil Özgentürk'ü üzdü. Yayın hayatı boyunca Bir Yudum İnsan Programı'nı kavga gürültüden, tatsızlıktan, skandallardan uzak tutmaya çalışan Nebil kardeşim istemeden böyle bir olaya yol açtı diye kendi kendini yiyip bitiriyor. Teselli sözcüklerimiz filan da kar etmiyor ona.
Kendine ceza verir
Nebil'i yakından tanıyanlar bilir. O şimdi aylarca içine kapanır, bu olayı kimseyle uzun boylu tartışmaz. Gider en ince detaya takılıp kafasında kurar kurar, kafasını çizer. Yolda biri dikkatlice baksa tutar bu olaya bağlar adamın bakışını. Niye mi öyle yapar? Niye olacak O her hafta yudumlattığı özel insanlar gibidir tıpkı. İnsanın, adamın, arkadaşın hasıdır da ondan. Ne yapacaksın Nebil'im? Akacak kan damarda durmuyor. Yudum yudum da olsa bir gün akıp boşalıveriyor.
TAVSİYE
ÇIKMA
Her taraf kar tipi. Evinizde oturun, zorunlu değilse bir yere çıkmayın...
KIYMIK
Ne Ekersen
Sana saygı duymayanlar, senden saygı bekleyemez.
Di mi?
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:19