Gündem
  • 13.8.2004 10:14

YENİ ŞAFAK YAZARI TAHA KIVANÇ, HANDE ATAİZİ EVLİLİĞİNİN PERDE ARKASINI YAZDI!...

Rekor kimde?

Gazeteler "Ajda Pekkan olmasaydı rekor Hande Ataizi'nindi" diye haber yapmasalar ve "Ajda'nın evliliği 6 gün, Hande'ninki bir hafta sürdü" demeseler, "Bana ne?" diyecektim... Oysa rekor tanığıyım.

Oğlunu evlendirdiğini gazetelerde okuyan babayla karşılaşan ne yaparsa bir restoranda karşıma çıkan Ahmet Pekin'e ben de onu yaptım ve "Tebrik ederim, mutluluklar dilerim" dedim. Henüz evliliğin ilk 24 saat içerisindeydik. Ahmet Pekin, "O iş çoktan bitti" dedi bana. Oğlu ile gelini yalnızca 12 saat evli kalmışlar... İhtilâf sebebi 'evlilik sözleşmesi' mi, sanmıyorum...

Ahmet Pekin İzmir kökenli bir hukukçu. Oğluyla ilgili haberlerde bile ondan söz edilirken "En yüksek vergi veren avukat" sıfatı kullanılıyor. Ülkemizde iş yapmak isteyen yabancıların, büyük firmaların danışmanlığını onun hukuk firması yapıyor. İstanbul'a gelişinin de sebebi olan Dinç Bilgin döneminde Sabah'ın da hukukî sorunlarını Ahmet Pekin çözerdi. İzmir'deyken babasıyla birlikte 'Pekin & Pekin' bürosu vardı, şimdi İstanbul'da aynı adlı bürosunu oğluyla sürdürüyor.

İzmir'in köklü ailelerinden Pekin'ler... Kızkardeşi eski belediye başkanlarından Osman Kibar'ın oğlu Seli Kibar ile evlidir... Kızkardeşinin kızı da birkaç yıl önce hayatını Özelleştirme İdaresi başkanlığı yapmış Uğur Bayar'la birleştirmişti... Ahmet Bey'in babasının adını taşıyan oğlu Fethi Pekin'in Hande Ataizi ile evliliğini ailenin tasvip etmediği anlaşılıyor...

Gazeteler, "Çift Ritz-Carlton'da kalıyordu" bilgisini sunuyorlar. Hande Ataizi kira evinden çıkmış, damadın Ritz'deki dairesine taşınmış... Haberi okuyan da delikanlının otelin en büyük dairesinde kaldığını sanacak... Oysa, o bina henüz Gökkafes iken, Kent Bank'ın da patronu olan sahibi Mustafa Süzer bazı katları ünlülere satmıştı. O ünlüler arasında medyanın bazı tanınmış isimleri de vardı. Binanın yapımı İstanbul'un silüetini bozduğu gerekçesiyle çevrecilerin öfkesini çektiğinde, medya ile içli-dışlı olmanın yararını gördü Mustafa Süzer; Gökkafes'in bulunduğu bölge bir gecede Şişli Belediyesi sınırları içerisine katıldığında medyaya derin bir sessizlik egemen oldu...

Demek, Ahmet Pekin de Gökkafes'ten daire alan ünlülerdenmiş... O dönemde aynı yerde daire sahibi olanlara ait bir liste elden ele dolaşırdı; listede adlarına rastladığım medya ünlülerinden evini Ritz-Carlton Oteli'nin de bulunduğu binaya taşıyan galiba çıkmadı. Yoksa taşınan oldu da ben mi duymadım?

Magazin basınının malzemesi olanlar acı bir kaderle karşı karşıyalar. Kendilerinin bütün vücut ölçülerini herkese ezberleten, gece-gündüz kimlerle beraber olduklarına dair ayrıntılı bilgiler sunan ve bu yolla şöhret sahibi yapan medya, zamanı gelip bir başka boyuta geçmek istediklerinde, önlerindeki en ciddi engele dönüşüyor. Şöhretlerin sahip olabilecekleri tek şey şöhretleri; o da magazin basınının ilgisi devam ettiği sürece... Mutlu olmaları mümkün değil şöhretlerin...

Dikkat ederseniz, televizyonlardaki 'Televole' türü programlarda anılan, gazetelerin magazin eklerinde koca fotoğraflarıyla yer alanlar topu topu 30-40 kişilik bir cemaat... Dün Hürriyet'te, Hafta Sonu gazetesinin 'ünlü 100 Türk çapkını' listesi hazırladığını okudum. Hürriyet o listeden bazı isimleri seçmiş, bir bölümü 'ünlü' denmeyi pek hak etmeyen 17 kişi... Bir o kadar da kadın işte... Magazin basınının malzemesinin hepsi bu kadar... Birbirlerini seviyor, birbirlerinden nefret ediyor, birbirleriyle tepişip kavga ediyor ve attıkları her adım eklere 'haber' oluyor...

Birbirleriyle gezip tozan bu cemaat mensuplarının 'yırtmalarına' adlarını 'çapkına' çıkaranlar izin vermiyor. Yırtmaya çalışanları geriye çekiyor, kaçmak isteyenleri engelliyor, nişan ve evliliklerini baltalıyor... Verdikleri 'mutlu' pozların yüzlerinde iğreti durduğu kanaatindeyim. İçlerinden biri 'samimi' anlatsa...

Anlattı aslında. Bir süre öncesine kadar magazin basınının en gözde malzemelerinden olan Levent Oran'ı hatırlar mısınız? Hani bir programda sarf ettiği "Kaşınan kadını döveceksin" sözüyle bir gecede şöhreti yakalayan adam... Hangi kanalı açsak karşımıza 'tartışmacı' kimliğiyle çıkan, tartışmaları haberlere de yansıyan biriydi Levent Oran; şimdilerde ortalarda pek görünmüyor... 'Beni (Siz) Delirttiniz' adıyla yazdığı şöhret anılarını (Turuncu Yayıncılık) okuduğunuzda, baştan sona planlı-programlı bir 'mizansen kahraman' olduğunu anlıyorsunuz onun... Ne söyleyeceğine, nasıl söyleyeceğine başkalarının karar verdiği, bedeli kendisine yalnızca 'şöhret' olarak dönmüş bir 'olumsuz kahraman'...

Neyse, Levent Oran'ın anlattıklarından ileride geniş biçimde söz edeceğim.

Bir ara, MİT'te gazetecileri ağırlayan müsteşar ile yardımcısı, "Televoleler zararlı" diye bir açıklama yapmıştı. İstedikleri, kanalların yayın felsefelerini değiştirmeleriydi. 'İlk muhafazakâr kanal' bile haftada birkaç kez dolu dizgin yapmayı sürdürüyor o tür programları. Levent Oran çoktan düştü o şöhret vagonundan, Hande Ataizi de, "Keşke hiç şöhret olmasaydım" diye hayıflanıyordur herhalde...

Sadece 'rekor' denemesi başkasının üzerinde kalmasın diye konuya müdahale ettim. Fethi Pekin'in evliliği, en yakınının bana söylediğine göre, sadece 12 saat sürdü. Rekor onda.

Taha Kıvanç
Yeni şafak

Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:44

İLGİLİ HABERLER