Gündem
  • 18.5.2004 15:02

SEZER'DEN YÖK TARTIŞMALARINA İLGİNÇ YORUM: YAPAY GÜNDEM...''

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, ulus adına egemenliği kullanan organların birbirlerinin yetki alanına girmelerinin, devlet organları arasındaki uyumu bozacağı gibi, demokrasinin gelişme sürecini de olumsuz etkileyeceğini ifade ederek, ''Tarih boyunca önüne çıkarılan sıkıntıları ve güçlükleri aşarak bugünlere gelen Türkiye Cumhuriyeti'nin, işsizlik ve gelir dağılımı gibi çözüm bekleyen sorunları ve AB üyeliği gibi temel öncelikleri varken, yapay gündemlerle tartışma yaratılması üzüntü vericidir'' dedi. Cumhurbaşkanı Sezer, yönetimde, eğitimde, toplumsal alanda ve hukuk sisteminde aşama aşama yaşama geçirilen ve devletin siyasal, sosyal, hukuksal, ekonomik hiçbir alanının din kurallarıyla düzenlenemeyeceğini öngören laiklik ilkesinin, Türkiye Cumhuriyeti'ni oluşturan değerlerin temel taşı olduğunu vurguladı. Sezer, ''Türkiye'nin sorunu, laiklik ilkesinin farklı tanımlanmak istenilmesinden kaynaklanmaktadır'' dedi. Cumhurbaşkanı Sezer, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla kutlama mesajı yayımladı. 19 Mayıs Atatürk'ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı'nı yurdun her köşesinde gurur ve coşkuyla kutlamanın mutluluğunun yaşandığını belirten Sezer, Atatürk'ün Samsun'a çıkışının 85. yıldönümünde, bağımsız ve özgür yaşamak yolunda verilen savaşımların, gösterilen özverilerinin önemini daha iyi anlaşıldığını ve bugünleri kazandıran kahramanlara gönül borcu duyulduğunu ifade etti. Yurdu için çalışmak, her türlü özveride bulunmak, gerektiğinde bedel ödemekten kaçınmamak, ulusal kimliğin temel özelliği olduğunu vurgulayan Sezer, şunları kaydetti: ''Türkiye Cumhuriyeti, Yüce Atatürk başta olmak üzere yurdunu seven ve kendisini ülkesine adayan kahramanlarımızın bizlere armağanıdır. Büyük Önder Atatürk, Kurtuluş Savaşı'nı yürütürken Ulusumuza her zaman umut aşılamış, olumsuzluklara ve güçlüklere karşın zafere inancını yitirmemiştir. Yurdun bağımsızlığının ve korunmasının Ulusuyla birlikte başarılabileceğine inanan Atatürk, ulusal birliği gerçekleştirmek ve kurtuluş düşüncesini eyleme dönüştürmek amacıyla çıktığı Anadolu yolculuğuyla, geleceğimizi aydınlatmış, Ulusumuzun büyük uyanışını gerçekleştirmesini sağlayan süreci başlatmıştır. Atatürk'ün Samsun'a çıkışıyla başlayan kurtuluş hareketi, 'tam bağımsızlık' ve 'ulusal egemenlik' ilkelerinin öne çıktığı Amasya Genelgesi'nin yayımlanması, Erzurum ve Sivas kongrelerinin toplanması, Büyük Millet Meclisi'nin açılması ve düzenli ordunun kurulmasıyla seferberliğe dönüşmüştür. Yüce Atatürk'ün önderliğinde atılan bu adımlar, savaş alanlarında zafere ulaşılmasını, yurt topraklarının kurtarılmasını sağlamıştır. Kurtuluş Savaşı'nın kazanılması, bayrağımızın özgürce dalgalandığı bağımsız Türk Devleti'nin, laik, demokratik, çağdaş Cumhuriyet'in kurulmasının yolunu açmıştır.'' DÜNYANIN HAYRANLIK DUYDUĞU LİDER Düşünce sistemi, başarıları, barışçı ve devrimci kişiliği gibi üstün nitelikleriyle dünyanın hayranlık duyduğu bir önder olan Atatürk'ün, gelişme sürecinin kesintiye uğramaması için, toplumumuza dogmaları değil, akıl ve bilimi rehber gösterdiğini kaydeden Sezer, 19 Mayıs'ın yıldönümünde Atatürk'ün düşüncelerini iyi anlamak, ilke ve devrimlerini korumak, Cumhuriyet'i yaşatmak konusundaki kararlılığı sürdürmek gerektiğini vurguladı. Yüce Atatürk'ün gösterdiği hedefleri gerçekleştirmek, bağımsız ve özgür bir Ulus olarak geleceğe güvenle bakabilmek için, yurda, Cumhuriyete sahip çıkmalı, geçmişte verilen savaşımların önemini, aydınlık Türkiye'yi kuranların özverilerini genç kuşaklara en iyi biçimde anlatmak gerektiğini belirten Sezer, şöyle devam etti: ''Sorunlarımızı çözmek, Cumhuriyet'in 81 yıllık kazanımlarına yenilerini eklemek, ülkemizi her alanda güçlü kılmak ve dünyadaki saygınlığını artırmak için çabalarımızı anlayış birliği içinde sürdürmeliyiz. Türkiye, Cumhuriyet'in kurulmasıyla birlikte seçimini çağdaşlıktan yana yapmıştır. Laiklik ilkesinin benimsenmesi, bu seçimin zorunlu sonucudur. İçinde bulunduğu toplumun yapısını iyi bilen Yüce Atatürk, çağdaşlaşma ve demokratikleşme sürecinde gerçekleştirilen dönüşümlerin temeline laiklik ilkesini yerleştirmiştir. Yönetimde, eğitimde, toplumsal alanda ve hukuk sisteminde aşama aşama yaşama geçirilen ve devletin siyasal, sosyal, hukuksal, ekonomik hiçbir alanının din kurallarıyla düzenlenemeyeceğini öngören laiklik ilkesi, Türkiye Cumhuriyeti'ni oluşturan değerlerin temel taşıdır. Türkiye'nin sorunu, laiklik ilkesinin farklı tanımlanmak istenilmesinden kaynaklanmaktadır. Anayasa Mahkemesi'nin çeşitli kararlarında da belirtildiği gibi laikliğin anlamı, ülkelerin koşullarına göre oluşmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti'nin laiklik anlayışı da Anayasa'nın değiştirilemez kurallarının yanı sıra Anayasa Mahkemesi kararları ile, açık biçimde ortaya konulmuştur. Cumhuriyet'in en önemli özelliği, Ulusumuzla bütünleşmesi ve yurttaşlarımızca sahiplenilmiş olmasıdır. Cumhuriyet'e tehditler yönelmesi durumunda, yurttaşlarımızın siyasal görüşü ne olursa olsun, yönlendirmelerden etkilenmeden Atatürk Cumhuriyeti'ni korumak için kenetleneceğinden kuşku duyulmamalıdır.'' ERKLER AYRILIĞI Türkiye Cumhuriyeti'nin, Atatürk ilke ve devrimlerine dayanan, Anayasal ilkelerle yönetilen kurumlar ve kurallar devleti olduğunu, ulusa ilişkin egemenliğin, erkler ayrılığı ilkesi gereği anayasal organlarca kullanıldığının göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayan Sezer, mesajında şunları kaydetti: ''Anayasa, organların yetkilerini ve bu yetkilerin kullanılmasının sınırlarını saptarken, erklerin dengelenmesi yönünden hukuksal güvenceler de getirmiştir. Her organın yetkilerinin sınırlarını bilmesi, sorumluluklarının bilinciyle hareket etmesi, kurumlararası uzlaşmayı getirecek ve toplumsal uzlaşmanın yolunu açacaktır. Ulus adına egemenliği kullanan organların birbirlerinin yetki alanına girmeleri, Devlet organları arasındaki uyumu bozacağı gibi, demokrasinin gelişme sürecini de olumsuz etkileyecektir. Tarih boyunca önüne çıkarılan sıkıntıları ve güçlükleri aşarak bugünlere gelen Türkiye Cumhuriyeti'nin, işsizlik ve gelir dağılımı gibi çözüm bekleyen sorunları ve Avrupa Birliği üyeliği gibi temel öncelikleri varken, yapay gündemlerle tartışma yaratılması üzüntü vericidir. Çoğulculuk ve katılımcılık ilkeleriyle bugün evrensel niteliğe kavuşan demokrasinin, toplumun tüm kesimlerince amaç olarak benimsenmesi, ülkemizi uluslararası alanda kuşkusuz daha güçlü kılacaktır. Atatürk ilke ve devrimlerinin, Cumhuriyet'in temel niteliklerinin korunması, kollanması ve yaşatılması konusunda duyarlılıklarını her zaman gösteren yurttaşlarımızın, kurum ve kuruluşlarımızın Cumhuriyet'in değerlerinin sorgulanmasına yol açacak tutum, davranış ve eylemlere hiçbir zaman izin vermeyeceğini önemle vurgulamak istiyorum. Çatışma yerine uzlaşmayı benimsemek, toplumu, gerilimlerden uzak tutarak güzel, mutlu, huzurlu günlere ulaştırmak ortak amaç olmalıdır.'' Sezer, Türkiye'nin eğitim alanında da çağdaş dünyanın ölçütlerini yakalamasının ülkenin geleceği yönünden büyük önem taşıdığını belirtti. Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Sezer, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı nedeniyle bir mesaj yayınladı. Cumhurbaşkanı Sezer, mesajında eğitimin, cumhuriyetin büyük önem verdiği öncelikli konuların başında geldiğini ifade ederek, Türkiye'nin cumhuriyet ile birlikte eğitimde devlet politikası oluşturduğuna ve eğitim sistemini çağdaş, bilimsel ve laik temele oturttuğuna işaret etti. Cumhurbaşkanı Sezer, mesajında şunları kaydetti: ''Eğitim sistemimiz, yurttaşlarımızın ve toplumumuzun gönenç ve mutluluğunu artırma, ulusal birlik içinde ekonomik, toplumsal ve kültürel kalkınmayı destekleme, ulusumuzu çağdaş uygarlığın yapıcı, yaratıcı ve seçkin ortağı yapma hedefi üzerine kurulmuştur. Çağımızda hızla gelişen bilim ve teknoloji, birey ve toplumun sosyal ve ekonomik yaşantısını büyük ölçüde etkilemekte, kurumların yapı ve işlevlerini değişikliğe zorlamaktadır. Bu değişim ve gelişmelere uyum sağlayabilmek için eğitime her zamankinden daha çok gereksinim duyulmaktadır. Ülkemizin eğitim alanında da çağdaş dünyanın ölçütlerini yakalaması, geleceğimiz yönünden büyük önem taşımaktadır. Ulusal eğitimin sorunlarının çözümlenmesi ve öğretim sisteminin yeniden yapılandırılması çalışmalarında, anayasal ilkeler göz önünde bulundurulmalı, öğretim birliği özenle korunmalıdır. Ülkemizin, ulusal eğitimin dayandığı anayasal ilkelerden, laik, Atatürkçü düşünceden ödün vermesi düşünülemez. Devletin ilgili kurumlarının, laik eğitimin ve öğretim birliği ilkesinin korunması konusunda duyarlılık göstermeleri zorunludur.'' GENÇ NÜFUSUN SORUNLARI Cumhurbaşkanı Sezer, rekabete dayalı yeni dünya düzeninde eğitime yatırım yapan ve eğitilmiş insan gücüne sahip ülkelerin bir adım önde bulunmalarının kaçınılmaz olduğunu vurgulayarak, gençlere, ''Türkiye, bu anlayışla sizlerin geleceğe en iyi biçimde hazırlanmanız için arayışlarını ve çabalarını sürdürmektedir'' sözleriyle hitap etti. Çağdaş eğitim olanaklarından yararlanmış, kendine güvenen, üreten, bağımsız ve özgür düşünebilen, araştıran, sorgulayan, çözüm öneren, teknolojiyi kullanabilen, Atatürkçü düşünceye bağlı bilinçli kuşaklar yetiştirilmesinin, Türkiye'yi dünyadaki ilerleme yarışında güçlü kılacağına inandıklarını belirten Sezer, şöyle devam etti: ''Ülkemizin bu yarıştaki en büyük güvencesi sizler olacaksınız. Varlığınız, Türkiye Cumhuriyeti'nin sahip olduğu en önemli zenginliktir. Türkiye, genç nüfusun sorunlarına eğilmek, beklentilerini karşılamaya yönelik politikaları benimsemek ve uygulamak zorundadır. İşsizlik, eğitimde ve diğer alanlarda fırsat eşitliği sağlanamaması gibi sorunlar, ülkemizin sizlere de doğrudan yansıyan öncelikli sorunlarındandır. Eğitim sürecini başarıyla tamamlayan gençlerimizin iş bulamaması ya da alanları dışındaki işlerde çalışmak zorunda kalmaları üzüntü vericidir. Koşullar oluşturulduğunda, yapabileceğinizin en iyisini yapacağınızdan, ülkenize ve insanlığa yararlı olmak arayışı içinde olacağınızdan kuşku duymuyoruz. İsteklerinizin haklı, beklentilerinizin ve umutlarınızın büyük olduğunun bilincindeyiz. Sizlere sağlanan olanaklar, ne yazık ki, beklentilerinizi tam olarak karşılayamamaktadır. Gelecekle ilgili tasarılarınızda kararsızlık yaşamanızı, umudunuzu, özgüveninizi yitirmenizi, sorunlar nedeniyle karamsarlığa kapılmanızı istemiyoruz. Sizlerin canlılığı ve coşkusu, bizleri güçlü kılmakta, aydınlık yarınlara ulaşma yolundaki umutlarımızı artırmaktadır.'' Gençlerin geleceğe güvenle bakmasının önünde engel oluşturan sorunların aşılmasında kendilerine de önemli sorumluluklar düştüğünü ifade eden Sezer, şunları kaydetti: ''Sizlere sunulan olanaklarla, kendinizi çağa uygun yetiştirmek için daha çok okumalı, araştırmalı, sorgulamalısınız. Her türlü bilgiyi aklın ve bilimin süzgecinden geçirerek tartışmalı, ancak, amacı belli olan yönlendirmelerin sizleri etkilemesine izin vermemelisiniz. Kendinize güvenmeli, uygulamalarınız, çağdaş kimliğiniz ve çalışmalarınızla ulusumuza güven vermeli, temiz toplumun savunucusu olmalı, Atatürk'ün emaneti cumhuriyetin geleceğe taşınması için, özveriyle ve coşkuyla çalışmalısınız. Bilimsel düşünceden ayrılmadığınız, ülkenize ve demokrasiye inandığınız sürece kendinizi geliştirebilir, düşlerinizi gerçekleştirebilir, topluma ve insanlığa yararlı bireyler olabilirsiniz. Sizlerin, ulusal değerlere, Atatürk ilke ve devrimlerine yürekten bağlı, Yüce Önder'i kendine örnek alan Türk gençliği olarak, ülkemiz ve ulusumuz için her zaman sorumluluklarınızın bilinciyle hareket edeceğinize inanıyoruz. Ulus ve devlet olarak, sizlere güveniyor ve sizlerle övünüyoruz. Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı kutluyor, başta Yüce Atatürk olmak üzere, Kurtuluş Savaşı'nın kahramanlarını gönül borcu, saygı ve rahmetle anıyor, tüm yurttaşlarıma esenlikler diliyorum.'' Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:14

İLGİLİ HABERLER