SERDAR DENKTAŞ: BİZDEN TALEP EDECEKLERİ GÜNEY KIBRIS'A YAMANMA OLACAK

Doğu Akdeniz Üniversitesi'nin ''Gümüş Yılı'' etkinlikleri kapsamında Arı Hareketi işbirliğinde The Marmara Oteli'nde ''1 Mayıs Sonrası Kıbrıs'ın Yol Haritası'' konulu yuvarlak masa toplantısı düzenlendi. Toplantıda konuşan KKTC Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş, 40 yıldan beri devam eden belki de bir 40 yıl daha sürecek sorunu 5 dakikada anlatmanın mümkün olmadığını söyledi. AB'nin temel ilkeleri olan demokrasi, insan hakları gibi konuları yine bugün bulunulan ortamda AB tarafından ayaklar altına alındığını kaydeden Denktaş, ''Hiçbir halkın, kendi iradesi bir başka halkın iradesi nedeniyle yok varsayılmadı. Ama, Kıbrıs konusunda bu öyle oldu'' dedi. Kıbrıs Türkleri'nin AB ve dünyayla kucaklaşma iradesini ortaya koyduğunu, ancak yan komşusunun ''Benim Kıbrıs Türkleri'ne ihtiyacım yok'' dediğini kaydeden Denktaş, AB'nin de bunu kabul ettiğini ve Kıbrıs Rumları'nın yıllardan beri sürdürdükleri siyasetlerinde başarılı olduklarını söyledi. Bunun kabul edilmesi gerektiğini kaydeden Denktaş, ''Bir taraftan zafer çığlıkları atarken, (Türk diplomasisi büyük bir zafer kazandı) derken, öte yandan aslında koymuş oldukları hedefe ulaşanların Kıbrıslı Rumlar olduğunu görmezden gelemeyiz. Gerçek buydu. (Lahey'de, Kopenhag'da biz olsaydık böyle olmazdı) demek aslında Kıbrıs tarihini bilmemekten kaynaklanıyor'' diye konuştu. Kıbrıslı Türkler ve Rumların, tarihlerinin hiçbir döneminde ortak devlet oluşturma istencinde olmadığını, son olayda da bunun bulunmadığını belirten Denktaş, dıştan empoze edilerek ortak bir devlet oluşturulduğunu ve bunun da 3 yıl sürdüğünü ifade etti. Şimdi gelinen aşamada da aynı şeyin istendiğini kaydeden Denktaş, ''Kıbrıslı Türkler ve Rumların ortak istenci olmamasına rağmen (Hayır siz ortaklık devleti kuracaksınız ve AB'ye öyle gireceksiniz) dendi'' şeklinde konuştu. DÜNYAYLA KUCAKLAŞMAK Kıbrıslı Türkler'in buna ''evet'' demelerinin nedeninin, Kıbrıslı Rumlarla ortak bir devlet kurma olmadığını vurgulayan Denktaş, ''Kıbrıslı Türkler (evet) dedi. Çünkü, Kıbrıslı Türkler'in istenci, AB üyesi olmak, dünyayla kucaklaşmaktı. İzolasyondan kurtulmaktı. Ortak devlette, buna ulaşmanın bir aracıydı'' dedi. Gelinen ortamda, artık Kıbrıs sorununun AB'nin kendi sorunu haline dönüştüğünün altını çizen Denktaş, bunun kendileri ve Türkiye için bir taraftan avantaj, bir taraftan da dezavantajları olan bir konu olduğunu söyledi. Denktaş, sözlerini şöyle tamamladı: ''Kıbrıs, AB konusu haline gelmişse çok kısa bir süre sonra BM mandasından kaynaklanan AB politikası doğrultusunda bizden talep edilecek olan Kıbrıs Cumhuriyeti'ne yamanmaktır. Verheugen'in sözlerini çok iyi değerlendirmek lazım. Rum tarafında yeniden yapılacak referandumda (evet) çıkması için Türkiye'nin vermesi gereken çok taviz vardır. Türkiye bu tavizleri vermeye henüz hazır değildir. Peki ne zaman hazır olacaktır? Aralık'ta tarih alma dönemi gelince mi? Buna mı oynanıyor? Bu soruları cevaplamak zorundayız. Eğer kuşkumuz doğru ise tespit bu yönde olursa, o zaman hangi adımları atmalıyız ki, gün gele 40 yıl boyunca verilmiş olan Kıbrıs'ın 2 sahibinden biri olma mücadelesini terketmeden çözüme ulaşmanın yollarını biz tespit etmeliyiz. Kıbrıs'ta, önümüzdeki 6-7 aylık süreç içinde olacak gelişmelerde, Türkiye'nin zayıf karnını buldukları gün bizden talep edecekleri Kıbrıs Cumhuriyeti'ne yamanma olacaktır. Bu duruma düşmemek için şimdiden ne yapmamız gerektiğini tespit etmek zorundayız.'' Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:08