Eğitim
  • 19.5.2004 11:14

YURTDIŞI BURSLARI DA TEK ELDEN VERİLECEK...

''Yurtdışında Öğrenim Görecekler Hakkında Kanun Taslağı''na göre, ''ülkedeki öğretim elemanı, araştırmacı veya yetişmiş insan gücü ihtiyacını karşılamak üzere yurtdışında devlet adına okutulacaklar ile kendi imkanlarıyla örgün öğrenim yapacakların her türlü iş ve işlemleri bütünlük içinde'' düzenlenecek. Ülkenin ihtiyaç duyduğu alanlarda yurtdışında yetiştirilecek insan gücü ile ilgili planlamaları yapmak üzere, İnsan gücü Planlama Kurulu oluşturulacak. MEB müsteşarının başkanlığını üstleneceği kurulda, Maliye Bakanlığı, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı, Devlet Personel Başkanlığı, Yükseköğretim Kurulu, Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu ile diğer ilgili kurum temsilcileri yer alacak. Kurul, bir sonraki yıl için hangi ülkelere, hangi dallarda, kaç kişinin resmi-burslu statüde gönderileceğini belirleyecek. Kurul kararı olmadan hiçbir kamu kurumu yurtdışına öğrenci gönderemeyecek. BURS VERİLENLERDEN SENET ALINACAK Kurulun belirlediği dallar, öğrenci sayısı ve gönderilecek ülkeler ile adaylarda aranacak nitelikler ve başvuru koşulları, bakanlıkça duyurulacak. Adaylar, kurulun tespit ettiği burs kontenjanlarına göre, MEB tarafından belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde yapılacak, yaptırılacak ya da Türkiye çapında yapılmış olan bir sınavla seçilecek. Kamu personeli olarak yurtdışına gönderilecekler ise tespit edilen koşulları taşıyan adayların araştırma programları ve doktora konuları üzerinde, gerekli görülen bilimsel kurum ve kurullarla işbirliği yapılarak, bakanlıkça belirlenecek. Yurtdışına burslu gönderileceklerden, kendilerine verilen yükümlülükleri yerine getireceklerine dair yüklenme senedi ve kefalet senedi alınacak. Senetlerdeki parasal miktar, bakanlıkça günün koşullarına göre belirlenecek. Burs verilecek adaylardan, ayrıca sağlık kurulu raporu istenecek. BÜTÜNLEŞTİRİLMİŞ DOKTORA PROGRAMI... Taslak gerekçesinde, yurtdışına gönderilenlerin yarıya yakınının yurda dönmediği, bu nedenle üniversitelerdeki öğretim elemanı açığının devam ettiği belirtilerek, çözüm için öngörülen uygulama şöyle anlatıldı: ''Bu sıkıntı, üniversitelerde kadrolu olarak doktora yapanlardan doktora yeterliliğini almış olanların bütünleştirilmiş doktora programının bir bölümünü yurtdışında yapmalarına imkan sağlanmasıyla kapatılabilir. Bu kanunla, kısa süreli araştırma ve bütünleştirilmiş doktora programlarına imkan verilerek hem kaynak tasarrufu hem de yurtdışına gönderilenlerin kısa sürede yurda dönmelerini sağlamak hedeflenmiştir.'' GÖREVLENDİRMELER Yurtdışına araştırmacı ve yurtdışı bütünleştirilmiş doktora programı için gönderilenler, araştırmalarını ve doktora programlarını tamamladıkları tarihten itibaren en geç 15 gün içerisinde döndüklerini bakanlığa bildirecek ve çalıştıkları kurumda göreve başlayacaklar. Resmi-burslu statüde 3 ay veya daha fazla süreyle yurtdışına gönderilenler, burslu bulundukları sürenin 2 katı kadar zorunlu hizmete tabi tutulacaklar. Resmi-burslu statüde yurtdışına gönderilenler, öğrenimlerini tamamladıkları tarihten itibaren en geç 2 ay içinde, zorunlu hizmetini yapmak için adına öğrenim gördükleri kuruma başvuracaklar. Görev isteğinde bulunanlara, yetiştiriliş amaçlarına uygun olarak, başvuru tarihinden itibaren 3 ay içinde görev verilecek. Bu süre içinde ataması yapılmayanların zorunlu hizmet yükümlülüğü düşecek. Oluşacak zarar, buna sebep olan kurum veya ihmali bulunan kişilere rücu edilecek. Burs kazananlardan tazminat talep edilecek koşullar ise şöyle: - Öğrenimlerini, araştırmalarını tamamlayamayanlar, - Tamamladıkları halde yasal süre içinde gerekli belgelerle görev isteğinde bulunmayanlar, - Kendilerine verilen görevi kabul etmeyenler, - Atandıktan sonra yükümlü bulundukları zorunlu hizmet süresi bitmeden görevden ayrılanlar veya ceza nedeniyle memurluktan çıkarılanlar. Bu kişiler, kendilerine yapılan masrafları, yüklenme ve kefalet senetlerindeki hükümlere uygun olarak ödeyecekler. Ödeme süresi ve taksit miktarı, Maliye Bakanlığı'nca belirlenecek. ÖĞRENCİLİĞİN SONA ERECEĞİ DURUMLAR Yurtdışında burslu okuyanların öğrenciliği, şu durumlarda sona erecek: - Türkiye'de yürürlükteki yasalara göre öğrenci sıfatını sürdüremeyecek duruma düşenler, - Öğrenimde bulunduğu ülkenin yasalarına aykırı hareketinden dolayı hüküm giyenler, - Öğrenim gördüğü kurumun kurallarına aykırı hareketlerden dolayı öğrenimden uzaklaştırılanlar, - Türkiye için zararlı faaliyetlerde bulunduğu bakanlıkça görevlendirilecek komisyon tarafından tespit edilenler, - Yurtdışı temsilciliğinin veya denetleme elemanlarının teklifi, bir kurum adına öğrenim yapmakta ise kurumunun görüşü ve bakanlığın onayı ile yurtdışı öğrenim haklarına son verilecek. ÖSS'DE DERECEYE GİRENLER Kanun yürürlüğe girdiğinde 3797 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı'nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunu'nun 19. maddesinin ek l. bendinin yürürlükten kaldırılması öngörülüyor. Buna göre, ÖSS'de ilk 2000'e giren adaylardan en çok 200'ünün yurtdışına lisans öğrenime gönderilmesi uygulamasına son verilecek. Taslağın gerekçesinde, ''Bu öğrencilerin yurtdışında telafi edilmesi mümkün olmayan sağlık sorunları ile karşılaşıyor olmaları dikkate alınarak uygulamaya son verilmiştir'' açıklaması yer aldı. Gerekçede ayrıca, yurtdışı öğrenimine ilişkin iş ve işlemlerin halen 1929 yılında yayımlanan ''Ecnebi Memleketlere Gönderilecek Talebe Hakkında Kanun'' çerçevesinde yürütüldüğüne işaret edilerek, bu kanunun artık günün koşullarına cevap veremez hale geldiği belirtildi. Gerekçede, şöyle denildi: ''Gelişmiş ülkelerden ülkemize bilgi ve teknoloji transfer edilebilecek insan gücü kaynağı, sadece yurtdışına gönderilecek öğrenci ile sınırlandırılmaktan çıkarılarak, üniversitelerde ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarındaki araştırmacı ve kamu personeli ile Türkiye'deki üniversitelerde doktora yapan öğrencilerin yurtdışında araştırma ve bütünleştirilmiş doktora programlarından yararlandırılmaları suretiyle insan gücü kaynağının genişletilmesi amaçlanmaktadır.' Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:14

İLGİLİ HABERLER