Gündem
  • 29.3.2012 14:07

"Türkiye'nin yönetildiği rejimin adı demokrasi değil''

Türmen, Meclis'te, CHP İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi ve İzmir Milletvekili Musa Çam ile birlikte düzenlediği basın toplantısında, KESK'in, zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılmasını öngören yasa teklifin karşı tepkisini ortaya koyarken çıkan olayların iyi görülmesi ve teşhis edilmesi gerektiğini söyledi.
      Türkiye'de seçimle işbaşına gelen bir iktidarın olduğunu ancak ülkenin demokrasi ile yönetilmediğini savunan Türmen, ''KESK olaylarının gösterdiği bir gerçek var; Türkiye'nin yönetildiği rejimin adı demokrasi değil. Temel hak ve özgürlüklerin kullanılmasını zor kullanarak engelleyen, muhalefeti Komisyona sokmayan, sadece iktidar milletvekillerinin oylarıyla yasa teklifinin kabul edildiği bir rejimin adı demokrasi olamaz. Bunu görmek ve ona göre hareket etmek gerekiyor'' diye konuştu.
      Türmen, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenlemenin bildirime tabi olduğunu, izin gerektirmediğini ancak Valiliklerin ''izin vermiyorum, yasaklıyorum'' dediğini ifade ederek, CHP olarak bu konuda bir yasa teklifi verdiklerini söyledi. Türmen, ''Bildirim yapılmamış olsa bile toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı engellenemez. Bu konuda AİHM kararı var'' görüşünü savundu.
      Çelebi de meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarının demokratik tepkilerinin iktidar tarafından baskılandığını savunarak, çeşitli illerden KESK'in eylemine katılmak isteyenlerin seyahat özgürlüğünün engellendiğini söyledi. Çelebi, ''Emniyet, seyahat şirketlerini tek tek arayarak, 'giderseniz sizi terör örgütü kapsamına alırız' demiştir. Polis ile eylemciler karşı karşıya getiriliyor. Cop, gaz, tazyikli su kullanılarak hak arama özgürlüğü ihlal edilmektedir. AKP'nin faşizan anlayışı doğru değil'' dedi.
      Türmen, Bir gazetecinin ''Balyoz davasında CD'lerin 2003'te değil 2007 yılında hazırlandığına yönelik raporlar, davanın seyrini nasıl değiştirecek-'' sorusuna, davada ''hukuk skandalı'' yaşandığını belirterek, Mahkemenin teknik raporları dikkate alması gerektiğini ifade etti.
     
BDP'li Çelik:''TkMM, yeni Anayasa önerilerini aldı''
    
Türkiye küçük Millet Meclisleri (TkMM), Mart ayında 17 ilde yaptığı toplantılarda, halkın yeni Anayasa ile ilgili önerilerini aldı.
      BDP Muş Milletvekili Demir Çelik, TkMM Meclis Koordinatörü Oya Özden ile birlikte toplantıların sonuç raporlarını açıkladı.
      Çelik, ''Devlet istihbarat teşkilatları'' konulu toplantıda, ''Devlet için istihbarat örgütleri zorunluluktur. Ancak bu örgütler hukuki denetim içinde çalışmalı. Türkiye'de istihbarat örgütleri dış istihbarattan çok iç istihbarat için çalışıyor. İstihbarat örgütlerimiz için hem idari hem hukuksal yeni düzenlemelere ihtiyaç var'' ortak paydalarının çıktığı ifade edildi.
      TkMM'nin, yeni anayasa konusunda halkın görüşlerine başvurduğunu belirten Çelik, bu amaçla yapılan toplantılarda birey hak ve özgürlükleri ile önerilerin alındığını anlattı. Çelik, bu çalışmada, çıkan ortak görüşlerin, ''Düşünce özgürlüğü hem Anayasa ve yasalarda hem de uygulamalarda güvence altına alınmalı. Fikrini söylediği için hiçkimse hiçbir zorlukla karşılaşmamalı. 'Düşüncemi açıklarsam başıma ne gelir' diye korkmamalı. Düşünce özgürlüğünün sınırı, tahrik ya da rencide edici, hakaret içeren söylemler ve nefret söylemiyle sınırlı olmalı''olduğunu kaydetti.
      Özden, TkMM olarak yeni Anayasa ile ilgili önerilerini 2 Nisan'da TBMM Anayasa Uzlaşma Alt Komisyonu'na sunacaklarını bildirdi.
 

 

Güncellenme Tarihi : 22.3.2016 19:14

İLGİLİ HABERLER