KAYNAK : Haber Vitrini
İSTANBUL- İstanbul eski Emniyet Müdürü Kazım Abanoz hakkında, teşkilat içinde kayırmacılık yapıp kadrolaşmaya giderek görevini kötüye kullandığı iddiasıyla dava açıldı. İstanbul Valisi Erol Çakır'ın şikayeti üzerine başlatılan soruşturma sonucu açılan davada, Abanoz'un TCK'nın 240. maddesi uyarınca 3 yıl hapsi istendi.
Abanoz hakkında daha önce İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca verilen takipsizlik kararına Vali Çakır itiraz edince Beyoğlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi, takipsizlik kararı kaldırdı. Böylece eski müdüre yargı yolu açıldı. Bir kısmı üst düzey emniyet görevlisi 3 bin 17 teşkilat mensubunu bir gecede İstanbul dışına atamak isteyen Abanoz, Saadettin Tantan'ın İçişleri Bakanlığı'ndan istifasıyla birlikte istifasını vermişti. Abanoz, devleti zarara uğrattığı öne sürülen bir amiri himaye etmekle de suçlandı.
İstanbul 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek dava, İstanbul Valisi Erol Çakır'ın şikayeti üzerine uzun bir hukuki prosedür izleyerek açıldı. Vali Çakır, 15 Ocak 2001 tarihinde İçişleri Bakanlığı'na başvurarak dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Kazım Abanoz hakkında "Görevi kötüye kullanmak" suçundan soruşturma açılması isteminde bulundu. Mülkiye müfettişleri tarafından hazırlanan 9 Nisan 2001 tarihli ön inceleme raporunda, Vali Çakır'ın Abanoz için öne sürdüğü kayırmacılık ve kendi görüşüne yakın kişilerle kadrolaşmaya gittiği iddialarının somut delillere dayanmadığı iddiasıyla soruşturma açılmasına gerek olmadığı tespidi yapıldı. Ancak Abanoz, bu rapora itiraz ederek Bölge İdare Mahkemesi'ne başvurdu ve aleyhinde soruşturma açılması kararı verilmesini istedi. İstanbul Bölge İdare Mahkemesi, Abanoz'un itirazını kabul etmedi.
TAKİPSİZLİK KARARI VALİ'NİN İTİRAZIYLA KALDIRILDI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Soruşturma Bürosu, bu gelişmeler ışığında Abanoz hakkında delil yetersizliğinden takipsizlik kararı verdi. Vali Çakır, bu kez takipsizlik kararına Beyoğlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde itiraz etti. Mahkeme, valinin itirazını yerinde görerek Abanoz hakkında verilen takipsizlik kararını 8 Ocak 2002'de kaldırdı ve yargılama yolunu açtı.
Bunun üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Yılmaz Kuyumcu, eski müdür Abanoz hakkında iddianame hazırladı. Savcı Kuyumcu, iddianamesinde sanık Abanoz hakkında verilen takipsizlik kararına CMUK 165'e göre valinin itiraz sıfatı ve yetkisi bulunmadığı, CMUK 343. maddesi uyarınca Beyoğlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararının bozulması için yazılı emir ihbarında bulunulduğunu, fakat Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün 12 Şubat 2002 tarihinde "Konunun yargısal yoldan çözümü" yönünde karar vermesi ve yazılı emir yoluna gitmemesi üzerine davanın açıldığını kaydetti.
ABANOZ'A KAYIRMACILIK VE KADROLAŞMA SUÇLAMASI
İddianamede, sanık Abanoz'un 15 Ocak 2001'de İstanbul'da görev yapan 45 emniyet müdürü ve amirin de aralarında bulunduğu 3 bin17 personelin il dışına atanmaları teklifini kapsayan bir personel listesi sunduğu, bu isimlerin 8 yıllık hizmet süresinin dolduğu iddia edilirken aynı durumdaki birçok ismin listeye alınmadığı, oysa listedekilerin başarılı isimler oldukları, il dışı yer değiştirmelerle ilgili özlük bilgilerinin Emniyet Genel Müdürlüğü'nde bulunması nedeniyle böyle bir liste hazırlanıp teklif etmeye ihtiyaç olmadığı anlatıldı. Sanık Abanoz'un bu girişimiyle "Toplu tasfiye ve üst görevlerde boşaltılacak görevlere özellikli atama imkan ve fırsatı sağlama" amacını güderek görevini kötüye kullandığı öne sürüldü.
Sanık Abanoz'un aynı tarihte 9 şube ve ilçe emniyet müdürünün il içinde yer değiştirmeleri konusundaki atamaya aynen ve derhal onay istemiyle valiliğe başvurduğu fakat kabul görmediği, yine İstanbul'a yeni atanan personele önemli görevler vermek istendiği, bu şekilde "Kendi düşüncesine yakın gördüklerini iyi yerlere getirme gayretinde olduğu" belirtildi.
Abanoz'un, atamaların vali tarafından kontrol altına alındığı 22 Ocak 2001 tarihine kadar 3 emniyet müdürüyle 3 ilçe emniyet amirinin sık sık yerlerinin değiştirdiği, kalabalık ve önemli ilçeleri "Kişisel takdirle doldurduğu" da öne sürüldü. Abanoz'un il içi atamalarla ilgili yönetmeliğe aykırı davranarak İstanbul'a yeni atanan Şükrü Pekgül ve Yunus Öztürk'ü Personel Şubesi'nde kendilerinden düşük amirlerin emrine atama teklifinde bulunduğu iddia edildi.
HAKKINDA 9 SUÇLAMA BULUNAN AMİRİN ATANMA ÖYKÜSÜ
İddianamede, bir atama öyküsüne de yer verildi. Eyüp Emniyeti Trafik Tescil ve Denetleme Büro Amiri İsmet İlze'nin 1998-2000 tarihleri arasında 9 ayrı önemli suçun sanığı olduğu, valiliğin teklifiyle İçişleri Bakanlığı tarafından Çorum Emniyet Müdürlüğü'ne atandığı belirtildi. Bu kişinin kısa süre sonra Florya Şükrü Balcı Polis Eğitim Merkezi'ne atanarak İstanbul'a döndürüldüğü, ardından İstanbul Emniyet Müdürlüğü kadrosuna alındığı, sanık Abanoz tarafından bu kişinin durumu bilindiği halde yeniden Eyüp Trafik Tescil ve Denetleme Bürosu'na atandığı vurgulandı.
ABANOZ'UN HİMAYESİNDE
Sahte dekontla devleti 113 milyar lira zarara uğratmakla suçlanan İlze'nin, soruşturma sırasında tedbiren görevden uzaklaştırmayan ve bu şekilde yetkisini kötüye kullandığı kaydedilen Abanoz tarafından "Himaye edildiği" iddia edildi. Yine İlze'yi, valiliğe sunulan "İstanbul'a yeni atananlar" listesine koymayarak gizlemekle suçlanan Abanoz'un kayırmacılık ve kadro hareketi yoluyla görevi kötüye kullanmaktan TCK 240 uyarınca 3 yıl hapisle cezalandırılması istendi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:31
