
'YÖNETİM BENİM FENERBAHÇELİLİĞİMİ SORGULAMAYAZ'
İSTANBUL - Saran Group Yönetim Kurulu Başkanı ve Fenerbahçe Kulübü eski yöneticisi Sadettin Saran, Fenerbahçe'nin kulüp yönetimi tarafından sürekli kavga ortamına çekildiğini, oluşturulan bu kavgacı ortamın Sarı-lacivertli kulübe zarar verdiğini söyleyerek, "Bu yıl şampiyonluğun kaybedilmesinde en büyük etkenlerden biri olan kavgacı üslubun, bu kritik seçim öncesinde de sürdürülmesi düşündürücüdür" dedi.Fenerbahçe eski yöneticisi Sadettin Saran, dün Sarı-lacivertli kulübün resmi internet sitesinde şahsına yönelik yapılan açıklamalara bugün yaptığı yazılı açıklamayla cevap verdi. Fenerbahçe'nin kulüp yönetimi tarafından sürekli kavga ortamına çekildiğini söyleyen Saran, "Bundan rahatsızlık duyduğumu her fırsatta ifade ettim. Çünkü yaratılan kavgacı ortam Fenerbahçe'ye zarar vermektedir. Bu yıl şampiyonluğun kaybedilmesinde en büyük etkenlerden biri olan kavgacı üslubun, bu kritik seçim öncesinde de sürdürülmesi düşündürücüdür. Bu bizim için bir hizmet yarışıdır. Şahsıma 2 milyon dolarlık bir teminat çeki verildiği söylenmektedir. Bana verilen çek teminat çeki değildir. Teminat çeki olması için arkasına yazılması veya durumun bir sözleşme ile imza altına alınması gerekir. Kaldı ki söz konusu 2 milyon dolar benim banka hesabımdan Fenerbahçe Kulübü'nün banka hesabına Temmuz 2001 tarihinde borç olarak transfer edilmiştir. Bununla ilgili dekontlar elimizde mevcuttur" ifadelerini kullandı.
Kulüp yönetiminin temel görevinin Fenerbahçe'nin hak ve çıkarlarını korumak olduğunu belirten Saran, "Saran'ın lehine olarak sözleşmeye ek yapıldı' ifadesi gerçek dışıdır. Kulüp yönetimi, sözleşmede eğer benim lehime yani Fenerbahçe'nin aleyhine düzenleme yaptıysa bu onların utancıdır. Zira yönetimin temel görevi Fenerbahçe'nin hak ve çıkarlarını korumaktır. Para kaybettiğim tek yayın hakkı anlaşması da Fenerbahçe için ödediğim 10 milyon dolarlık anlaşmadır. Çünkü yayın hakları için tespit ettiğimiz ücret ticari kriterlere değil, tamamen gönül kriterlerine dayanarak belirlenmiştir. Fenerbahçeme helal olsun" dedi.
Mart 2006 tarihinde kulüpten haksız yere geçici olarak ihraç edilmesine rağmen kulübe 'hibe olarak' 500 bin dolar ilave para verdiğini söyleyen Saran, "Açıklamada 'Kulübe hibe ettiğini ifade ettiği 500 bin dolar ise yönetime talip olan hereksin taahhütleri çerçevesinde yapılan işlemlerden başka bir şey değildir' denilmektedir. Açıklamadaki 500 bin dolar, mart 2006 tarihinde hem de kulüpten haksız yere geçici olarak ihraç edildiğim halde 'hibe olarak' verdiğim ilave paradır. Bu makbuz da diğerleri gibi elimde mevcuttur" dedi.
Kimsenin para vermediği Galatasaray'ın yayın hakkına para verdiği şeklindeki bilginin de gerçek dışı olduğunu belirten Saran, "Söz konusu yayın hakkı mücadelesine başka bir grup da girmiş fakat kaybetmiştir. Öte yandan aynı grubun yine bize karşı mücadelede Beşiktaş'ın yayın haklarını kazanmış olması, bu alanda nasıl yoğun bir rekabet olduğunu açıkça ortaya koymaktadır" diye konuştu.
Kulüp yönetimine girmeden önce yayın hakları işi yapıyor olduğunun başta Aziz Yıldırım olmak üzere herkes tarafından bilindiğini belirten Saran, "Sayın Aziz Yıldırım tarafından yönetime ısrarla istenmemde bu alandaki tecrübelerimin de ciddi payı vardır. Ağustos 2001'de Galatasaray'ın yayın haklarını aldıktan sonra sayın Aziz Yıldırım tarafından Futbol Şube Sorumluluğu'na getirildiğim gerçeği de ayrıca dikkate değer bir konudur. Nasıl olur da dün benim için artı olan bu durum, bugün başkan adayı olunca eksi olur. Diğer kulüplerin yayın haklarına sahip olmamın yöneticilik ilkelerine uymadığı şeklindeki mantık doğruysa potansiyel aday sayın Mehmet Ali Aydınlar'ın sahip olduğu hastanede diğer kulüp futbolcuları tedavi ederek para kazanması da yanlıştır. Yönetimin bu yaklaşımını kabul etmek mümkün değildir. Yönetimin benim ya da bir başkasının Fenerbahçeliliğini sorgulamaya hakkı yoktur" dedi.
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 05:11