Washington'da iki askeri öldüren saldırgan Rahmanullah Lakanwal Amerikan muhbiri çıktı

Amerika'da iki askeri öldüren saldırgan, Amerika'nın Afganistan'daki muhbirlerinden birisi olduğu ve bu yüzden Amerika'ya getirildiği ortaya çıktı..
Ulusal Muhafızlar, Rahmanullah Lakanwal'ın çıplak fotoğrafını sosyal medyada paylaştı; Afgan uyruklu kişinin Biden yönetimi altında ABD'ye girdikten sonra vizesinin süresi dolduğu bildirildi

Özet

Afgan uyruklu Rahmanullah Lakanwal, Beyaz Saray yakınlarında iki Ulusal Muhafız üyesine pusu kurduğu iddiasıyla soruşturma altında. Saldırıda her iki muhafız da ağır yaralandı. Soruşturmacılar, olayı potansiyel bir uluslararası terör eylem ..
2021 yılında dönemin Başkanı Joe Biden'ın ' Müttefiklere Hoş Geldiniz Operasyonu ' kapsamında ABD'ye girdiği ve daha sonra vizesinin süresini aştığı bildirilen 29 yaşındaki Afgan uyruklu Rahmanullah Lakanwal , olası bir uluslararası terör eyleminin odak noktası haline geldi . 

silahlı saldırıda Afgan şüpheli The New York Post'a konuşan kolluk kuvvetleri kaynakları, saldırganın 2021 Afganistan tahliyesinin kaotik ortamında ABD'ye girdiğini söyledi. Yetkililer, Lakanwal'ın Farragut West Metro İstasyonu yakınlarında beklediğini, ardından saat 14:15 civarında ortaya çıkıp köşeyi dönerek ateş açtığını ve bir kadın Ulusal Muhafız üyesini göğsünden vurup ardından tekrar kafasına ateş ettiğini belirtti.

Kaynaklara göre, ABD'ye geldikten sonra Washington, Bellingham'a yerleşen Lakanwal, daha sonra yakındaki üçüncü bir askerin müdahale edip onu etkisiz hale getirmesinden önce ikinci Muhafız üyesini vurduğu iddia edildi. Yetkililer, saldırı başladığında bölgede devriye gezen iki silahlı Muhafız askerinin kritik durumda yakındaki bir hastaneye kaldırıldığını söyledi.

New York Post'un haberine göre, dört kurşunla vurulduğu bildirilen şüpheli, ambulansla neredeyse çıplak halde taşındı ve tek başına hareket ettiği düşünülüyor.

Başkan Donald Trump'ın "kötü bir eylem ve terör eylemi" olarak adlandırdığı şeyi, göçmenlere karşı daha yoğun bir baskı için tam kapsamlı bir argümana dönüştürmesi yalnızca birkaç saat sürdü.

Trump'ın bu yemini, yetkililerin, Washington DC'de iki Batı Virginia Ulusal Muhafız yedek askerinin vurulmasıyla ilgili olarak Afgan uyruklu olduğunu söylediği bir adamı gözaltına almasının ardından geldi . Söz konusu kişiler, Trump'ın kolluk kuvvetlerini güçlendirmek için tartışmalı asker konuşlandırma planının bir parçası olarak başkentteydi.

Florida'daki Mar-a-Lago tatil beldesinden video konferans yoluyla konuşan başkan, trajedinin kurbanlarına saygı duruşunda bulunmaktan, 2021'de Amerikan birliklerinin çekilmesinin ardından iddia edilen saldırganı Amerika Birleşik Devletleri'ne getirmekle Biden yönetimini suçlamaya hızla geçti. Olayın "ulusumuzun karşı karşıya olduğu en büyük ulusal güvenlik tehdidinin altını çizdiğini" iddia etti.

Ancak aynı zamanda Afganistan'ın çok ötesine geçen siyasi içerikli açıklamalarda diğer göçmenlere karşı yürüttüğü kampanyayı vurgulamak için de bu anı kullandı; yönetiminin Başkan Joe Biden döneminde kabul edilen bazı mültecilerle yeniden görüşmeye gittiği ve dünyanın tehlikeli bölgelerinden gelen mültecilerin geçici koruma statüsünü iptal ettiği bir dönemde.

Trump, Washington DC'deki silahlı saldırıyla görünürde hiçbir bağlantısı olmamasına rağmen, Minnesota'daki Somali göçmenlerine sert çıktı. "Ülkemizi soyup bir zamanlar muhteşem olan o devleti parçaladıklarını" iddia etti. Trump, Somali'yi "yasası, suyu, ordusu, hiçbir şeyi olmayan" bir ülke olarak nitelendirdi.

Washington'daki olayın tüm detayları henüz bilinmiyor. Ancak Trump'ın yorumları, siyasi bir girişimde bulunmadan önce nadiren tam bir netlik bekleyen bir başkanın tipik bir örneğiydi.

Ancak, çoğu Biden yönetimi sırasında ülkenin en uzun savaşı sırasında Amerikan güçlerine yardım ettikten sonra ABD'ye gelen Afgan göçmenlerin güvenlik incelemeleri konusunda acil sorular kesinlikle gündeme gelecektir. Çarşamba günkü olayın kesin koşulları tam olarak bilinmemekle birlikte, FBI uzun zamandır göçmen topluluklarından gelen kendi kendine radikalleşen bireylerin IŞİD veya çevrimiçi propaganda gibi gruplardan ilham alarak ABD topraklarına saldırılar düzenleme tehlikesi konusunda

Şüphelinin Trump'ın ikinci dönemine kadar uzanan takip eden göçmenlik işlemleri de incelemeye alınabilir . Ayrıca, Trump'ın ekibinin Çarşamba günkü saldırıdan önce istihbarat zaafları olup olmadığı sorusu da var; zira eleştirmenler, devlet kurumlarının kaynaklarını ulusal güvenlikten göçmenlik uygulamalarına aktarmakla suçlanıyor.

Siyasi açıdan Trump, silahlı saldırılar etrafında şekillenecek tartışmayı tanımlamaya istekli görünüyor.

ABD'ye Afganistan'dan gelen "her bir uzaylıyı yeniden sorgulayacağına" yemin eden Trump, bu açıklamalarının, kanunlara uyan göçmenler arasında korku yaratacağından şüpheleniliyor. Bu göçmenlerin çoğu, Amerika'nın en uzun savaşı sırasında kendileri ve aileleri için büyük riskler alarak ABD ordusuna ve diplomatlarına yardım etti.

Ve son derece siyasi olan bu açıklamaları, Washington'da askeri üniformalarıyla devriye gezen Ulusal Muhafız askerlerinin, iyi tanımlanmamış bir görev nedeniyle savunmasız bırakıldıkları yönündeki iddiaları susturmak için de tasarlanmış olabilir.

Trump'ın Ulusal Muhafızları bazı ABD şehirlerine gönderme emri vermesinden bu yana, Ulusal Muhafızlar etrafında siyasi bir fırtına koptu. Şimdi, muhafızların rolü ve yetkililerin Şükran Günü arifesinde "hedefli saldırı" olarak nitelendirdiği olayda yönetimin kolluk kuvvetlerini militarize etme girişimleri konusundaki tartışmalar kızışacak.

Washington DC'deki silahlı saldırılar, muhafazakar aktivist Charlie Kirk'ün suikasta kurban gitmesi ve Minnesota'da bir eyalet milletvekili ile kocasının öldürülmesiyle sonuçlanan sarsıcı bir yılın son şok edici toplumsal şiddet patlamasıydı.

Çarşamba günkü trajedi, Amerikalıların ulusal bayram öncesinde aileleriyle bir araya gelmesiyle daha da acıklı bir hal aldı ve Washington'a gönüllü yedek asker gönderen birkaç eyaletten biri olan Batı Virginia halkını derinden yaraladı .

26 Kasım 2025'te Washington DC'deki Beyaz Saray yakınlarında iki Ulusal Muhafız üyesinin vurulmasının ardından Ulusal Muhafız üyeleri sarı bantların arkasında bir araya geliyor.

Nathan Howard/Reuters

Çarşamba gecesi başkent sokaklarında bulunan Ulusal Muhafız birlikleri için, yoldaşları hastanede kritik durumda yatarken, silahlı saldırılar güvenlikleri ve korunmaları konusunda acil ve travmatik sorular gündeme getirdi. Washington'a gönderilen Ulusal Muhafız birlikleri, güler yüzlü tavırları ve profesyonellikleriyle dikkat çekiyordu. Ancak aniden, görevleriyle birlikte gelen olası tehlike net bir şekilde ortaya çıktı.

Daha geniş bir açıdan bakıldığında, saldırganın amacı belirlendikten sonra, askerlerin barış zamanında, kendi topraklarında üstlenmeleri istenen görevin olağandışı niteliği hakkında incelemeler yapılacaktır. Ulusal Muhafız birlikleri, askeri üniformalarıyla oldukça görünür durumdadırlar - Trump'ın caydırıcılık amaçlı niyeti de bu olsa gerek - ancak bu durum onları aynı zamanda savunmasız da bırakabilir.

İç Güvenlik Bakanlığı, şüphelinin Rahmanullah Lakanwal olduğunu tespit etti . Soruşturma hakkında bilgi sahibi olan yetkililer, saldırganın ilk kimliğinin Ağustos 2021'de Afganistan'dan ABD'ye göç etmiş gibi görünen Washington eyaletinden bir adamla eşleştiğine inandıklarını söyledi. Bu teori, saldırganın doğrudan ABD askerlerini hedef alma motivasyonu olup olmadığı ve başka saldırıların mümkün olup olmadığı konusunda terörle mücadele endişelerini artıracaktır. ABD kuvvetleri, kaotik bir geri çekilmeyle son kez Ağustos 2021'de Afganistan'dan ayrıldı.

Yönetim, bu dehşete hızla karşılık vererek konuşlandırmayı iki katına çıkardı. Trump, Savunma Bakanı Pete Hegseth'ten başkente 500 ek Ulusal Muhafız askeri göndermesini istedi. Yönetim ayrıca, geçen hafta bir federal yargıcın temyiz süreci devam ederken muhafız birliklerinin şehirde tutulmasını emretmesinin ardından, muhafız birliklerinin şehirde tutulması için acil mahkeme emri de vermişti .