Allahü teala'nın askerleri ile Nemrud'un savaşı

NUR-U MUHAMMEDİ (13)
ALLAHÜ TEALA’NIN ASKERLERİ İLE NEMRUD’UN SAVAŞI

Ahmak Nemrud yayı eline alıp okunu da yayın kirişine geçirip çekti.
Cümle mahlukatının muradını ve niyetini bilen gayblerden haberdar olan Yüce Hak, Cebrail Aleyhisselama şu emri verdi;
- Denizden bir balık al, Nemrud’un okuna karşı tut.
KALKAN BALIĞI
Cebrail Aleyhisselam denizden bir kalkan balığı aldı. O balığı Nemrud’un okuna karşı tuttu. Ok balığı delip geçtikten sonra döndü ve Nemrud’un önüne düştü.
Nemrud attığı okun kanlı döndüğünü görünce çok sevindi ve şöyle dedi;
- Gök tanrısını öldürdüm.
Haşa sümme haşa..Hayy (Daima diri) olup hiç ölmeyecek olan Yüce Yaratıcı ölümden münezzehtir.
Bir kimsenin ona zarar vermesinden de müberradır.
Hal böyle iken ahmak Nemrud, Gök tanrısını öldürdüğüne inandı.
Nemrud vezirine şöyle dedi
- Şimdi etleri direklerin altına bağla.. Kerkesleri de direklerin üstüne bağla.
Akbabalar bu kez etlerden bir parça alabilmek için aşağıya doğru uçmaya başladı.
Bundan sonra Cenab-ı Hak Cebrail Aleyhisselam’a şöyle emretti;
- O balığın kanını sakla. Kudretim ile o kandan bir nesne halk edeceğim. O günahsız balığın intikamını yine o mütemerrit (Kötü yolda ısrar eden) Nemrud’dan o kan vesilesiyle alacağım.
Cebrail aleyhisselam o temiz kanı yere indirdi.Yüce Hak o kandan kavak ağacını yarattı.Kavak ağacından da sivrisinekleri yarattı.ki Kibirli Nemrud’u o minik sivrisinekler ile helak ede..
Nemrud aç akbabalar sayesinde yere indikten sonra sarayına gitti ve tahtına kurularak emir verdi.
Divan köslerini çaldırdı.Vezirlerini, beğlerini ve avanalerini çağırıp geniş bir toplantı düzenledi.
Herkes ne söyleyeceğini merakla beklerken, o kanlı oku çıkartıp avanesine gösterdi ve şöyle dedi;
- Bugün gök askerleriyle cenk ettim. Onları dağıttım. İbrahim’in tanrısını da öldürdüm.(HAŞA) Vezirim bunlar olurken yanımdaydı. Hepsine şahit oldu.
Nemrud bunları söyleyince orada bulunanların hepsi hep birden Nemrud’un önünde yere çöktüler. Bunların arasında imanlı olanlar da vardır. Onlar da o anda mürted olup, Nemrud’a tabi oldular.
Bu olaydan sonra Nemrud iyice azdı.
Gittikçe küfrünü arttırıp korkunç bir zalim oldu.
O zamanda Hazret-i İbrahim’a Hak teala’dan vahiy geldi;
- Ya İbrahim, var Nemrud’u dine davet et.
Bunun üzerine Hazret-i İbrahim Nemrud’a gelip şöyle dedi;
- Ey Nemrud, kork Allah’dan.
Bu halkı azdırıp küfür ve dalalete sokarsın. Haşa kendini, şerik ve nazırdan misli ve benzeri olmaktan münezzeh olan Yüce Yaratıcıya teşbih edersin.
Bir yalan ile kavmini azdırıp yoldan çıkartırsın.
Benim Mabudun diridir ve hiç ölmeyendir. Cümle noksan sıfatlardan da beridir.
Ey Nemrud. İmana gel. Yüce Allah’dan kork. Yoksa sana azap gönderir.
İbrahim Aleyhisselam bıkıp usanmadan tam 40 gün boyunca her gün gidip Nemrud’u imana davet etti.
Ama o itaat etmedi.
Bundan sonra Cebrail gelip şöyle dedi;
- Ya İbrahim.. Yüce Hak sana selam söyledi. Şu emri var. Gidip Nemrud'a haber ver. Ne kadar askeri varsa toplasın. Hiç eksik bırakmasın. Onları alıp sahraya gelsin. Ona karşılık bende asker göndereceğim.
Emri alan İbrahim Aleyhisselam Nemrud’a varıp şöyle dedi..
- Seni hep ikaz ettim ama beni dinlemedin. Ey Nemrud gözünü aç. Allahü teala sana azap gönderecek. Askerlerinin hepsini topla ve sahraya çık. Senin orduna karşılık Rabbım da üzerinize askerlerini yollayacak.
Nemrud şöyle dedi;
- Asker yollayacakmış.. Ne askeri yollayacak ki?
İbrahim Aleyhisselam şöyle cevap verdi;
- Hak teala dünyada yarattığı mahlukatından cümlesinden en hakiri ve en zaifi ki ona ‘Sivrisinek’ denildi. Onlardan bir ordu yollayacak üstüne..
O tarihte hiç sivrisinek yoktu, Nemrud’da sivrisinek görmediği için tekrar sordu;
- Sivrisinek Rabbının askeri midir?
İbrahim Aleyhisselam şöyle dedi;
- Evet, Cümle mahlukat Rabbımın askeridir.
Nemrud şöyle cevap verdi;
- Madem öyledir. Buyurayım bakalım. Rabbın beni ve ordumu nasıl yenecek. Görelim kim kimi helak edecek?
Bundan sonra Nemrud askerlerini cem eyledi. Nemrud’un askerleri pürsilah olup demire gark oldular. Cümle askeri eksiksiz zırhla donandı.Başlarına demirden tas geçirdiler.
Bundan sonra Allahü teala’nın buyurduğu sahraya toplandılar.
O kadar asker cem oldu ki enine 4 fersah, uzunluğuna 4 fersah tuttular. (22.7 kilometre X 22.7 kilometre)
Nemrud onların en gerisinde durup beklemeye başladı.
Yüce Hak, emir bekleyen sivrisineklerin başına ferman buyurdu;
- Askerlerini al. O gümrah (Yolunu şaşırmış. Doğru yoldan sapmış) Nemrud’u ve askerlerini iyice yiyip helak eyle.
Bu emir üzerine gökyüzünde o kadar çok sivrisinek belirdi ki, gün geceye döndü. Güneş görünmez olup hava karardı. Her hava zerresine bir sivrisinek düşüyordu. Hepsi kana susamıştı. Allahü teala’nın emrini hakkıyla yerine getirmek için yanıp tutuşuyorlardı.
Sivrisinek ordusu türlü korkunç sesler çıkarttılar.
Vızıltıları tüyler ürpertecek cinstendi.
Hepsi birden büyük bir öfkeyle Nemrud’un askerlerine saldırdı.
Nemrud, sivrisinek ordusunun heybetle geldiğini görünce içini bir korku kapladı ama belli etmedi. Şaşkınlıkla olanları seyreden askerlerine sıkı sıkıya tembih etti;
- Birini bile sağ koymayın konanı kırın.
Sivrisinekler geldiğinde askerlerin üzerine konup kanlarını emmeye başladı. Bir askere on binlerce sinek düşüyordu.
Askerlerin başlarından ayağına kadar derileri görünmez oldu. Her taraflarına sinekler konmuş kanlarını emip içiyorlardı.
Kısa süre içerisinde bütün kanlarını emip bitiriyorlardı.
Askerlerin başlarındaki tasları, zırhlarını, silahlarını, elbiselerini, kıllarını, derilerini, etlerini, kemiklerini ve bindikleri hayvanları az bir zamanda yiyip döktüler.
Sivrisinek saldırısı sırasında ayakta tek bir askerinin bile kalmadığını gören Nemrud, dehşete düştü.
Sivrisineklerin askerlerini yiyip bitirmeleri seyredince tam bir korkuya kapılarak savaş alanından firar etti.
NEMRUD’U ÖLDÜREN TEK KANATLI TOPAL SİNEK
Nemrud’un sarayında camdan bir odası vardı.
Nemrud canını bu odaya atıp kapıyı içeriden kitledi.Odaya dışarıdan girilebilecek bütün delikleri de tıkadı.
Yaşadığı dehşet Nemrud’u şoka uğratmıştı.
Allahü teala Nemrud’u öldürmeye, bir kanadı olmayan topal bir sivrisineği vazifelendirdi.
Vazifeyi alan sinek Nemrud’u cam odasına geldi.
Odanın anahtar deliğindeki kilidin içerisinden dolana dolana odaya girmeyi başardı.
Kendini kurtardığını sanan Nemrud’un yüzünün hızasına gelerek, vızıldamaya başladı.
Tam yedi gün Nemrud ile cenk etti.
Nemrud, gece ve gündüz onunla cenk etmeye koyuldu. Bir an bile uyumadan 7 gün bu iş böyle devam etti.
O çarpışma sırasında ne denerse denesin o sineği öldürmeye fırsat bulamadı.
Sonunda sinek ona karşı zafer kazanıp Nemrud’u dudağından soktu.
Soktuğu anda Nemrud’un dudağını şişirdi.
Nemrud o şişin ağrısından feryad ederken, topal sinek fırsatını bulup burnundan içeriye girdi.
Sinek içeriden yol alıp ta beyninin orada kulağının dibine kadar yanaştı.
Orada sürekli vızıldayıp Nemrud’un beynini yemeye başladı.
Çaresiz kalan Nemrud odanın kapısını açıp hizmetçilerini çağırdı.
O vızıltı ve sancı için gece –gündüz başını ovdurmaya başladı.Ancak böyle teskin oluyordu.
Ne zaman aralık verse sinek hemen vızıldamaya başlıyordu. O vızıltının dışında ağrıları da artıyordu.
Bu işkence tam 40 gün sürdü.
Bu zamanda sinek beyninin içerisinde büyüdü. Artık ovdurmak da derman vermez olmuştu.
Bu kez bezden bir tokmak yaptırıp sürekli olarak başına vurdurmaya başladı.
4-5 adamı gece-gündüz o tokmakla Nemrud’u dövüyordu.Bir an bile aralık vermezlerdi.
Bir 40 günde böyle geçti.
Sinek büyüdükçe teskin olmaz oldu. Bez de tokmak da büyüdü.
Bir 40 günde böyle geçti.
Bundan sonra deriden baldır gibi büyük keseler yaptırıp içini iyice doldurdular. Hizmetçiler nöbetleşe olarak her gün Nemrud’un başına vurmaya devam etti.
O kadar çok vuruyorlardı ki hizmetçiler bitap düştü. Aralarında;
- Gördünüz mü Nemrud’u tanrılık davası güdüyordu, başındaki bir sinekle bile başa çıkamıyor..
Demeye başladılar.
Bu kez deriden olan çomak da gittikçe büyümeye başladı..
Nemrud yanındaki hizmetkarları arasında en sert vuranları daha çok sevmeye başladı.
Nemrud’un has bir adamı vardı. O çok kuvvetliydi. Ona çok vurdurtmaya başlamıştı.
Hizmetçilerinin cümlesi bizar olup takatdan düşünce, hep birlikte o köleye yalvardılar;
- Ey Gulam, lütfeyle.. En kuvvetli halinle vur. Bizi bu azaptan kurtar.
Gulam onları kırmadı. Derinin içerisine bir taş koyup var gücü ve kuvvetiyle Nemrud’un kafasına vurdu.
O kadar sert vurdu ki Nemrud’u başı ikiye yarıldı.
İçinden de bir serçe kuşu kadar olmuş olan sinek çıktı.
Yüce hak o sineğe kanat ihsan etti bir de ayak verdi.
Vazifesini yapan sinek uçup gitti...
İlahlık iddiasındaki Nemrud ile dağılmış başı ile cehennemin dibine gitti.

DEVAM EDECEK

DERLEYEN : METİN ÖZER/HABERVİTRİNİ