Spor
  • 14.9.2016 09:30

Yazarlar Benfica - Beşiktaş maçı için ne yazdı

Beşiktaş, UEFA Şampiyonlar Ligi 1. Tur B Grubu ilk maçında deplasmanda Benfica ile karşı karşıya geldi. Mücadele 1-1'lik eşitlikle sona erdi. SABAH spor yazarları bu zorlu karşılaşmayı değerlendirdi.


Murat ÖZBOSTAN: Şenol hocadan doğru neşter

Karabükspor maçındaki coşkulu, hırslı ve arzulu futboldan sonra Şenol Güneş'in yapacağı rotasyonu merakla bekliyorduk. Şenol Güneş rakibe fazla saygı duyunca, bambaşka bir 11 gördük sahada..Karabük'e göre 7 değişiklikle çıkılan takım özellikle ilk yarıda ciddi şekilde bocaladı, pozisyon üretemedi. Portekizliler, yaptığı sıkı presle Beşiktaş'ı dar bir alana hapsetti. Her Beşiktaşlı futbolcunun başında mutlaka bir Benfica futbolcusu vardı. Bir de bu sıkı markaja arka arkaya gelen hatalar zinciri sonrası Tolga'nın yediği gol gelince iyice ambale olduk. 2 de ciddi pozisyon verdik. Dua ettik ki ilk yarı bitsin.
İkinci devre Şenol Güneş hataları bir bir düzeltmeye başladı. Oğuzhan çıktı, Talisca girdi.. Oyunumuz renklendi. Caner olduğu yere, sol beke döndü. Zaten kariyerine başladığı sol açıkta fark yaratan bir oyuncu olamamıştı. Ne zaman sol beke geçti, o zaman kendini buldu Caner. Geriden geldiği zaman daha rahat ediyor, ortaları daha etkili oluyor. Ön tarafa ise Olcay geldi, ileri uca Cenk katıldı. Beşiktaş üretmeye, heyecan vermeye başladı. Cenk kaçırdığı net pozisyonla saç baş yoldursa da uzatmalarda gelen nefis frikikgolüyle Talisca aranan golü getirdi.
Bildiğiniz gibi Talisca'nın bonservisi Portekiz devinde... Kendi stadında kendi takımının ipini çekti. "İdolüm Rivaldo" diyordu, tıpkı onun gibi ağları buldu Brezilyalı... Şüphesiz maçın kahramanı o...
Alınan 1 puan sıradan bir puan değil Beşiktaş için... Deplasmanda yenilmemek rakibe 3 puan vermemek anlamına da geliyor. Böyle bir organizasyona puan ile başlamak rakiplerine göre bu seviyede daha tecrübesiz olan Beşiktaş için de rahatlama, güven toplama fırsatı olacak. 1 puan, bundan sonrası için de önemli bir motivasyondur.Beşiktaş bunu zor da olsa başardı. Defoları yine aynı.. Beşiktaş'ın tatmin edici bir stoper takviyesi yapamamış olmasında taraftarlar da dahil, herkes hemfikir. Golde eleştiri toplasa da Tolga'nın özellikle maçın son bölümünde başarılı kurtarışları vardı. Özellikle Quaresma'nın hatasında kurtardığı top maçın kırılma anlarından biriydi. Eleştiriyorsak hakkını da teslim etmek gerek.

Metin TEKİN: Beşiktaş bu ligin de takımı!

Uluslararası düzey dediğimiz seviye, tam da böyle bir şey... Daha yüksek tempo, daha az zaman, daha az alan, daha sert ve dengeli bir savunma. Farklıdır Şampiyonlar Ligi... Böyle bir ortamda dengeli ve güvenli oyun başlangıçları çok doğaldır. Bu anlamda Gökhan İnler-Atiba orta sahası güvenli ve doğru bir orta sahaydı bence. Bunun yanı sıra sol kenardaki Adriano-Caner tercihi de bu anlamda daha güvenli diye düşünülebilir. Rakibi karşılarken belki evet ama ilk yarıda yetersiz kaldığını söyleyebiliriz. Tempo demişken tempoyükseldikçe kaybolan bir Oğuzhan izledik. Kendisi için çok önemliydi bu.
Sadece ikinci yarı değil, ilk yarıda da Beşiktaş'ı iyi bulduğumu söylemeliyim. Yükselen temponun içinde kalan bir Beşiktaş vardı. İkinci yarıda öne doğru yapılan işlerde daha çok etkiliydi. Enteresan olan şeylerden biri üç gün önce bir lig maçı oynuyorsunuz, 7 farklı oyuncuyla Şampiyonlar Ligi'ne çıkıyorsunuz. İşte ben bunun adına tam da arzu edilen geniş kadro derim.
Şampiyonlar Ligi'nde Lizbon'da Benfica ile oynuyorsunuz. Tabii ki pozisyon vereceksiniz. Burada gol bile net bir pozisyon sayılmaz.Stoper ve kaleci hatası diyebiliriz. İki pozisyon verdik ama üreten bir Beşiktaş vardı. Hücumdaki üretkenlik başrolü Quaresma'ya verilmişti. O yeterli miydi? Bence değildi. Oyunda bu kadar kalmasında maçın Lizbon'da olmasının da etkisi olduğunu düşünüyorum.
Talisca'nın oyunu anlatılırken tanıyanlar hep, "Hep uzaktan şutları vardır" cümlesini söylerdi. Bunun ne kadar doğru olduğunu bu kadar kritik bir anda bir kez daha gördük. Sadece gol için değil, oyun etkinliği olarak da ligdeki maçından daha iyi bir Talisca vardı. Hep tartışılır, 'Kiralık oyuncu kiralık oynadığı takıma karşı oynamalı mı, oynamamalı mı?' diye... Futbol öyle bir oyundur ki hiç kimsenin aklına gelmez bile o anda, ne oynayanın ne de rakibin. Bunu bir daha görmüş olduk. Birinci sınıf bir vuruş kalitesi vardı. Bu golle gelen bir puan o kadar önemli bir puan ki Devler Ligi serüveninde bunun değerini çok daha iyi anlayacağız.

Ahmet ÇAKAR: 3T (Tolga-Tosic-Talisca)

Önce Tolga'dan bahsedelim... Beşiktaş gol yediğinde topu adamın önüne yumrukladı. Her ne kadar yenen golde defans kademe hatası yapmış da olsa ya da Marcelo'nun müdahale eksikliğinden bahsetsek de Tolga'nın topu Benficalı oyuncunun önüne tokatlaması, golü getirdi. O anda herhalde tüm Beşiktaşlılar, "Yine bir Portekiz faciası mı yaşayacağız? Üstelik Tolga'nın hatasıyla" derlerken maçın bitimine 8-10 dakika kala aynı Tolga maçı kurtardı.Bu dakikada Quaresma, futbola ihanet edercesine topla kendi ceza alanı önünde rakip santrforu geçmeye kalktı ve topu kaptırdı. Kurtarılması çok zor bir pozisyondu ama Tolga kurtardı.
Gelelim Tosic'e...
İlk 11'in tartışılabilir ismi olabilirdi. Üstelik Beşiktaş'ta hep yumuşak karın olarak görülen bir futbolcu ama dün gece birinci dakikadan son dakikaya kadar inanılmaz iyi oynadı. Çok doğru hamleler yaptı. Çok iyi mücadele etti.
Ve Talisca...
Görünen o ki Beşiktaş takımının en kaliteli futbolcusu. Güçlü olduğunda bırakın Beşiktaş'ı, Avrupa'nın her takımında banko oynar. Çok ama çok iyi bir transfer. İşte o uzatmanın 3. dakikasındayaklaşık 30 metreden öyle bir frikik attı ki bu altın gibi gelen 1 puanBeşiktaş'ı hem grupta moral olarak hem de puan olarak çok diri tuttu.
Aslında Beşiktaş ilk yarıda kötüydü. İyi başladılar, hemen kötü bir gol yediler, ardından da devre sonuna kadar Benfica, Beşiktaş'a oynama fırsatı vermedi. Ama ikinci yarı Beşiktaş'ı çok daha etkili bulduk. Oyun genelde Beşiktaş'ın kontrolündeydi. Cenk önemli bir gol kaçırdı. Ondan önce de Quaresma tabii. Ama sonuçta Beşiktaş 1 puanı kesinlikle hak etmişti. Onu da son saniyede buldu.
Beşiktaş dün gece çok ama çok önemli bir hakem şanssızlığı yaşadı. Sırp hakem Avrupa'nın en iyilerinden biri. Oyun genelinde de Beşiktaş'ı ezdirmedi ama ikinci yarıda Talisca'ya yapılan müdahaleyi fark edip penaltıyı veremedi.

Erman TOROĞLU: Beşiktaş bu gruptan çıkar

Futbolda bazı şeyler vardır... Evelemeye, gevelemeye hiç gerek yoktur. Herkesin bir yorumu vardır. Saygı duymak lazım. Ama bir de görünen şeyler vardır. Dün gece Beşiktaş mağlubiyeti hak etmedi. Eğer doğru kadro ile çıkarılır, doğru idare edilirse bu Beşiktaş buBenfica'yı da orada yener, bu Benfica'yı İstanbul'da da yener. Ama nasıl?
Kaleci Tolga. İyi çocuk ama Şampiyonlar Ligi'nde boş çocuk. Şimdi diyeceksiniz ki bana, "Ya kardeşim karşı karşıya topu çıkardı." Sen kalene bir tane gelen topta saçma sapan iş yapıyorsun, golü yediriyorsun. Takımının moralini bozuyorsun. Sonra top çıkarıyorsun. Beşiktaş, iki senedir ha bire kaleci alıyor. Şenol Güneş de oynatmıyor. O zaman kaleci almayın, paraları başka mevkiler için harcayın. Dün gece ikinci görünen şu; Talisca çok yerinde bir transfer ve Türkiye Ligi'nde çok iş yapar.
Dün gece bir başka şey daha gözüktü. Beşiktaş'ın klasik kadrosu 2-3 yer hariç belli. Oralarda zaten alternatif var. Mesela dün gece Caner'in Beşiktaş'a çok faydalı olacağı gözüktü. Aynı Caner,Fenerbahçe'de psikolojik olarak bu kadar rahat oynamıyordu. Dün gece bir de şu gözüktü: Eğer Şenol Güneş bazı saplantılarından ve inatlarından kurtulursa Beşiktaş, bu gruptan çıkar.
Benfica'nın pozisyonları bakın; kendilerinin oluşturduğu pozisyonlardeğil. Beşiktaş'ın yaptığı saçma sapan işlerden buldukları pozisyonlar. Atiba'nın yanına Gökhan İnler tam oturmuş. Onların önünde de kesinlikle Talisca oynayacak belli.
Oğuzhan, iyi hoş çocuk ama fizik gücünü hala geliştirmemeye, dayanıklılığını hala artırmamaya devam ederse Türkiye Ligi'nde idare eder o kadar. O güzelim kumaşına yazık ediyor. Her futbolcu gol kaçırır tamam ama Şampiyonlar Ligi'nde size pozisyon her zaman gelmez. Dün akşam Cenk'e geldiği gibi. Cenk'in hatası ne? Vuruş tekniği. O zaman saatlerce antrenmanlardan sonra tek başına ona çalışacak.
Hakem Mazic, dün gece kötü maç yönetmedi. Talisca'nın pozisyonunu iki futbolcu arkalı önlü girdiği için göremedi. Kararsız kaldı. Kontrolsüz hareketti. Kesin penaltıydı. Ama eyyam düdükleri çalmadı. Beşiktaşlı futbolcuları ezdirmedi.
Bu Beşiktaş, Aboubakar-Cenk Tosun ikilisinden de tam faydalanırsa Türkiye Ligi'ni rahat götürür. Şampiyonlar Ligi'nde de bir üst tura çıkar. Ama başta Şenol Güneş'in ayaklarının yere basması şartıyla. Kıyakçılık yapmama şartıyla. Ne demişler: "Kıyakçılığın sonu ayakçılıktır." Zaten o zaman ayağın yere basmaz.

ŞENOL GÜNEŞ AYNAYA BAKSIN!
Dün gece Beşiktaş mağlup olsaydı yazık olurdu. Allah Tolga'ya da yardım etti, Şenol Güneş'e de. Şenol'un bir lafı var, "Şampiyonlar Ligi hata kabul etmez" diye. Israrla söylüyor. Evet Şenol ben de sana söylüyorum şimdi: "Şampiyonlar Ligi hata kabul etmez." Önceaynaya bakıp bunu kendine söyleyeceksin. Büyük maçlar büyük futbolcularla kazanılır. Bakınız Quaresma'nın sahadaki varlığı bilehem Benficalı futbolcuları hem de tribünleri rahatsız etti. Ama aynı Quaresma o kadar candan oynuyordu ki stoperlerin oynadığı yerde futbol ukalalığı yapıp topu kaptırdı. Bu onun ne kadar canı gönülden oynadığını gösterir. Yoksa o pozisyon da orada olmazdı, Benfica da gol atardı. Bu neticeden sonra siyah-beyazlılar bu gruptan çıkmanın hesabını yapmalılar. Çünkü artık statları da var, seyircileri de var.

Güncellenme Tarihi : 14.9.2016 09:40

İLGİLİ HABERLER