LONDRA (İHA) - Avrupa basınında bugün, İngiltere hükümetinin, dün açıklanan terörle mücadele yasa tasarısı kapsamında terör zanlılarının gözaltı süresini artırma planları, Irak''ta cumartesi günü yapılacak anayasa referandumu ve Almanya Başbakanı Gerhard Scröder''in siyaseti bırakma kararı geniş yer buldu.
''''90 gün: Terör zanlılarını yargılamaksızın gözaltında tutma planları tepki çekiyor'''' başlığını kullanan Independent, ''''Hükümetin terörle mücadele yasasını denetleyen Lord Carlile, terör zanlılarını yargılamaksızın 3 aya kadar gözaltında tutmanın insan hakları yasalarını ihlal edebileceği konusunda hükümeti uyardı'''' ifadesine yer verdi.
Gazetenin başyazısında ise, gözaltı süresinin 3 aya çıkarılması hakkında, ''''Polise böylesine büyük yetki vermenin sonucunda, çoğunlukla genç Müslümanlar olması beklenen terör zanlıları aylarca ortadan kaybolacaktır. Bunun, Müslüman toplum nezdinde 1970''lerde Kuzey İrlanda''dakinden daha az bir içerleme yaratacağını düşünmek için hiçbir neden yok. Yasa tasarısında yer alan diğer maddeler de bundan daha az tehlikeli değil. Terörü dolaylı yollarla teşvik etmek suç kapsamına alınacak. Ancak burada seçilen kelimeler tehlikeli denecek ölçüde muğlak ve ifade özgürlüğüne adil olmayan bir darbe indirebilir'''' görüşleri dile getiriliyor.
Gazetelerde bugün geniş yer bulan bir diğer haber de El Kaide örgütünün Irak''ta kontrolü eline geçirme planları olduğu iddialarını içeren bir mektubun Amerikan istihbarat yetkilileri tarafından yayımlanmasıydı.
Mektubun, El Kaide lideri Usame Bin Ladin''in yardımcısı Eyman ez-Zevahiri tarafından, Irak''taki El Kaide örgütünün lideri Ebu Musab ez-Zerkavi''ye yazıldığı öne sürülüyor.
Altı bin sayfalık mektupta dile getirilen görüşleri, Guardian gazetesi özetle, ''''Mektupta ortaya atılan 4 aşamalı plan, Amerikan askerlerinin Irak''tan çekilmeleriyle başlıyor ve bunu Irak topraklarının mümkün olan en fazla bölümünü kapsayacak bir İslami otorite ya da emirlik kurulması ve bunun halifelik mertebesine ulaşması izliyor. Üçüncü aşamada, cihad dalgasının Irak''ın laik komşularına yayılması hedefleniyor. Son olarak da, İsrail''le bir çatışma öngörülüyor. Zira İsrail''in kuruluş nedeninin sadece İslami bir oluşuma meydan okumak olduğu savunuluyor'''' şeklinde aktardı.
Irak''taki Şii Müslümanları hedef alan saldırılar hakkında ez-Zerkavi''ye uyarıların da yöneltildiği mektupta, ''''Makul her insan, Şiilerin Afganistan''ın işgali ve Saddam''ın devrilmesi sırasında Amerikalılarla işbirliği yaptığını anlıyor. Ancak halk nezdindeki Müslüman hayranlarınızın çoğu, Şiiler üzerine düzenlediğiniz saldırıları sorguluyor. Bu sorgulamanın keskinliği, özellikle saldırılarınız camileri hedef aldığında daha da artıyor. Neden cehaletleri yüzünden affedilen sıradan Şiiler öldürülsün ki?'''' ifadeleri kullanılıyor.
''''BARIŞ İSTEYENLER ANAYASAYI DESTEKLEMEYE MEYLEDECEK''''
Times gazetesi yazarı Bronwen Maddox, bugünkü yazısında, mektubun ortaya çıkmasının zamanlamasına dikkat çekerek, ''''Mektup, Irak''ta yapılacak anayasa referandumundan sadece 3 gün önce ortaya çıkıyor ve Amerika''nın Irak''tan çıkışını planlayabilmesi için Irak''ın oyunu ''evet'' yönünde kullanmasına ihtiyacı var. Bu mektubun cumartesi günü yapılacak referanduma nasıl bir etkisi olabilir? Şiilerin ''evet'' oyu vermesini destekleyecektir, ama zaten oylarını bu yönde kullanacaklar. Sünnilerin üzerindeki etkisini ise kestirmek zor. Şiileri devirmek isteyen Sünniler, bu mektubu halen kasabadaki en iyi oyunun El Kaide olduğuna bir kanıt olarak görebilir. Ancak barış isteyenler, anayasayı desteklemeye daha fazla meyledecektir'''' satırlarına yer verdi.
Irak''ta yaklaşan anayasa referandumu İngiliz Daily Telegraph gazetesinin bugünkü başyazısında da ele alındı.
Yazıda, referandum önündeki başlıca sorunun Sünnilerin katılımı olduğu savunulurken, ''''Referandumda çekimser kalmak, isyanı besleyecektir. Bu da demokratik sürece zarar verecek ve yerini yeni bir despotluğa bırakmasına neden olacaktır'''' denildi.
Almanya Başbakanı Gerhard Schröder''in siyasete vedası bugün birçok gazetede yer buluyor. Haber, Guardian''da özetle, ''''Schöder siyaset hayatından çekildiğini ve Angela Merkel yönetimindeki bir büyük koalisyon içinde yer almayacağını açıkladı. ''Yeni hükümette kesinlikle bulunmayacağım'' diyen Schröder, iki büyük muhalifi İngiltere Başbakanı Tony Blair ve ABD Başkanı George W.Bush''a veda darbeleri indirmeyi de ihmal etmedi. Blair''i kinayeli bir dille ''İngiliz arkadaşım'' olarak niteleyen Schröder, Blair''in Irak konusunda Bush''la ittifakına gönderme yaparak, Blair''in başka arkadaşları da olduğunu söyledi. Anglo-Sakson devlet modelini de eleştiren Schröder''in ''Bir devletin halkına karşı görevlerini yerine getirmediği durumlarda ne olduğunu gösteren bir felaket hatırlıyorum. Başbakanlık görevim bu ülkenin ismini vermemi engelliyor, ama herkes biliyor ki Amerika''dan bahsediyorum'' sözleri kahkahalarla karşılandı'''' şeklinde yer adlı.
Almanya''da yayımlanan Die Welt, Schröder''in son dönemde gösterdiği performansın ve yaşlı gözlerle yaptığı veda konuşmasının saygı uyandırdığını savundu.
Gazete, ''''Son birkaç hafta, Alman siyasetinde pek rastlanmayan bir cesaret, tutku ve yüreklilik ifadesine tanık oldu'''' ifadesini kullandı.
Der Tagesspiegel de Sosyal Demokratların Schröder''i özleyeceğini yazdı. Gazete, ''''Parti, Schröder olmaksızın çok daha az şey ifade ediyor'''' iddiasına yer verdi.
Slovak Pravda gazetesi de benzer görüşleri dile getirerek, ''''Schröder''in ayrılması, Sosyal Demokratları karizmatik bir lider, zeki bir taktisyen ve müthiş bir iletişimciden yoksun bırakıyor'''' yorumunda bulundu.
Independent gazetesi, bulunan arkeolojik bir kalıntının makarnayı kimi icat ettiği konusundaki tartışmaya son verdiğini yazdı.
Çin''de binlerce yıllık makarna kalıntıları bulunduğunu duyuran gazete, ''''Kağıdı, barutu, ipeği, porseleni icat eden Çinliler, ünlerine makarnanın da mucitleri olmayı ekledi. Bilim adamları, ülkenin kuzeybatısında Sarı Nehir''in kıyılarında yapd0iniz saldırıları sorguluyor. Bu sorgulamanın keskinliği, ılan arkeolojik kazılar sonucunda ters dönmüş, kil bir kase içerisinde 4 bin yıllık makarna kalıntıları buldu. Makarnanın üzerinde yapılan incelemeler sonucunda, bugün olduğu gibi buğday ve arpadan değil, darıdan yapıldığı anlaşıldı. Makarna, en az 2 bin yıldır dünyanın dört bir yanında yeniyor ancak ilk olarak Çinlilerin mi, İtalyanların ya da Arapların mı makarna pişirdiği bugüne dek tartışma konusu olmuştu'''' ifadesine yer verdi.
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:54