ABD Weill Cornell Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Antonio Gotto, ''kalp sağlığı için yüzen ve uçan her şeyin yenilmesi'' önerisinde bulundu.
Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda başlayan ''Avrupa Ateroskleroz Derneği 77. Uluslararası Kongresi'' kapsamında düzenlenen basın toplantısında konuşan Prof. Dr. Gotto, halk arasında ''damar sertliği'' olarak bilinen aterosklerozun inme ve kalp krizine neden olduğunu anlattı.
Risk faktörlerini ''diyabet'', ''yüksek tansiyon'', ''sigara'' ve ''obezite'' olarak sıralayan Prof. Dr. Gotto, kötü kolesterol düzeyinin düşmesinin risk faktörlerinin de düşmesini sağladığını söyledi.
Prof. Dr. Gotto, ''Kötü kolesterol yüzde 1 düşerse, kalp krizi riski de yüzde 1 düşer'' dedi.
Yapılan araştırmalara göre, Türk halkının iyi huylu kolesterol oranının düşük olduğunu kaydeden Prof. Dr. Gotto, en yüksek kolesterol oranının İstanbul'da çıktığını ifade etti. İyi huylu kolesterolü yükseltmek için egzersizin çok önemli olduğunu vurgulayan Gotto, bunun yanı sıra sigara içmeme, alkolü az tüketme ve zayıflamanın da olumlu etkisi olduğunu dile getirdi.
Prof. Dr. Gotto, ''Kalp sağlığınız için yüzen ve uçan her şeyi yiyebilirsiniz. Tavuk ve balıkla beslenmek, etle beslenmekten daha yararlı. Tuz, alkol alımını kısıtlayın, şişmanlıktan kaçının. Bunlar aynı zamanda kan basıncını da kontrol altına almanızı sağlar'' diye konuştu.
-ATEROSKLEROZ AŞISI-
İsveç Malmö Üniversitesi'nden Prof. Dr. Jan Nilsson da orta ve büyük çaplı damarları etkileyen ve kronik bir hastalık olan aterosklerozun, damar duvarında kandaki yağların birikmesi ve oksitlenmesiyle başladığını anlattı.
Aterosklerozda bağışıklıkla ilgili yeni tedaviler konusunda çalışmaların sürdüğünü belirten Prof. Dr. Nilsson, ABD'den bir grupla aşı çalışması yürüttüklerini bildirdi.
Prof. Dr. Nilsson, ''Ateroskleroz aşısı için çalışmalarımız sürüyor. Aşının 1-2 yıl içinde insanlar üzerinde denenmesini planlıyoruz'' dedi.
Kanada Quebec Kalp Enstitüsü'nden Prof. Dr. Jean-Pierre Despres de aşırı kilo ve obezitenin Türkiye'de de artmaya başladığını ve bunun en önemli nedeninin, tüm dünyada olduğu gibi ''zehirli yaşam tarzı'' olarak nitelendirdiği ''hareketsiz yaşam tarzı'' olduğunu söyledi.
Yağların karın bölgesi, özellikle de karındaki iç organlar çevresinde toplanmasının şişmanlığın en tehlikeli biçimini oluşturduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Despres, bunu saptamak için kiloyla beraber bel çevresinin ölçümünün de yapılması gerektiğini kaydetti.
Yağın yanlış yerde birikmesinin kalp ve damar hastalığı riskini artırdığını vurgulayan Prof. Dr. Despres, kişinin zayıf olmasının karın tipi şişmanlığı olmadığı anlamına gelmeyeceğini ifade etti.
Atina Harokopio Üniversitesi Beslenme ve Diyet Bölümü'nden Prof. Dr. Antonis Zampelas da kalp ve damar hastalıklarından korunmada beslenme biçiminin önemli rolü bulunduğunu belirterek, şu önerilerde bulundu:
''Balık tüketimini haftada 1-2'ye çıkarın. Hayvansal yağı azaltın. Egzersiz yapın ve satın aldığınız ürünlerin mutlaka etiketini okuyun. Rengi kahverengi olan ekmek ve pirinç gibi gıda maddelerini mutlaka diyetinizin temel gıda maddeleri haline getirin. Sebze ve meyve ağırlıklı beslenin.''
Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 12:17