Türkiye, Filistin Sorunu'nun çözümünde diplomatik yöntemler yerine şiddet içerikli önlemlerin giderek tırmanması üzerine bir dizi önlemi hayata geçiriyor. ''İsrail'e sarı kart, Filistin'e jest'' niteliği taşıyan bu kararları Başbakan Tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısının basına kapalı bölümünde açıkladı. Yapılan açıklamaya göre Türkiye'nin Tel Aviv Büyükelçisi 'bilgi almak için' geriye çağrılacak. Kudüs Başkonsulosluğu'na 'büyükelçi' atanacak. AKP Grup Toplantısı'nda konuşan Başbakan Tayyip Erdoğan, İsrail'in uygulamalarından duyulan rahatsızlığı anlatmak için önlemlerin düşünüldüğünü söyledi. Erdoğan, bunun sonucunda Türkiye'nin Filistin ile ilişkilerini yürüten Kudüs Başkonsolosluğuna ''büyükelçi'' atamayı planladıklarını söyledi. Türkiye'nin aldığı bu kararların yanlış anlaşılmaması gerektiğinin altını çizen Başbakan Erdoğan, ''Bu tavır, İsrail Devleti ya da İsrail halkına yönelik değildir. Türkiye'nin, İsrail yönetiminin yöntemlerine duyduğu rahatsızlığı anlatmaktadır'' dedi.
BÜYÜKELÇİLİK AÇILAMIYOR
Türkiye, Kudüs Başkonsolosluğu'na bir büyükelçi atayacak ya da şu anda Kudüs'te Başkonsolos olarak görev yapan Hüseyin Avni Bıçakçı'ya ''büyükelçi unvanı'' verecek. Ancak Kudüs Başkonsolosluğu'na, büyükelçi atanması buranın ''büyükelçilik düzeyine yükseltildiği'' anlamına gelmiyor. Çünkü BM'nin 1947 yılında Kudüs ile ilgili aldığı karara göre Kudüs hiçbir ülkenin egemenliğinde sayılmıyor ve bu statüsü hiçbir kesim tarafından değiştirilemiyor. Burada hiçbir ülke büyükelçilik açamıyor. İsrail'in tek taraflı olarak aldığı ''Kudüs'ü İsrail toprağı sayan'' kararları destekleyen ABD bile burada büyükelçilik açmıyor. İsrail'in Ankara Büyükelçisi Pinhas Avivi, Türkiye'nin Kudüs'teki Başkonsolosluğa Büyükelçi seviyesinde atama yapma kararı ile ilgili olarak SABAH'a, ''Bunu ilk defa duyuyorum'' dedi ve şöyle devam etti: ''Sanırım Filistin Devleti kurulmadan, bu yapılmamalı. Türkiye yakında Avrupa'nın bir parçası olacak. Filistin bölgesinde Büyükelçilik açma kararı vermiş bir Avrupa devleti yok. Sanırım, bu konuda Türkiye'nin Avrupa politikasını takip etmesi iyi olacaktır.''
Dinçerler kimdir?
1940 yılında Gaziantep'te doğan Vehbi Dinçerler, İstanbul Teknik Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisi olarak mezun oldu. ABD'de Syracuse Üniversitesi'nde Sanayi Mühendisliği yüksek lisansını tamamladı.1963 - 1972 yılları arasında DPT'de çeşitli kademelerde görev yaptı. Anavatan Partisi'nin ilk kurucu üyelerinden olan Dinçerler, 6 Kasım 1983 seçimlerinde Anavatan Partisi İstanbul Milletvekili olarak TBMM'ye girdi. Üç dönem milletvekilliği yapan Dinçerler, Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Devlet Bakanlığı görevlerini yürüttü. Milletvekilliğinin yanı sıra TBMM'nin uluslararası gruplarından, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Üyesi, ayrıca Avrupa Konseyi Genişletilmiş Başkanlık Divanı ile Bilim ve Teknoloji Komisyonu Üyesi olarak görev yapan Dinçerler, Kuzey Atlantik Asamblesinde Türkiye'yi temsil etti. Dinçerler bir süre önce ANAP'la bağlarını kopardı.
Dinçerler koordinatör atandı
Bakanlar Kurulu, AK Parti MYK ve TBMM grup toplantılarında İsrail'in Filistin'e uyguladığı şiddet olaylarının artması konusunda rahatsızlıkların dile getirilmesi üzerine hükümet, bu konuda atağa geçme kararı aldı. Hükümet, eski ANAP'lı Devlet Bakanı Vehbi Dinçerler'i Filistin'e Ekonomik ve Sosyal İşbirliği Koordinatörü olarak gönderme kararı aldı. Dinçerler'in atama kararnamesi Cumhurbaşkanlığı'na gönderilmek üzere hazırlandı. 24 Aralık 2003 tarihli Filistin Eylem Planı doğrultusunda görevlendirilen Dinçerler, Filistin'in ekonomik ve sosyal kalkınmasına yardımcı olmak üzere gerekli girişimlerde bulunacak ve insani yardımların ulaştırılması için kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlayacak.
KOORDİNASYON GÖREVİ
Süre belirtilmeden, Ekonomik ve Sosyal İşbirliği Koordinatörlüğü'ne atanan Dinçerler; Dışişleri Bakanlığı, ilgili Devlet bakanlıkları, Sağlık Bakanlığı, DPT, Hazine Müsteşarlığı, Dış Ticaret Müsteşarlığı, KOSGEB, Eximbank, TİKA, Diyanet İşleri Başkanlığı, Kızılay, TOBB ve TÜSİAD gibi kuruluşlardan destek alarak çalışmalarını yürütecek ve bu kuruluşların Filistin'e yapacakları desteğin koordinasyonunu sağlayacak. İki ay önce Başbakan Tayip Erdoğan ile Abdullah Gül'ün böyle bir göreve kabul edip etmeyeceğini sorduklarını söyleyen Dinçerler, ''Devletim bir görev tevdi ederse bundan kaçamam'' yanıtını verdiğini açıkladı.
SABAH
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:16
