YALÇIN KÜÇÜK, TÜRKİYE'NİN ÜNLÜLERİNİ YERDEN YERE VURDU...
Olur mu böyle Yalçın Küçük?
Demirel'in Cumhurbaşkanı seçildiği gündü... Televizyonda kırmızı kaşkollu bir adam, aynen şunu söylüyordu "Demirel'in Cumhurbaşkanı olduğu bir ülkede yaşamak istemiyorum, bu nedenle ülkeyi terk edeceğim.."
Klas bir çıkıştı bu ve çıkışı yapan isim Yalçın Küçük'tü...
İlk gençliğimde okuduğum "Aydın Üzerine Tezler"in yazarı... Latife Tekin'in, Ahmet Altan'ın ilk romanlarını kıyasıya eleştiren ve büyük gürültü koparan "Küfür Romanları"nın yazarı... Türk solunun en cins kafası...
****
Cogito dergisinin "Entelektüeller Gerekli mi?" sayısında Enis Batur, uzun bir röportaj yaptı kendisiyle... O röportaj, benim için epey öğretici oldu... Yalçın Küçük'ü nasıl tanımlayacağımı anladım.
Gerçekten aykırı, delilikle dahilik arasında gidip gelen, tüm zaaflarına, kullandığı farklı dile, rahatsız edici şişinmelerine karşın sevimli biri benim için Yalçın Küçük.. O tuğla kitaplar, benim gibi etrafımdaki bir çok kişinin, boş vakitlerinin en eğlenceli aracı oldu..
Daha ne olsun!
Ama artık işin tadı kaçmaya başladı.. Tadın kaçtığını anlamak için onun 'Sabetaycılık' üzerine akla zarar formüllerini düşünmeye filan gerek yok...
En son "Yeni Harman"da, Ferzende Kaya'nın yaptığı röportajda söyledikleri, işin tadının kaçtığının en çarpıcı göstergesi...
Yalçın Küçük açıyor ağzını, yumuyor gözünü... Ve önüne geleni doğruyor.. Ben 'biraz yumuşatarak' aktarıyorum...
Yalçın Küçük kime ne dedi?
* BEYAZ'A Beyaz denilen bir adam var mesela... Konuşamıyor ama bu toplum ona teneke teneke para veriyor...
* LEVENT KIRCA'YA Türkiye'de mizah bitmiştir. Levent Kırca denilen adam mizahı bitirdi. Kırca'yı severdim. Ama malzemesini bitirdi. Oligarşi içinden birini eleştiremiyor..
* TAYYİP ERDOĞAN'A Tayyip Erdoğan'ın her toplantısı Türk Ceza Kanunu'na göre suçtur. Tayyip Bey idamla yargılanmalıdır.
* NAZIM HİKMET'E Nâzım'la hiçbir yere gidilemez. Türk solunun bunu bilmesi lâzım. Ne şiiriyle, ne yaşamıyla bir yere gidilemez. Nazım 30'lu yılların adamıdır. Bizim iyi bir çocuğumuzdur. Ama onunla bir yere gidemezsiniz. Onun bir dönemi vardı bitti..
* SEZEN AKSU'YA Kürtçe şarkıların yasak olduğu bunları söyleyenlerin hapse atıldığı dönemde Sezen Aksu, Türkiye'yi kirleten ekibin içindeydi.. Ben ona haber gönderdim, "senin Kürtçe şarkı söylemen için Mesut Yılmaz'dan aldığın izin yetmez, Türk solundan da izin alacaksın ve ben, o izni vermiyorum" dedim..
* NİL KARAİBRAHİMGİL'E "Özgür Kız" diye biri çıktı. Bana kalsa, ancak anaokullarında söylemesine izin veririm. Ama kızın kasetleri yok satıyormuş. Tam bir rezalet.
* ZÜLFÜ LİVANELİ'YE Müzik adına yıllardır bir tükeniş var. Ben 15 sene bekledim. Zülfü Livaneli'ye biri bir şeyler diyecek diye bekledim. Ama olmadı, en sonunda ben çıktım ve bu adam teneke seslidir dedim. Dayanamadım, patladım..
* YAŞAR KEMAL'E İnce Memet güzel bir öyküydü. Ama İnce Memet yazıldığı sırada Che Guevara vardı, Vietnam vardı, Marcos vardı, dağlarda yiğitlik vardı. O şansı yakaladı ve yürüdü.. Büyük dostumuz, benim de dostum olan Yaşar Kemal her şeyiyle belli bir lobinin içinde yer alıyor..
* TARKAN'A Müzik adına yıllardır bir tükeniş var. Tarkan denilen çocuğun hiç sesi yok. Ama Türkiye'de star olarak sunuluyor.
* MURAT BOZLAK'A Avrupa'da Yaşar Kaya, burada Murat Bozlak olduğu müddetçe Kürt hareketi hiçbir yere gidemez...
* DENİZ BAYKAL'A Hiçbir kriteri yoktur. İki şeye bakar Bir Rahmi Koç'a bakar, iki Bush'a bakar. Bu ikisini memnun etmek için çabalar..
* ABDULLAH GÜL'E Abdullah Gül, 12 Eylül döneminin başbakanı Bülent Ulusu'ya benziyor..
* YUNUS EMRE'YE Hem Marksist olacaksın, hem de Yunus'u seveceksin. Olmaz böyle bir şey... Çünkü Yunus tasavvufidir...
(Ahmet Hakan/ Sabah)
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:05