Türk-Irak İş Konseyi Başkanı Ercüment Aksoy'un basın toplantısıyla kamuoyuna açıkladığı raporda, Irak için tahsis edilen fonlar, Irak'ta ekonomik ve ticari gelişmeler ile Türkiye-Irak ilişkileri ele alındı.
Irak'ın yeniden yapılandırılması çerçevesinde gerçekleştirilen projelerde Türk firmalarının, alt yüklenici ve tedarikçi olarak yer aldığı belirtilen raporda, konut, havaalanı, bina, su arıtma, hastane alanlarında çeşitli projeler üstlenildiği, başta inşaat malzemeleri olmak üzere dayanıklı tüketim malları, gıda gibi alanlarda önemli miktarlarda mal sevkıyatı gerçekleştirildiği kaydedildi.
Raporda, ''Bununla birlikte firmalarımız beklenen düzeyde iş kapasitesine ulaşamamıştır' denildi.
SEKTÖREL GELİŞMELER
Raporda, ABD Kongresi tarafından Irak'ın yeniden yapılandırılmasının ikinci fazında kullanılmak üzere 18.4 milyar dolarlık fon ayrıldığı, Irak kalkınma fonunun 13 Mayıs tarihi itibariyle 11.2 milyar dolar, çok taraflı donörler fonunun da ABD'nin katkısına ek 73 ülke ve 20 uluslararası kuruluş tarafından taahhüt edilen kredi ve hibe olarak 13 milyar doların üzerinde olduğu bildirildi.
2004 yılının ilk 6 ayında Irak'ın yeniden imarına ilişkin sektörel gelişmelere yer verilen rapora göre, Ekim 2003'de yüzde 47.7 olan enflasyon oranı Nisan'da yüzde 19.6'ya düştü.
Irak'ta telefon abonesi sayısı, savaş öncesi döneme oranla yüzde 45 artarak 1 milyon 213 bine ulaştı. Cep telefonu kullanıcılarının sayısı da 389 bin 111 oldu.
2 bin 500 okul rehabilite edildi, yıl sonuna kadar bin 200 okulun daha rehabilitesi planlanıyor. 2004 yılı bütçesinde 504 konutu kapsayan 2 yeni proje de finanse ediliyor.
TÜRKİYE'NİN IRAK'A İHRACATI
Rapora göre, 2003 yılında 2 ülke ticari ilişkileri 778.6 milyon doları ihracat olmak üzere toplam 891.2 milyon dolar olarak gerçekleşti. Bu yıl Ocak-Haziran döneminde ise Türkiye Irak'a 885.9 milyon dolarlık ihracat yaptı.
Savaş sonrası dönemde Türk inşaat firmalarının sadece Süleymaniye'de tamamladıkları projelerin değerinin 39 milyon dolara ulaştığına dikkat çekilen raporda, 1.5 milyon dolar değerinde Bağdat Havaalanı yer çizgilerinin yapımı, su arıtma tesisleri, ABD Silahlı kuvvetleri için çamaşırhane inşaatı ve 5 yıllık işletme hakkı, Tikrit Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın açtığı okulların tadilatı, 4.6 milyon dolar değerinde Süleymaniye havaalanının sivil havaalanına dönüştürülmesi, prefabrik konut inşaatı, hastane ve klinik tasarım ve inşaatı, enerji santrali inşaatı gibi projeler alt yüklenici olarak üstlenildi.
Ayrıca Delta Petrol 70 milyon doları aşan petrol türevleri ile 70 milyon dolar değerinde LPG, İpragaz 17 milyon dolar, Tefirom 16 milyon değerinde LPG, Opet 450-500 milyon dolarında benzin, motorin ve gazyağı, Turcas Petrol 59 milyon dolar değerinde benzin, motorin ve Petrol Ofisi de 375 milyon dolar değerinde yakıt ihracatı gerçekleştirdi.
Karadeniz Holding de Irak'a ayda 240 megavat elektrik ihracatı yapmak üzere anlaşma imzaladı.
''TÜRK FİRMALARINA YÜKLENİCİ ROLÜ VERİLMELİ''
Türk-Irak ikili ilişkilerinde yaşanan sektörel sorunlara yer verilen raporda, inşaat sektöründe, ABD'nin Türk firmalarına 2. fazdaki büyük çaplı ihalelerde yüklenici rolü vermesi gerektiği vurgulandı.
Konsorsiyum oluşturularak Irak'taki ihalelerin takip edilmesi önerilen raporda, Ziraat Bankası ve Vakıfbank gibi önde gelen Türk bankalarının Irak'ta şube açma konusunda çalışma yapmaları istendi.
Irak ile Türkiye arasındaki Ali Rıza Efendi Sınır Kapısı'nın bir an önce açılması, Mardin Havaalanı'na uçuşların artırılması ya da Batman Havaalanı'na uçuş başlatılması gerektiği belirtilen raporda, Irak pazarının Türk ürünü otobüs ve midibüsler açısından büyük potansiyel taşıdığı, Irak'ta bayilik veya doğrudan satışlarla iş imkanları yaratılabileceği vurgulandı.
Raporda, tüm sektörlerde dile getirilen ortak sorunlar ''güvenlik, Irak'taki yetkililerle temas sorunu, bankacılıkla ilgili para transferi, akreditif gecikmeleri, teminat mektupları, taşımacılık sırasında alınan vergiler, gümrük kapısında uzun süre bekleme, bürokratik işlemler, ticari ve politik risk sigortasının ihtiyaca cevap verememesi'' olarak sıralandı.
Türkiye'nin Irak pazarına yönelik tüm avantajlarını tam anlamıyla kullanamadığı vurgulanan raporda, ''Yeni Irak yönetimi ile daha yakın ilişkilerin kurulması sayesinde coğrafi yakınlığımız, ulaşım kolaylıkları, geçmişe dayalı yakın ilişkilerimiz gibi avantajlarımızı, ekonomik işbirliğimizi her alanında fiile geçirme imkanı bulunabilecektir'' denildi.
Irak'taki istikrarsız dönemin en çok Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaşayanları olumsuz etkilediğine işaret edilen raporda, istikrar ortamının nimetlerinden öncelikle bu bölgede yaşayan insanların yararlanması yönünde çaba sarf edilmesinin Türkiye'nin Ortadoğu'daki ticari varlığını daha da güçlendireceği vurgulandı.
Yeniden yapılanmanın tamamlanmasıyla Irak'ın, tüm Türkiye'de birçok sektör için önde gelen pazarlardan biri olacağı kaydedildi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:34