Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) eski mensubu Yılmaz Tekin, gizli servisin askerler tarafından yönetilmesinin kurum içindeki işleyişi olumsuz etkilediğini açıkladı.
Haftalık Aksiyon dergisine konuşan, 24 yıllık MİT görevlisi Yılmaz Tekin, görev yaptığı dönemde Urfa bölge başkanlığını denetlemeye gelen MİT Müsteşar Yardımcısı Tümgeneral Recep Ergun’un yaptığı bir konuşmanın kurumdaki bu çatışmayı körüklediğini ifade ediyor.
Ergun Paşa’nın, kendisine verilen kaçakçılık brifinginde sınır bölgesinde görev yapan bir jandarma yüzbaşının da kaçakçılarla birlikte hareket ettiği söylenince ayağa kalkarak, “Topunuzu bir yüzbaşıya değişmem.” demesi kurumda iplerin gerilmesine sebep olmuş.
Bu konuşmanın ardından kurum içindeki asker-sivil geriliminin had safhaya yükseldiğini anlatan Tekin, bu nedenle üst düzey sivil personelin asker müsteşarlardan bilgi sakladığını açıklıyor.
Askerlere duyulan tepki nedeniyle müsteşardan saklanan birçok bilginin siyasi partilere aktarıldığını belirten Tekin, Süleyman Demirel’in, “MİT, Hutularla-Tutsiler birbirini öldürmüş. Size onu bildirir; ama darbe olacağını bildirmez.” açıklamasının bu yüzden doğru olmadığını dile getiriyor. Yaşanan her askerî darbe sonrasında kurumdaki asker personelin ağırlığının arttığını, bu durumun da sivil personelde ciddi rahatsızlık oluşturduğunu anlatan Tekin, 1 Ocak 1984’te kabul edilen 2937 sayılı “Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Millî İstihbarat Teşkilâtı Kanunu”nun da askerlerin etkisiyle hazırlandığını kaydediyor. Mevcut kanunun değişen dünya şartlarıyla örtüşmediğini vurgulayan Tekin, MGK Kanunu gibi MİT Kanunu’nun da değiştirilmesi gerektiğini vurguluyor. MİT’in 6 bini aşan çalışanı ve 100’e yakın sabit noktası, yaygın haber alma ağıyla çok iyi bir ‘iç polis’ olduğunu anlatan Tekin, kurumun iç güvenliğe odaklanmasında askerlerin ciddi etkisi olduğuna değiniyor. İç güvenliğe odaklanan kurumun asli vazifesi olan stratejik istihbarat üretemediğini aktaran Tekin, 2937 sayılı kanunun değişen dünya şartları ile bağdaşmadığının altını çiziyor. Tekin, yerel ve küresel terör, sermaye hareketleri ve küreselleşmenin beraberinde getirdiği sorunlar karşısında MİT’in gerekli manevraları yapamadığını açıklıyor.
Yaşadıklarını ‘Simitçi mi? Mit’çi mi? isimli kitabında mizahi bir dille anlatan emekli MİT görevlisi Yılmaz Tekin, servisin askerler tarafından yönetilmesinin bazı olumsuz sonuçlar doğurduğunu dile getiriyor.
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:59
