Gündem
  • 22.9.2002 16:24

ANAP'IN SEÇİM BİLDİRGESİ

KAYNAK : Haber Vitrini ANKARA - ANAP'ın Seçim Bildirgesi'nde, ''ANAP'ın Türk milletine her alanda gelişmiş, çağdaş dünya ile bütünleşmiş, ekonomik gücü ve siyasi saygınlığıyla bölgesinde barış ve huzuru sağlamış lider bir Türkiye vaadettiği'' bildirildi. Bildirgede, ANAP'ın engin tecrübesi ve bilgi birikimi nedeniyle Avrupa Birliği ile müzakere sürecinde Türkiye'nin en büyük kozu olacağı kaydedildi. ANAP'ın Seçim Bildirgesi, ASKİ Spor Salonu'nda partinin milletvekili adaylarının tanıtımı için düzenlenen törende dağıtıldı. ''Türkiye Bir Yol Ayrımında'' ibaresiyle başlayan bildirgede, yollardan birisinin zengin, özgür, huzurlu, Avrupa ile bütünleşmiş, güçlü bir Türkiye'ye, diğerinin ise kısır çekişmelerin yaşandığı, yoksul, özgürlüklerin ve demokrasinin gerilediği Ortadoğu'daki Baas tipi bir cumhuriyete çıktığı ifade edilerek, Türkiye'nin önünde tarihi bir fırsat bulunduğu vurgulandı. Bildirgede, doğru tercihe ulaşmanın ancak ''birikimli, dünya ve Türkiye gerçeğini kavramış, milletine güvenen, sivil-demokrat-özgürlükçü, gelenekten geleceğe uzanan siyasi kadrolarla'' mümkün olduğuna işaret edildi. Bildirgede, ANAP'ın ''milliyetçi, muhafazakar, sosyal adaletçi ve serbest piyasa ekonomisini'' savunan felsefe üzerine kurulduğu, ayrıca fikir ve ifade, din ve vicdan ile teşebbüs hürriyetlerinin en geniş manada tesisine dayanan demokrat ve özgürlükçü yaklaşıma sahip tek parti olduğu ifade edildi. Türkiye'de özellikle din ve milliyet gibi toplumun en önemli değerlerinin siyasi istismar konusu yapılmasının toplumsal huzuru ve uyumu bozduğu, kutuplaşmaya ve gerginliğe yol açtığı belirtilerek, ANAP'ın ''devlet ile milletin arasını açacak her türlü gelişmeye karşı'' olduğu ifade edildi. Özellikle son dönemde parlamentoya ve siyaset kurumuna karşı ciddi boyutlarda bir yıpranma ve güvensizlik ortamı doğduğu hatırlatılarak, siyaset kurumunun yıpranmasının, toplumsal zeminde meşruiyetini de tartışılır hale getirdiği kaydedildi. Bu gelişmelere rağmen, meşruiyet sorununu aşacak olanın, parlamento, siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşlarının bizatihi kendileri olduğu vurgulanan bildirgede, şunlar kaydedildi: ''Siyasete güveni tesis edebilmek için siyaset kurumunun yeniden yapılandırılması, siyasi partilerin de halkın doğrudan katılımına ve denetimine açık, toplumsal taleplerin taşıyıcısı konumunda müesseseler haline gelmesi lazımdır. Bu amaçla, ANAP, siyaset-kamu kaynağı ilişkilerinin yeniden yapılandırılması gerektiğine inanmaktadır. Kamuyu yöneten bakan ve başbakanların, sadece mal beyanı ile yetinilmeyecek, görevde kaldıkları sürece, malvarlıklarının yönetimi ve işleri Kayyuma devrilecektir. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:11

İLGİLİ HABERLER