SON PATLAMA ZONGULDAK'IN KADERİNİ DEĞİŞTİRECEK...

540 metre derindeki grizu patlamasında can veren 28 madenciden 25'i gözyaşları içinde defnedildi. Teşhis edilemeyen üç cenaze için DNA testi yapılması kararlaştırıldı. Zonguldak’ın kara talihini değiştirecek Filyos Projesi’ne hız verildi.

Türkiye Taşkömürü Kurumu'na ait Zonguldak Karadon Kömür Ocağı'ndaki grizu patlaması sonucu yaşamını yitiren 28 madenciden 12'si dün gözyaşları içinde son yolculuklarına uğurlandı. Binlerce kişinin katıldığı maden mühendisi Koray Kebapcı ile işçiler Sadık Kocakaya ve İlker Bebek'in cenaze törenindeki feryatlar yürekleri dağladı. İlker Bebek'in, maden işçisinin babası Halil Bebek'in TTK Karadon Müessese Müdürlüğü'nden emekli olduğu ve yakalandığı meslek hastalığı nedeniyle yaşamını yitirdiği öğrenildi. Baba Bebek'in de tam bir yıl önce evladıyla aynı gün defnedildiği bildirdi.

TABUTA FORMASI SERİLDİ

Ocakta hayatını kaybeden mühendis Kebapcı'nın annesi Nimet Kebapcı, "Allah oğlumu benden daha çok sevdi, yanına aldı" diyerek ağladı. Madencinin tabutunun üzerine bir dönem futbol oynadığı Karadonspor'un forması serildi. Kebapcı'nın amcası Faruk Kebapcı, yeğeninin sözlü olduğunu, yazın da nişan yaparak evlenmeyi planladığını söyledi. Amca Kebapcı, kazanın yaşandığı saatlerde yeğeninin maden ocağındaki işlerini tamamlayarak yer üstüne çıkmak için işçi asansörünü beklediğini belirterek şunları söyledi: ''O sırada işçi asansörü meşgul olduğu için yeğenim yer üstüne çıkamamış. Hepimiz çok üzüntülüyüz."

GERİDE KALAN EŞİN FERYADI

Ölen işçilerden Volkan Candemir, ağabeyi Tarık Candemir ve arkadaşları Erman Çaylıoğlu için Çayköy'de tören düzenlendi. Candemir kardeşlerin babası Nurettin Candemir, çocuklarının tabutlarına sarılarak feryat etti. 5 yıllık evli Tarık Candemir'in 3.5 yaşındaki oğlu Erdem bebek ile eşi Şengül Candemir de cenaze töreninde gözyaşı döktü. Cenaze namazının kılınması ile madencilerin cenazeleri taşınırken Tarık Candemir'in eşi Şengül Candemir, "Tarık, beni bırakıp nereye gidiyorsun" diye ağladı. Annesinin feryat ettiğini gören 3.5 yaşındaki Erdem bebek de ağlamaya başladı. Yunus Ekmekçi, Şahin Tavukçu ve Adem Çengel, Karabük Yenice'de toprağa verildi. İlçedeki vatandaşların evlerinin balkonuna Türk Bayrağı astığı görüldü.

DNA TESTİ İÇİN KAN VERDİLER

Karadon'da yerin 540 metre altında can veren 28 madenciden 25'i toprağa verildi. Ocaktan çıkarılan cenazelerden 3'ü teşhis edilememesi nedeniyle ailelerine verilemedi. Ölenlerin yakınlarından alınan kan örnekleriyle cesetlerden alınacak DNA örneklerinin karşılaştırılacağı ve ölenlerin kimliklerinin belirleneceği bildirildi. Bu arada, TTK Genel Müdürü Burhan İnan, madende mahsur kalan 2 işçiye ulaşılamadığını, çalışmaların sürdürüldüğünü kaydetti.

‘Burada her çocuk anasından madenci doğar’

Yıllarını kara tünellerde geçiren maden işçileri, her patlamada yakınlarını kaybetmenin acısını yaşıyor. Zonguldak halkı çaresizlik içinde "Burada ekmek paramızı başka nasıl kazanabiliriz" diyerek isyan ediyor.

Zonguldak’ın en gözde mesleği

** Madenciliğin abartıldığı kadar kötü bir meslek olmadığını anlatan Nurettin Ayvacık şunları söyledi: "Ben 21 senemi maden ocaklarında çalışarak geçirdim. Burada her doğan çocuk madenci olur. Burada en gözde meslek madenciliktir. Bugün maden ocaklarına işe alım olacağı söylense en az 5 bin kişi iş başvurusunda bulunur. Her sene böyle oluyor. Biz bu meslekten vazgeçemediğimiz gibi çocuklarımız da vazgeçemez." Yıllarını kara tünellerde geçiren maden işçileri, her patlamada yakınlarını kaybetmenin acısını yaşıyor. Zonguldak halkı çaresizlik içinde "Burada ekmek paramızı başka nasıl kazanabiliriz" diyerek isyan ediyor

Madeni seviyoruz

** Maden ocaklarındaki hayatını yerin üstünden daha güzel olduğunu belirten Mustafa Hamarat (50) ise yas tutmaya alışık olduklarını ifade etti. Hamarat, "Kardeşimiz de ölse, oğlumuzu da toprak altında bıraksak 20 gün sonra madenlere döneriz. Çünkü bizim için yerin altı cennet gibidir" ifadesini kullandı.

Hepsi işsizlikten

** İki yıldır madende çalıştığını aktaran 24 yaşındaki Hamza Dibekçi, işsizlik dolayısıyla madende çalışmak zorunda kaldığını belirtti. 3 bin kişinin işe alınacağını duyduğunda hemen başvurusunu yaptığını kaydeden Dibekçi, "45 bin kişi iş başvurusunda bulunmuş. İşe girebilmek için çok uğraştım. Hepimiz kelle koltukta çalışacağımızın farkındaydık. Ancak yapabileceğimiz başka bir şey de yoktu" dedi.

Başka geçim kaynağımız yok

** 22 senesini maden ocağında geçiren 60 yaşındaki Cemil Akkoç, yıllar içinde kaç yakınını göçük altında bıraktığını hatırlamadığını söyledi. Akkoç, her patlamanın ardından "Acaba kim" sorusunun yanıtını öğrenmemek için köşe bucak kaçtığını dile getirdi. Akkoç, "Geçimimi sağlayacak başka bir iş, mesleğim olsaydı onu yapardım. Ama babalarımızdan bu mesleği öğrendik" diye konuştu.