Medya
  • 27.2.2002 11:43

ERTUĞRUL ÖZKÖK, TÜRKİYE'NİN GELECEĞİNDE CİDDİ TEHLİKELER OLDUĞUNU İDDİA ETTİ

KAYNAK : Haber Vitrini ANKARA/Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ertuğrul Özkök, Türkiye'nin yakında dış yatırımcıların kara listesine alınabileceğini iddia etti.Özkök bugünkü yazısında "Ufukta büyük bir tehlike var" başlığı ile şu görüşlere yer verdi;"Türkiye, dış yatırımcıların kara listesine alınabilir.Bunun ilk işareti geçen hafta Aria GSM şirketinin İtalyan müdürü Farina'dan geldi.Adamlara 2.5 milyar dolar karşılığında sadece bir káğıt parçası verildi.Kötü haber burada bitmiyor.Türk-Amerikan İş Konseyi dağılmak üzere. ERTUĞRUL ÖZKÖK'ÜN KONUYLA İLGİLİ YAZISI ŞÖYLE; Dikkat! Ufukta büyük bir tehlike var Türkiye'nin başında çok ciddi bir tehlike var. Türkiye yakında dış yatırımcıların kara listesine alınabilir. BU yazıyı, bayramdan sonra yazıp canınızı sıkmak istemedim. Ama Türkiye'nin başında ciddi bir tehlike var. Adını da şimdiden koyayım. ‘‘Türkiye, dış yatırımcıların kara listesine alınabilir.’’ Bunun ilk işareti geçen hafta Aria GSM şirketinin İtalyan müdürü Farina'dan geldi. FARİNA'NIN FERYADI Farina çok net konuştu. ‘‘Ekonomik krizde herkes Türkiye'den kaçarken, biz 2 milyar dolar yabancı sermaye getirdik. Ama Türkiye bize verdiği sözleri tutmadı. Dolaşım hakkı bile vermedi.’’ Sonuna kadar haklı. Adamlara 2.5 milyar dolar karşılığında sadece bir káğıt parçası verildi. Evet, ülkede öteki iki GSM şebekesinin 20 milyon abone düzeyine gelmesinden sonra, o da basının zoruyla açılan üçüncü ihaleye katılan Türk-İtalyan ortaklığına sadece bir yayın lisansı verildi. Daha önce 500 milyon dolara ‘‘Tekel’’ hakkı satan devlet, Aria'ya bir káğıt parçası verdikten sonra kenara çekildi. Hürriyet'le Sabah aynı gün fiyat arttırdı diye 1 trilyon ceza kesen Rekabet Kurulu, nedense bu rezalet karşısında hálá sessiz. Kimsenin kuşkusu olmasın bu olay, Türkiye'nin ‘‘yabancı sermaye siciline’’ eksi puan olarak yazıldı. Kötü haber burada bitmiyor. Türk-Amerikan İş Konseyi dağılmak üzere. Türkiye'nin Amerikalı Dostları Derneği'nin Yönetim Kurulu Başkanı Mark Parris bayram öncesinde Ankara'daydı. Bu derneğin üyelerinin çoğu Türkiye'ye yatırım yapmış Amerikan şirketlerinin yöneticileri. Parris Ankara'da herkese şu mesajı verdi: ‘‘Amerikalı yatırımcılar Türkiye'de hep kazık yedikleri görüşündeler. Birçoğu artık ‘O ülkeye gidilmez'' sözünü yüksek sesle telaffuz etmeye başladılar.’’ Çok kötü örnekler anlatılıyor. Kamuoyu sadece Motorola olayını biliyor. Oysa başka vahim olaylar da var. TURİST KATİLLERİ Mesela uluslararası tahkime gidip karar aldıran bazı şirketler, bu kararın Türkiye’de uygulanmadığını örneklerle anlatıyorlar. Verilen sözler tutulmuyor, Türk ortaklar kazık atıyorlar. Açıkça ifade edeyim Türkiye giderek para batırılan bir ‘‘korsan ülke’’ durumuna indirgeniyor. Hükümet bu konuda çeşitli defalar uyarıldığı halde, ‘‘Aman bizi bu işe bulaştırmayın’’ havasında. Konuştuğum bazı hükümet üyeleri, bunların ‘‘şirketler arasındaki basit anlaşmazlıklar’’ olduğu görüşünde. HEDEF 3'ÜNCÜ DÜNYA Şuraya yazıyorum. Bunun bedelini ağır biçimde ödeyeceğiz. Daha da kötüsü, bedeli bunun sorumluları, yabancı sermayenin Sülün Osman'ları değil, masum gelecek kuşaklar ödeyecek. Bu görüntü beni fevkalade rahatsız ediyor. Çocuğumun, torunumun geleceğini ipotek altına alan bu insanların; turistlerin ırzına geçip, öldüren katillerden ne farkı var. Biri turisti kaçırıyor, öteki yabancı sermayeyi ürkütüyor. Unutmayalım, yabancı sermaye konusunda çok rakibimiz var. Bize gelmeyen para komşumuza gidecek. Bu gelişme, belki de bölgedeki güçler dengesini etkileyecek. Ülkesinin geleceğini düşünen insanların, bu gidişe müdahale etmesi gerekiyor. Türkiye hızla bir ‘‘Üçüncü Dünya’’ ülkesi haline dönüşüyor. Bu güzergáhın son durağı bellidir. Avrupa'nın sınırında üçüncü sınıf bir Ortadoğu devleti olmak. Çok tuhaf bir psikolojiyi yaşıyoruz. Avrupa Birliği'ne tam üyelik için süratimizi artırırken, bir yandan kendimizi o coğrafyadan uzaklaştıracak her türlü sakillik ortaya çıkıyor. Ülkenin bir kanadı, üstelik çok büyük bir kanadı Avrupa'ya doğru ilerlemek istiyor. Ama sayıları az olsa da, kurumsal gücü olan bir başka kanadı da inanılmaz bir ittifak kurmuş durumda. Bu ittifakın işadamı kanadı, sermaye getiren yabancıyı dolandırıyor, akıl almaz kazıklar atıyor. Öteki kanadı ise telefonları dinliyor, kriptoları acayip yerlere sızdırıyor. NEDİR BU DUYGU Bir zamanlar Öcalan'la kol kola fotoğraf çektirenler, şimdi Öcalan'a karşı savaşanlarla kol kola. Bir kısmımız da merak ediyoruz. Bunları bir araya getiren duygu nedir? Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:33

İLGİLİ HABERLER