Gündem
  • 20.5.2013 16:54

Atalay hakkındaki önerge reddedildi

CHP'nin, ''Van'da 23 Ekim 2011 ile 9 Kasım 2011'deki iki deprem arasında gerekli tedbirleri almayarak görevi kötüye kullandığı'' iddiasıyla Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay hakkında verdiği Meclis soruşturması açılması önergesi, TBMM Genel Kurulu'nda reddedildi.
     Genel Kurul'da, önergenin gizli oylamasında 357 milletvekili oy kullandı. Gizli oylama sonucuna göre, 275 milletvekili önergenin reddi, 67 milletvekili kabulü yönünde oy kullandı. Oylamada, 13 milletvekili çekimser kalırken, 1 oy geçersiz sayıldı, 1 oy da boş çıktı.
     TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu, soruşturma önergesinin görüşülmesinin tamamlanmasının ardından, yarın saat 15.00'te toplanmak üzere birleşimi kapattı. 

ATALAY'DAN AÇIKLAMA

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Van depremi ile ilgili yapılan harcamanın, 350 milyon TL'si vatandaşlara ait olmak üzere 5 milyar TL olduğunu kaydetti.
     Atalay, hakkında verilen Meclis soruşturması önergesi üzerinde TBMM Genel Kurulu'nda Hükümet adına yaptığı konuşmada, Van depreminin yaralarının büyük oranda sarıldığını söyledi.
     Hükümetin Van depremi sonrasındaki çalışmasının uluslararası kuruluşlar tarafından örnek gösterildiğini belirten Atalay, bu gerçeğin herkesçe bilindiğini kaydetti. Atalay, "Van depremi sonrası devletimiz, milletimizle birlikte çok büyük fedakarlık ve başarı ortaya koyduk, adeta tek vücut olduk, yaralar da sarıldı" dedi.
     Atalay, başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, bakanların deprem sonrasında Van ve Erçiş'e gittiklerini, Vanlıların asla yalnızlık çekmediğini ifade ederek, kalıcı konutların teslimine kadar da bakanların nöbetleşe bölgede bulunduğunu kaydetti. "Kolaycı bir Hükümet değiliz, ben de işlere kolaycılıkla bakmam" diyen Atalay, bir yerde hata ve eksiklik varsa, önce onu kendilerinin göreceğini bildirdi.
     Türkiye'nin Van depremi sonrası yapılması gerekenler konusunda iyi bir sınav verdiğini belirten Atalay, "Hükümetimiz, bütün kurumlarımız çok iyi bir sınav vermiştir. Sadece Hükmet değil, milletimiz de büyük bir duyarlılık ve yardımlaşma gösterdi, Türkiye adeta tek vücut oldu" dedi. Atalay, depremde 644 vatandaşın hayatını kaybettiğini, çok sayıda vatandaşın da yaralandığını anımsattı. Kızılay, TSK ve sivil arama kurtarma ekiplerinin AFAD'ın koordinasyonunda büyük bir çalışma yaptığını kaydeden Atalay, orada yoğun kışa rağmen büyük bir seferberlik yürütüldüğünü bildirdi.
     Beşir Atalay, mali bir sıkıntı da çekilmediğini ifade ederek, Van depremi ile ilgili yapılan harcamanın, 350 milyon TL'si vatandaşlara ait olmak üzere 5 milyar TL olduğunu söyledi. 75 bin çadır kurulduğunu, 30 bin konteynır üretildiğini belirten Atalay, bunların kışın o yoğun şartlarında Van'a ulaştırıldığını kaydetti. Atalay, 35 bin vatandaşın da diğer illere gönderildiğini, 16 bin 895 konutun tamamlanarak teslim edildiğini, 2 bin 148 konutun inşasının tamamlanmak üzere olduğunu belirterek, kiracı olanlara da depremzedelere verilen şartlarda konut verildiğini ifade etti.
    
     -"200 binden fazla konut ve iş yeri incelendi"-
    
     Hasar tespit çalışmalarının ilk andan itibaren devam ettiğini belirten Atalay, şunları kaydetti:
     "Bu çalışmaların tamamlanma süreci depremin etkisine göre değişmektedir. Van'daki 7,2 büyüklüğündeki ilk deprem sonrasında 234 personel ile çalışmalar 25 Ekim 2011'de başlamıştır. Depremin etkilediği alanı ve acil barınmaya muhtaç afetzedelerin belirlenmesine ilişkin etki analizi çalışması devam ederken, 5,7 büyüklüğünde ikinci deprem meydana geldi. Bu süre içerisinde 102 bin 900 yapının ön incelemesi tamamlandı ancak hasar tespit çalışmaları, meydana gelen bir deprem nedeniyle herhangi bir hasara uğramayan veya az hasar gören binaların sonradan gerçekleşen bir depremde yıkılabileceği konusunda hüküm vermez. Bu yüzdendir ki bu çalışmalar dikkate alınarak, afetzedelere binalara girmeleri söylenmez ve söylenmemiştir. Deprem sonrası vatandaşlara hasarlı binalara girmemesi hususunda AFAD tarafından sürekli uyarılarda bulunulmuştur. Bu uyarılar basında da yer almıştır. Toplamda 200 binden fazla konut ve iş yeri incelenmiştir. Bu çalışmalarda bini aşkın inşaat mühendisi ve mimar görev almıştır. İkinci deprem olduğunda, Van ve Erçiş'te ön hasar tespit çalışmaları devam ediyordu. Hasar tespit çalışması depreme dayanıklılık çalışması değildir"

Van'daki ikinci depremde göz göre göre 39 kişi öldü

CHP Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Toptaş, Van'da 9 Kasım 2011 tarihinde meydana gelen ikinci depremde 39 insanın göz göre göre yaşamını yitirdiğini öne sürerek, ''Bu canların ilk sorumlusu, yeterli tedbirleri almayan Van Valisi'dir'' dedi.
     TBMM Genel Kurulu'nda, CHP'nin, ''Van'da 23 Ekim 2011 ile 9 Kasım 2011'deki iki deprem arasında gerekli tedbirleri almayarak görevi kötüye kullandığı'' iddiasıyla Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay hakkında verdiği Meclis soruşturması açılması önergesi üzerinde söz alan Toptaş, depremde hükümetin ciddi ihmalleri olduğunu savundu.
     Van'daki ilk depremden 16 gün sonra meydana gelen ikinci depremde, ikisi otel 18 binanın çöktüğünü anımsatan Toptaş, şu ifadeleri kullandı:
     ''Göz göre göre 39 kişi ölüyor. Bu canların ilk sorumlusu, yeterli tedbirleri almayan devletin Van Valisi'dir. Van Valisi, orada insanların nerelerde barınacağı belirlemeyerek, tehlikeli yerleri ayırt etmeyerek, halkı uyarmayarak, hasarlı binalarda barınılamayacağını bildirmeyerek, bu insanların ölümüne neden olmuştur. Vali'nin buradaki durumu ceza içeren bir suçtur. Van'ın bu konuda riskli bir bölge olduğunu bilmesine rağmen, otellerin güvenli olduğunu söylemişti.''
     Toptaş, kriz koordinasyonundan sorumlu olan Başbakan Yardımcısı Atalay'ın, aslında tüm ihmallerden sorumlu olduğunu ileri sürdü.
     İtalya'da bir mahkemenin, ülkede meydana gelen bir depremde gerekli önlemleri almadıkları, bölge halkını uyarmadıkları gerekçesiyle deprem komitesindeki kamu yetkililerini 6 yıl hapis cezasına çarptırdığını ve kamu görevi yasağı verdiğini belirten Toptaş, Van depreminde ise bu kadar ihmalin söz konusu olmasına rağmen tek bir kamu görevlisinin yargılanmadığını söyledi.
     CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, hükümetin Van depreminde kötü bir sınav verdiğini, iktidara yakın bazı müteahhitlerin depremi fırsat olarak değerlendirdiklerini ileri sürdü. Tanal, hükümetin, Meclis'teki üye çoğunluğu nedeniyle bu konudaki önergeyi bile ciddiye almadığını iddia etti.
     AK Parti Van Milletvekili Mustafa Bilici, hükümetin depremin hemen ardından gerekli çalışmaları başlattığını belirterek, ''Yaralılar kara ve hava yolu ile en yakın sağlık kurumlarına sevk edildi. Çadır ve konteynerlerde kalanların 170 milyon liralık elektrik faturaları karşılandı. 36 bin vatandaş diğer illerde misafir edildi. Hayvanları telef olan ailelere canlı hayvan verildi. Çiftçiye 65 milyon liralık yem desteği yapıldı. Az hasarlı konutlar için 50 milyon liralık hibe destek sağlandı. 7 bin 500 kardeşimize geçici süreli iş imkanı sağlandı. Son 50 yılın en soğuk havasının yaşanmasına rağmen depremden kısa süre sonra kalcı konutların temeli atıldı. Esnafa 300 milyon liralık kredi imkanı sağlandı'' diye konuştu.
     BDP Van Milletvekili Özdal Üçer, Bilici'nin konuşmasını anımsatarak, ''Keşke söyledikleri doğru olsaydı. Keşke bütün yaralar sarılmış olsaydı. Hala ölü sayısı bile belli değil. Kaç kişinin cenazesi kimsesizler mezarlığına defnedildi- Bunun sayısı bile bilinmiyor. Van'da yaşayan 1 milyonun üzerinde nüfusun tamamı mağdur olmuştur bu depremde'' dedi.
     MHP Kütahya Milletvekili Alim Işık, Van depreminin ardından vatandaşın kredi taleplerinin bile kabul edilmediğini, mağdur vatandaşın TOKİ'ye mecbur bırakıldığını savundu. Işık, TOKİ'den konut edinen vatandaşın büyük bölümünün geri ödeme gücünün bulunmadığını ifade etti.
     Alim Işık, TOKİ'nin ihale, imalat ve hak sahiplerine dağıtım konusunda, haksızlık ve usulsüzlükle ilgili iddialara ilişkin araştırma yapılması gerektiğini söyledi.

 


 

Güncellenme Tarihi : 19.3.2016 15:10

İLGİLİ HABERLER