GENÇ Parti Genel Başkanı Cem Uzan, dün Cine 5'te canlı yayınlanan 'Başka yerde yok' adlı programın konuğuydu. Mehmet Barlas ve Deniz Akkaya'nın sorularını yanıtlayan Cem Uzan, Türkiye'nin iyi yönetilmediğini belirterek 'Ak Parti, Türk milletine yalan söylemiştir' dedi. İşte, Cem Uzan'dan çarpıcı açıklamalar:
IMF'ye karşı olmak dünyaya kapanmak anlamına gelmiyor. Biri sizi kazıklıyorsa, kazıklandığınızın bilincine varırsınız, o kazıklanmayı durudurursunuz... Her yerde söylüyorum. Ben, Amerika'ya karşı değilim, ama karşı gelirim diyorum. Milletimin, ülkemin menfaati olduğu zaman karşı gelmeyeceğim hiçbir güç yoktur.
AKP, IMF ne isterse yerine getirdi
Bakın bir ilişki var ortada, Amerika-Türkiye ilişkisi. Bu ilişkide siz zaaf içinde olursanız, güçlü olan her şeyi kendine yontar. Biz diyoruz ki, şu ana kadar son dönemdeki ilişkiler sürecinde hep olaylar Amerika lehine yontulmuştur. Niye? Çünkü, beceriksiz ve basiretsiz bir yönetim tarafından yönetilmiştir Türkiye. İlk önce durumu tespit edersiniz. Bu olay benim lehime değil aleyhime çalışıyor demeniz lazım. Bu karşı olmak değil, karşı gelmektir.
IMF'nin isteklerini yerine getirirken Türkiye küçülüyor, çöküyor. IMF'nin tarım politikalarıyla ilgili istekleri, hepsi, Türkiye'nin aleyhine olan talepler. Siz hayır diyebilirsiniz, demeniz gerekir. Demediğiniz taktirde tarım konusunda devamlı dışarı bağımlı bir ülke olma yolunda hızla ilerlersiniz. AKP hayır demiş değil. AKP ne isterse yapıyor.
İktidarın yalanlar zinciri ortaya çıktı
AKP Türk Milleti'ne yalan söylemiştir. Seçimlerden bu güne kadar verdiği hiçbir sözü yerine getirmeyerek, söylemlerinin hepsinin iktidara gelmek için söylenen bir yalanlar zinciri olduğu ortaya çıkmıştır. Ne vergide söyledikleri tutmuştur, ne tarım politikalarında...
Türk özel sektörü de, IMF'siz ayakta durur. Olay da sadece IMF'siz ayakta durup durmama meselesi de değildir. Olay, Türk ekonomisinin belli cenderelerden kurtulmasıdır. Türkiye bugün buğday ve tereyağı ithal ediyor.
Çorum'da kamyon şoförü bir vatandaş, 'Sende diğerleri gibi bize morfin mi vereceksin, yoksa ameliyat mı yapacaksın?' diye sormuştu.Genç Parti iktidarı ameliyatı 100 günde yapacaktır. Ve Türkiye iyileşme sürecine girecektir.
n Gümrük Birliği 7 senede Türkiye'nin 70 milyar dolar aleyhine çalışmış bir olaydır. Türk ekonomisini döviz bağımlılığından kurtarmak zorundasınız. Türkiye bugün döviz ihtiyacını, yalvararak, her türlü tavizi vererek karşılamak durumuna gelmiş bir müflis tüccar halindedir.
Türkiye'den başka ABüyesi olmadan GümrükBirliği'nei giren bir ülke var mı? Kopenhag'da AKP liderleri yalvarırken, paspas olurken yan odada Polonya Başbakanı ve Tarım Bakanı 'Eğer sübvansiyonların devamını kabul etmiyorsanız biz de girmiyoruz' diyordu. Ne oldu? AB, Polonya'nın bütün şartlarını kabul etti.
Gümrük Birliği'ne karşıyız. AB için her türlü çabayı gösteririz. AB'nin bir medeniyet standardı olduğunu biliyoruz. Ama biz, böyle bir ekonomiyle AB'nin Türkiye'yi kabul etmesinin mümkün olmadığını da biliyoruz. AB ile pazarlık edebilmeniz için önce ekonominizi düzeltmelisiniz. Sarıkamış'ta insanlar günde 2 dolarla yaşarken AB sizi kabul etmez. Onun için oraya gidip, yalvararak ülkenizi ve kendinizi küçük düşürürsünüz.
Dış politika faciası ve fiyaskosu
Bir bakan vardı, 3 aydır özelleştirmeden sorumlu. Siz yeni hükümeti kuran başbakan olarak, ondan alıp Maliye Bakanı'na veriyorsunuz. Neden? 10 günde ne oldu? Önemsiz gibi görünüyor ama çok önemli. Bunu açıklamak zorundalar.
Hepimizin yaşadığı bir dış politika faciası ve fiyaskosu var... Türkiye'nin yaptığı yanlışların birincisi: Yerine getiremeyeceği sözleri vermiştir. İkincisi, biz Genç Parti olarak ilanlar verdik ve Körfez Krizi'ndeki zararı Türkiye'nin gündemine getirdik. Ondan ders alınması gerektiğini söyledik... Türkiye'nin yapması gereken pazarlıklar, siyasi platformdaydı... Verdiğiniz sözlerin karşısında ucuz para pazarlığına girmişsiniz, verdiğiniz sözü yerine getirmemiş veya getirememişsiniz. Tabii ki kredibiliteniz sıfıra iner.
TSK'nın zaten müdahale yetkisi var
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin eğer Kuzey Irak'ta bağımsız bir Kürt devleti oluşturulmaya kalkışılırsa müdahale edeceğine inanıyorum. Etmesini de doğru buluyorum... O tezkereye de gerek yoktu... Varsayalım Bulgar güçleri Edirne'ye girdiler. Tezkere mi lazım? Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) gerekli gördüğü yerde müdahale eder. Aynı şekilde Irak için de baktığınızda Türk Silahlı Kuvvetleri, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin güvenliği söz konusu olduğu taktirde zaten müdahale etme yetkisine sahiptir. (Star)
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:40