ADALET BAKANI'NA HAKARETTEN HAKİM KARŞISINA ÇIKAN BEKİN COŞKUN NASIL BERAT ETTİ ?

KAYNAK : Haber Vitrini ANKARA/Gazeteci Bekir Coşkun, af çıkarılması yüzünden Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ü ağır bir şekilde eleştirdi.Türk'te Coşkun'u mahkemeye verdi.Duruşmasında müthiş bir savunma yapan Bekir Coşkun,ilk celsede berat etti.İşte Bekir coşkun'un traji-komik savunması;‘‘Karım çantasını bana taşıtmaya başladı. Çünkü en sevdikleri eşyaları çantalar, kadınların ölüm nedeni oluverdi. Gazeteler annesi bıçaklanınca dili tutulan çocukların haberleriyle dolu. Sokaklara suçluları saldılar. Böyle bir Adalet Bakanı'nı eleştiren gazeteciyi değil, asıl eleştirmeyeni içeri atmalı...’’ BEKİR ÇOŞKUN'UN KONUYLA İLGİLİ YAZISI Sanık... GEÇTİĞİMİZ günlerde mahkeme'nin kapısından girerken ceketimi ilikledim, adımlarım dikkatli ve sessiz. O en öndeki ‘‘sanık’’ yerine gidip durdum. Tek sorun; ellerimi ne yapacağım?.. Bu durumlarda ellerim dert olur da, koyacak yer bulamam. Önce sağ elim ile sol elimi sımsıkı tuttum. Sonra elim elden kaçtı. Cebime sokacak gibi oldum, bu hem olmaz, hem de zaten cebim yerinde değil. Ellerim bir süre önde, yanda, arkada, havada dolanıp durdular. ‘‘Sanık’’ yerinin önündeki tahtaya yapıştım. Hákim'in kaşını kaldırmasıyla birlikte tahtayı bıraktığım gibi, ellerim birbirine girdi, sağda, solda, ileride, geride, birer şaşkın güvercin gibi uçuşuyorlar. Ellerimi ele geçiremiyorum. * Oysa benim tutmam gereken elim değil, dilim. Duruşmada hákim, ‘‘Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'e basın yoluyla hakaret...’’ dedi. Dilim iyi ki elim gibi çaresiz değildi, yanıtladı: ‘‘Karım çantasını bana taşıtmaya başladı. Çünkü en sevdikleri eşyaları çantalar, kadınların ölüm nedeni oluverdi. Gazeteler annesi bıçaklanınca dili tutulan çocukların haberleriyle dolu. Sokaklara suçluları saldılar. Böyle bir Adalet Bakanı'nı eleştiren gazeteciyi değil, asıl eleştirmeyeni içeri atmalı...’’ Hákim ile göz göze geldik. Onlar benim güvendiğim, keskin gözlerdi. Hemen kararı yazdırdı: ‘‘Beraatine...’’ * Beni mahkemeye veren Adalet Bakanı ne Hikmet'se, önceki gün bu kez ‘‘3-5 bin mahkûmun daha salınacağını’’ açıkladı, duymuşsunuzdur. Yine dilim durmaz: Ne hakla?.. Masum insanları cezalandırmak, suçluları ödüllendirmek için insan Adalet Bakanı olabilir mi?.. Rahşan Ecevit istedi diye 35-40 bin hırsızı, eli bıçaklıyı, kapkaççıyı, katili, gaspçıyı, caniyi zaten çökmüş masum insanların içine salmak... Her gün masum insanların soyulmasına, bıçaklanmasına, öldürülmesine neden olmak, hangi adalettir?.. ‘‘3-5 bin mahkûm daha serbest’’ diyor. Toplumun vicdanından sizi ise kimse kurtaramayacak. Göreceksiniz... Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:20