VE ÇEVİK BİR İLE ÖZKASNAK'IN DARBE BELGELERİ ORTAYA ÇIKTI
Mehmet Adnan Akfırat'ın evinde ele geçirilen, Çevik Bir - Erol Özkasnak ibaresi ile başlayan doküman incelendiğinde "Çevik Bir - Erol Özkasnak ekibinin Amerikancı darbe girişimini açıklıyoruz" başlığı altında 21 Aralık 1998'de Çevik Bir liderliğinde Mason Atatürkçüleriyle birlikte yönetime el koymayı planladıklarını, darbenin sağ-sol olmak üzere iki kanadının olduğunu; sağ kanadının başbakanının yalım Erez, sol kanadın başbakanının Mümtaz Soysal olduğunu, Cumhurbaşkanlığı için Yekta Güngör Özden'de birleştiklerini ancak bunu Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun önlediğini, 28 Şubat'ta da darbe yapmak istediklerini, bunu Org. Karadayı'nın önlediğini.
Söz konusu dokümanda örgüt şeması şu şekilde listelenmiş:
Asker: Org. Çevik Bir, Korg. Çetin Saner, Koramiral Atilla Kıyat, Tümg. Erol Özkasnak.
MİT: Miktad Alpay, Mehmet Eymür
Polis: Cevdet Saral, Osman Ak
Sivil: Yekta Güngör Özden, İlhan Selçuk, Çetin Yetkin, Uluç Gürkan
Emekli Subay: Kemal Yavuz, Orhan Kabibay, İlhan Baş
EROL ÖZKASNAK : POST-MODERN BİR DARBE YAPTIK
28 Şubat sürecinde yaşananlarla ilgili Milliyet Gazetesi'ne konuşan dönemin Genelkurmay Genel Sekreteri Erol Özkasnak, 28 Şubat'ta post-modern bir darbe yaptık itirafında bulunmuştu.Özkasnak, "Tek bir mermi atılmadı, tek bir burun kanamadı. Tıpkı NATO'nun Varşo Paktı'nı teslim alması gibi" demişti.
İŞTE ÖZKASNAK'IN DARBE İTİRAFI.
TEK MERMİ ATILMADI
"28 Şubat, günün koşullarına uygun bir yöntemde gerçekleştirildi. O günün dünya ve ülke koşullarında 12 Mart ve 12 Eylül gibi klasik bir müdahale yapılamazdı. Cumhuriyetin karşılaştığı tehlike, bir tek mermi atılmadan, demokratik mekanizmaların harekete geçirilmesiyle bertaraf edilmiştir. Silahsız kuvvetler kavramını kullanmamızın nedeni ve amacı budur."
31 MART VAK'ASI GİBİ
"O günün koşullarıyla ilgili yapılan değerlendirmede varılan sonuç şudur: Tıpkı 31 Mart Vak'ası gibi ülke, 75 yıllık cumhuriyet tarihinde eşi görülmemiş planlı bir irticai kalkışmayla karşı karşıyadır. Bu tespitten sonra demokratik mekanizmaların harekete geçirilmesi yoluyla tehlikenin bertaraf edilmesi kararına varılmıştır. Bu amaçla bir seri brifing verilmesi planlanmıştır."
DEMİREL’İ ÇAĞIRDIK
"28 Şubat sürecinin başlangıcı 11 Ocak 1997 tarihidir. O tarihte dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Demirel, Genelkurmay'a davet edilmiş ve kendisine 28 Şubat günü Milli Güvenlik Kurulu'nda verilen bilgileri içeren bir brifing sunulmuştur. Cumhurbaşkanı'ndan başlayarak bu bilgiler toplumun aydınlatılması amacıyla basına, yargıya ve üniversite mensuplarına tekrarlandı."
28 ŞUBAT’IN ETKİLERİ
"Bugün 28 Şubat'ı küçümsemeye çalışanların bilmesi gereken bir gerçek de şudur: O süreç başarılı olmasaydı 18 Nisan 1999 seçim sonuçları alınamazdı. Cumhuriyete karşı irticai faaliyetlerin kaynağı olan akımlara 18 Nisan'da verilen oy desteği düşmüşse, bunun nedeni 28 Şubat’tır."