Türkiye ile ticari ilişkiler kardeşliğe uymuyor!..

İSTANBUL (AA) - Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Türkiye ile Kazakistan arasındaki dış ticaret hacminin 4 milyar dolar olduğunu belirterek, ''Bu, ilişkilerimize, yakınlığımıza ve kardeşliğimize hiç uymuyor. Türkiye'nin büyük firmaları halen Kazakistan'a gelmiş değil. Kazakistan, projeler olursa yüzde 50 sermaye koymaya da hazır'' dedi.
     Nazarbayev, TUSKON tarafından düzenlenen Türkiye-Kazakistan Ticaret ve Yatırım Forumu'nda yaptığı konuşmada, Kazakistan'ın bağımsızlığını ilan ettikten sonra yeni reformları hayata geçirmeye başladığını ve bozuk olan ekonomisini hızla düzelttiğini belirtti.
     Kazak vatandaşların kişi başı gelirini 400 dolardan 1000 dolara kadar yükselttiklerini ve halkın gelirini 45 kat artırdıklarını anlatan Nazarbayev, dünyanın çeşitli üniversitelerinde yaklaşık 20 bin Kazak gencin eğitim gördüğünü, ticari ve ekonomik alanda birçok yeniliklere imza attıklarını söyledi.
          İki ülke arasındaki ticaret hacminin son yıllarda 2,5 kat arttığını ifade eden Nazarbayev, Türkiye'ye son 20 yıl içinde 32 kez geldiğini anlattı.
     Nazarbayev, görüşmeler sonucunda toplam 2 milyar dolarlık anlaşmalara imza atılacağını belirterek, Türkiye'nin sanayideki tecrübesine çok büyük önem verdiklerini, ortak projeler hayata geçirmek istediklerini söyledi.
     Ülkeler arasındaki ulaşımın da geliştirilmesinin önemine işaret eden Nazarbayev, ülkesindeki ekonomik durum hakkında bilgi verdi.
     Ülkesine yatırımların arttığını, bu sıralarda 170 milyar dolarlık direkt yatırım çekildiğini, bunların ülkenin dinamik şekilde kalkınmasında yardımcı olduğunu ifade eden Nazarbayev, son dönemlerde enflasyonun yüzde 5'i aşmadığını, para birimlerinin istikrarlı olduğunu anlattı.
     Nazarbayev, Kazakistan ve Rusya arasındaki sınırların kalktığını, Kazakistan'da yatırım yapanların Beyaz Rusya'ya gümrüksüz satış yapabildiğini belirterek, bu ülkeler arasında serbest dolaşımın da söz konusu olduğunu ve yatırım olanaklarının her yıl yüzde 40 arttığını belirtti.
     Nahçıvan'da inisiyatifi ile Türk dili konuşan ülkeleri bir araya getiren Türk İşadamları Konseyi'ni, Astana'da Türk Akademisi'ni kurduklarını anlatan Nazarbayev, ''Türk dili konuşan kardeşlerimize dostlukla bakıyoruz'' dedi.
     Nursultan Nazarbayev, Türkiye ile Kazakistan arasındaki dış ticaret hacminin 4 milyar dolar olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
     ''Bu, ilişkilerimize, yakınlığımıza ve kardeşliğimize hiç uymuyor. Türkiye'nin büyük firmaları halen Kazakistan'a gelmiş değil. Bu sabah en büyük 15 firmayla bir araya geldim. Benden daha önce Başbakan Yardımcısı da Kazakistan'daki yatırım olanakları konusunu anlattı. Kazakistan, projeler olursa yüzde 50 sermaye koymaya da hazır. Kazakistan'da 9 serbest ekonomi bölgemiz var. Gümrük ve vergi konularında büyük kolaylıklar var. İki ülke arasında hükümetler arasındaki konseyin çalışması gerekiyor. Biz de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile her yıl talimatlar vereceğiz. Tüm problemleri çözmeye çalışacağız. Tüm imkanlar sağlanacak. Yeni sinerji programına göre ticaret hacmini 10 milyar dolara artıracağız. Bu bile az diye düşünüyorum.''
    
     -İmzalanan anlaşmalar-
    
     Forumda, konuşmaların ardından Ekonomi Bakanlığı Serbest Bölgeler Yurtdışı Yatırım ve Hizmetler Genel Müdürlüğü ile Kazakistan Sanayi ve Yeni Teknolojiler Bakanlığı Yatırım Komitesi arasında Türk-Kazak Ortak Serbest Bölgelerin yönetimi ile ilgili olarak işletici şirket belirlenmesi konusunda, Türk Eximbank ile Kazakistan Kalkınma Bankası arasında 250 milyon dolarlık mutabakat zaptları imzalandı.
     Türk Mall Real Estate ile Kassanov Investment Group arasında Almatı şehrinde ticaret merkezi inşaatına yönelik 335 milyon dolarlık anlaşma, NK Kazakhstan Engineering AŞ ile Otokar şirketi arasında yatırım büyüklüğü 30 milyon dolar olan taktik tekerlekli araç üretim yatırım sözleşmesi anlaşması, Coca Cola Türkiye ile Kazak firmasının, Kazakistan'da alkolsüz ürün imalatı fabrikası inşaatına yönelik 169 milyon dolarlık yatırımı içeren anlaşma ile Almatı şehrinde 50 milyon dolarlık ilaç fabrikası inşaatı anlaşması yapıldı.
     Foruma, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ile çok sayıda Türk ve Kazak iş adamı katıldı.

Abdullah Gül: -''Bizler çok büyük Türk milletinin farklı farklı devletleriyiz. 
    
İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ''Bizler çok büyük Türk milletinin farklı farklı devletleriyiz. Bu devletler karşılıklı birbirine saygı, sevgi ve eşitlik çerçevesi içerisinde büyük bir dayanışma gösterme azmindedir. Nasıl dünyanın birçok kıtalarında, birçok bölgelerinde çeşitli konseyler, çeşitli birlikler varsa bu da bizim en tabii hakkımızdır'' dedi.
     Gül, Türk Konseyi binasında gerçekleştirilen ''Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi Bayrak Çekme Töreni''nde yaptığı konuşmada, Türk Konseyi'nin Genel Sekreterliğinin açılışı ve bu vesileyle bütün üye ülkelerin bayraklarını göndere çekme merasimi vesilesiyle bir araya geldiklerini belirtti.
     Cumhurbaşkanı Gül, ''Aslında 2009 yılında çok büyük bir tarihi kararı Nahçıvan'da almıştık. Sayın Nazarbayev, sayın Aliyev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı, ben, hep beraber orada uzun yıllar Türkçe konuşan devletler topluluğu diye düzensiz bir şekilde toplanan bu ruhu bir anlaşmaya çevirdik'' diye konuştu.
     Tarihi anlaşmayı 2009'da Nahçıvan'da imzalayarak, o zaman hep beraber ''Türk Konseyi'' ismini verdiklerini ifade eden Gül, şunları kaydetti:
     ''Aslında bunu Nazarbayev de söyledi, Aliyev de söyledi, hepimiz de söyledik ve 2009 yılında Türk Konseyi'ni kurduk. Bundan iki ay önce Bişkek'te de bunun bütün anlaşmalarını imzaladık. Biraz önce genel sekreter geniş bilgi verdi. Bizler çok büyük Türk milletinin farklı farklı devletleriyiz. Bu devletler karşılıklı birbirine saygı, sevgi ve eşitlik çerçevesi içerisinde büyük bir dayanışma gösterme azmindedir. Nasıl dünyanın birçok kıtalarında, birçok bölgelerinde çeşitli konseyler, çeşitli birlikler varsa bu da bizim en tabii hakkımızdır. Tarih boyunca gelen beraberliğimiz, birliğimiz, dirliğimiz, ana yurtlarımız, bunların hepsinin bugünkü küçülen dünyada bir araya gelip dayanışma göstermesi en tabii hakkımızdır.''
    
     -''Gelinen noktada Nazarbayev'in rolü büyük''-
    
     Gül, gelinen noktada Nazarbayev'in rolünün büyük olduğunu belirterek, ''Bugün bu noktaya gelmemizde Türk dünyasının Aksakalı sayın Nazarbayev'in çok büyük katkısı olmuştur, desteği olmuştur. Kendisine burada bir kez daha teşekkür ediyorum'' dedi.
     Bütün çabaların içinde en ısrarcı olan, herkesi motive eden ve en kararlı duranın Nazarbayev olduğunu vurgulayan Gül, şöyle devam etti:
     ''Türk Konseyi'nin her toplantısı da nerede olursa olsun daima ona da iştirak etmiştir. En son Bişkek'te bir araya geldik ve dönem başkanlığını Kırgızistan'a devrettik. Kırgızistan'dan gelecek sene Azerbaycan'a devredeceğiz ve Bakü'de yapacağız. Tekrar söylüyorum, bu bizim en tabii hakkımızdır. Önce kültürel, şüphesiz ki ekonomik, siyasi, savunma konuları bütün bunlar çok geniş sahalardır işbirliği yapabileceğimiz. Bütün bu sahalarda karşılıklı saygı, sevgi ve eşitlik çerçevesi içerisinde gayet şeffaf bir şekilde dünyaya açık bu dayanışmayı göstereceğiz.
     Bunda da çok azimliyiz. Çünkü Türk halkı bizden bunu bekliyor. Ta anayurdumuzdan en batıdaki Türkiye'ye kadar hatta devletlerimizin dışında birçok Türk toplulukları var, akraba topluluklar var, onlar da bu dayanışmanın şüphesiz ki içindedirler. Bu dayanışma neticesinde daha güçlü hale geleceğiz, daha zengin hale geleceğiz, hepimiz hak ve hukukumuzu daha iyi koruyacağız ve nihayetinde şüphesiz ki büyük Türk milletinin gurur kaynağı olacağız.''
     Konuşmasının son bölümünde, çalışmaların bu noktaya gelmesinde katkısı olan bütün değerli cumhurbaşkanlarına teşekkür eden Gül, ''Sayın genel sekreter gayet azimli bir şekilde verdiğimiz talimatlar çerçevesinde hep çalışmıştır. Ona da çok teşekkür ediyorum. Bu ziyaret vesilesiyle bu merasime katıldığı için aziz dostum Nazarbayev'e de çok çok teşekkür ediyorum'' dedi.
    
     -Kazakistan Cumhurbaşkanı Nazarbayev-
    
     Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev ise bugüne kadar çok güzel işler yapıldığını belirterek, ''Hepimizin rüyasında olan Türk dili konuşan ülkelerin bir araya gelmesiyle oluşan Türk Konseyi'nin kurulması ve bayrağının göndere çekilmesini burada idrak etmiş bulunuyoruz'' dedi.
     Bu konuda 20 yıl içinde çok çalışmalar yapıldığını ifade eden Nazarbayev, ''Türk Konseyi'ni kurduk. Çalışmalarını devam ettirmekte. Bugünkü sevincimiz her daim olsun. Böyle birleşmeler hep olsun, Türk birliği daimi olsun'' diye konuştu.
    
     -Türk Konseyi Genel Sekreteri Akıncı-
    
     Türk Konseyi Genel Sekreteri Halil Akıncı da Konsey'in yapısı ve çalışmaları hakkında bilgi vererek, ''Nahçıvan anlaşmasında imzası bulunan iki kurucu devlet başkanı bugün Türk Konseyi bayrağını birlikte yükselterek, Türk birliğinin ilk mimarları kimliğiyle tarihe geçeceklerdir'' dedi.
     Türk devletlerinin Orta Asya'dan Balkanlar'a, Hindistan'dan Akdeniz'e İran'dan magribe uzanan çok geniş bir alanda dilleri, yaşayışları ve düşünceleriyle dünya uygarlığı ve tarihi üzerinde silinmez izler bıraktıklarını ifade eden Akıncı, şöyle devam etti:
     ''Öte yandan, Türk topluluklarının Avrasya kıtasına geniş bir dağılımla yerleşmeleri, halkların ayrı yaşadığı uzun yüzyılları beraberinde getirmiştir. Ancak yüce Atatürk'ün de öngördüğü gibi, bazıları yabancı boyunduruk altında varlığını korumaya çalışmış Türk milletleri nihayetinde bağımsız devletler halinde yeni bir ortak paydada buluşmuşlardır. Örgütümüz, 6 bağımsız Türk devletinden 4'ünü çatısı altında birleştirmektedir. Özbekistan ve Türkmenistan'ın da kendilerine ayırdığımız yerde bayraklarını dalgalandırmaları kurucu devletlerin tümünün arzusudur. Türk Konseyi, gücünü uzun bir geçmişe dayanan dil, kültür ve gelenek ortaklığından almakla birlikte yüzü geleceğe dönük bir bölgesel işbirliği girişimidir. Çalışma yöntemimiz ise ilişkilerimizdeki bütün engelleri kaldırmak ve sürekli yeni sahalarda işbirliği geliştirmektir.''
     Akıncı, sekretarya çalışmalarına da değinerek, şöyle konuştu:
     ''Sekretarya olarak faaliyette bulunduğumuz 2 yıllık süre zarfında 3 sütuna dayalı yoğun bir çalışma yürüttük. İlk olarak sekretaryanın kurumsallaşmasını sağladık. İkinci olarak devlet başkanlarımızın belirlediği öncelik doğrultusunda ekonomik işbirliği sürecini başlattık. Ekonomi bakanlarını iki kez bir araya getirdik. Üçüncü olarak da diğer uluslararası örgütlerle temas kurduk ve işbirliği imkanlarını araştırmaya başladık.''
     Daha sonra Gül, Nazarbayev ve beraberindekiler, binanın ön kısmına geçerek, burada düzenlenen bayrak çekme törenine katıldı.
     Ülkelerin milli marşları eşliğinde bayraklar göndere çekilirken, Türk Konseyi'nin bayrağını ise Cumhurbaşkanı Gül ile Nazarbayev birlikte göndere çekti.
     Bu arada, Azerbaycan adına Azerbaycan Dini Kurumlardan Sorumlu Devlet Bakanı Elşad İskenderov, Kazakistan adına Ankara Büyükelçisi Canseyit Tüymebayev, Kırgızistan adına İstanbul Başkonsolosu Mirlan Arslanbekov, Türkiye adına ise İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, bayrağı göndere çekti.