Eğitim
  • 25.3.2003 15:00

BAKAN ÇELİK, BAKANLIĞINDA YAPILDIĞI İDDİA EDİLEN ATAMALARLA İLGİLİ İDDİALARA SERT CEVAP VERDİ

UĞUR ALICI ANKARA - Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, bakanlıkta asaleten hiçbir atama yapılmadığını, atamaların vekaleten atamalar olduğunu ve bunun bir birimden başka birime verilmesi şeklinde yapıldığını belirterek, ''Müsade etsinlerde çalışacağım müsteşarı kendim tayin edeyim'' dedi. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Türk-Eğitim Sen Genel Başkanı ve yetkililerini makamında kabul etti. Bakan Çelik, kabulde gazetecilerin MEB'de yapıldığı iddia edilen atamalar konusundaki sorularını cevapladı. Kendisinin bu konuda bir şey söylemesine gerek olmadığını belirten Bakan Çelik, ''Yani neyi kadrolaşmışız ben onuda bilmiyorum. Ben buraya başka gezegelenrden insanları getirerek atamıyorum. Milli Eğitim teşkilatı içinde birisi şube müdürüyse bir şubeden alıp başka bir daireye veriyoruz. Zaten asaleten hiçbir atama yapmadık'' dedi. Aynı soruya istinaden konuşmasını sürdüren Çelik, geçtiğimiz hafta istifa eden MEB Müsteşarı İsmail Bircan'ın istifa etmesini kendisinin istediğini söyledi. Çelik, ''Ben müsteşara ayrılmasını söyledim. Buda benim en tabi hakkımdır. Müsade etsinler de çalışacağım müsteşarı kendim tayin edeyim. Yani bu nezaket gereğidir, işin icabı gereğidir, eşyanın tabiatı gereğidir'' şeklinde değerlendirdi. İstifa eden müsteşarın kendisinin ''Biz farklı siyasi kadrolardan geliyoruz'' sözünü hatırlatan Çelik, farklı siyasi kadrolardan geldiğini söyleyen bir müsteşarla çalışmasının mümkün olamayacağını sözlerine ekledi. Çelik, ayrıca bir bürokratın çıkıp farklı siyasi kadrolardan geldiğini söyleyemeyeceğinin de altını çizerek, bunun bürokrasinin tabiatına aykırı olduğunu söyledi. Her gelen iktidarin kendi politikalarını ortaya koyması gerektiği görüşünden hareketle birlikte çalışabileceği özellikteki üst düzey bürokratları kendisinin tayin etmesinin şart olduğunu kaydeden Çelik, bu durumun bu bugüne kadar hep böyle olduğunu söyledi. Çelik, ''Şimdi DSP geldiği zaman Ahmet'i Mehmed'i getirdiği zaman bir proplem yok. AK Parti geldiği zaman Aliyi Veliyi getirdiği zaman orda proplem var. Böyle bir çifte standart olabilir mi. Ben ne yapacaktım ki, buraya adam tayin ederken o itiraz edenlere sorarak mı adam tayin edecektim'' diyerek yapılan iddialara kızdı. Kendisinin bir milletvekili olarak ve yetkisini milletten yetki almış bir hükümletin bir mensubu olarak milli eğitimin kalitesinin artırılmasında ve milli eğitimin temel amaçları doğrultusunda icraat yapacağını ifade eden Çelik, bu icraatin yapılması durumunda ortaya çıkan başarının kendisinin ve dolayısıyla hükümetin başarısı veya başarısızlığı olacağını vurguladı. Çelik, kendisinin başarılı olması için bir büroktarın atanmasının söz konusu olduğu zaman bu atamayı gerçekleştireceğinin altını çizerek şöyle konuştu: ''MEB'deki başarıda bana ve hükümete aittir. Benim başarılı olmam için eğer bir büroktarın atanması gerekiyorsa bunu atarım ve bundan dolayıda kimseye hesap verecek değilim. Ama bizim eğer yaptıklarımızda bir yanlışlık varsa itirazı olan ve gerçekten prosodürde yanlışlık varsa o ilgili arkadaşlar gerekli itirazlarda bulunurlar. Biz sorgulanmayacak insanlar konumunda değiliz. Bu insanlar eğer mağduriyet durumundaysalar bizde her an hesap vermeye hazırız''. ''KAMPLAŞMA TÜRKİYEYİ ÇOK SIKINTILI BİR NOKTAYA GÖTÜRÜR'' Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Türk Eğitim-Sen üyelerini kabulde MEB'de yapılacak çalışmalarda sendikaların görüşlerini katkı anlamında ele alacaklarını ve değerlendireceklerini söyledi. Çelik, sendikaların özellikle memur sendikalarının ilgili sektörün mensuplarının proplemleriyle bire bir ilgilenen, üyelerinin hayat standartlarını yükseltmeye çalışan sivil toplum örgütleri olarak görmek istediğini belirterek, sendikaların yapılanmasının bir ideoljik yapılanmaya dönüşmesi halinde saygınlığını ve değerliliğini yitireceğini söyledi. Çelik, sendikaların ideolojik bir yapılanma içine girdiği belirterek, ''Ben üzülürek ifade ediyorum bugün buraya doğru bir gidiş var. Kamplaşma Türkiye'yi çok sıkıntılı bir noktaya götürür. Fikirlerimizin taban tabana çelişebilir. Eğer bu toplum münakaşa etme yerine münazare etmeyi öğrenirse biz bütün bu proplemlerin altından kalkarız'' değerlendirmesinde bulundu. Türkiye'deki sendikaların durumuyla ilgili analizlerini sürdüren Çelik ayrıca şu değerlendirmelerde bulundu: ''Eski bir mantık kuralı vardır 'müsademeyi efkardan barikayı hakikat doğar' yani fikirlerin çatışmasından şimşek doğar. Farklı düşüncelere sahip olmamız, kavga sebebi olmalalı. Görüşlerimiz, bakış açılarımız meseleye global bakışımızda farklı olabilir. Detaylarda da anlaşamadığımız konular olabilir. Eğer zaten hepimiz aynı şeyleri düşünsek bu birazda eşyanın tabiatına aykırı olur. Yeryüzünde böyle bir homojen toplumda yok, böyle bir homojen meslek birliği de yok. Mühim olan farklılıklara rağmen ortak paydalarda buluşabilmek. Bence biz bunu temin edebiliriz. Bu konuda bakan olarak bana düşen neyse onu yaparım''. Öğretmenlerin özlük hakları ve maaşları konusunda iyileştirmenin bütçeden kaynak nedenlerle mümkün olmadığını belirten Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Türk ekonomisinin pastasının ebadının belli olduğunu ve 2003 yılı bütçesinden eğitime ayrılan miktarla bunun mümkün olmadığını söyledi. Ülkenin geçmişte 2 büyük deprem geçirdiğini ve Türkiye'nin şuan bir savaş ortamında olduğunu anlatan Çelik, ''Bugünden yarına öğretmenlerimizin ekonomik durumlarının iyileştirilmesi, arzuladıkları hakettikleri bir konuma getirilmesi mümkün gibi görülmüyor'' dedi. Ekstra kaynaklar bulunması gerektiğini ve bu yönde çalışmalar içinde olduklarını söyleyen Çelik, eğitimin yükünü konsolide bütçeden kaldırıcak yeni yeni arayışlar içinde olduklarını ve çok yakında bu konuda yapılan çalışmaları kamoyuna açıklayacaklarını söyledi. Bakan Çelik, öğretmenlere şu çağrıda bulundu: ''Fedekarlıksa bu fedekarlığı birlikte göğüsleyeceğiz. Zorlukta ve meşakkatede birlikte olacağız, nimette de birlikte olacağız. MEB'e ekstra kaynaklar bulmamız gerekiyor. Bununla ilgili olarak da şuanda açıklamayayım ama eğitimin yükünü sıkıntısını, konosolide bütçeden kaldırıcak, yeni yeni kaynakların arayışı içerisindeyiz''. Öte yandan, Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Şuayip Özcan, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'e yeni görevinde hayırlı olsun temennisinde bulunmak için ziyaret ettiklerini söyledi. Özcan, Türk Eğitim-Sen olarak Milli Eğitim ile ilgili tüm çalışmalarda Bakan Çelik'ın yanında olacaklarını belirttiler. Özcan, Erkan Mumcu döneminde başlatılan reformların devam ettirilmesi görüşünde olduklarını kaydetti. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:39

İLGİLİ HABERLER