Gündem
  • 29.5.2013 19:09

Başbakan, ABD'de beyzbol sopası yedi

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, İstanbul'da yapılan MYK toplantısı sonrası basının karşına geçti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve genel başkan yardımcılarının İstanbul'da olması nedeniyle İstanbul WoW Otel'de yapılan MYK toplantısının ardından Parti Sözcüsü Haluk Koç, basın mensuplarına değerlendirmelerde bulundu. Başbakan Erdoğan için, "Gittikçe gerçeklerden kopan, hakaret eden, çekinen, bağırarak konuşmaya çalışan" diyen Koç, "Söylediği her söz, attığı her iftira, ettiği her küfür, söylediği her yalan bir korkunun, bir çekincenin aynı zamanda siyasi bir çöküşün ifadesi olarak yansıyor" dedi.

REYHANLI'YA SUÇ İŞLEDİĞİ YERE DÖNDÜ

Koç, suçluların suç işledikleri mahalle geri döndüklerini belirterek, "Başbakan ABD dönüşü gecikmiş zoraki bir ziyarette bulundu. Suçlu olduğu çok açık, net vahim olayların yaşandığı Reyhanlı'ya yani suç işlediği, sorumlu olduğu mahalle giderek, koruma ordusuyla, bindirilmiş seyircilerle bir zoraki ziyaret yaptı" dedi.

Başbakanın, Reyhanlı'da ve grup toplantısında CHP için suçlamalarda bulunduğunu ileri sürerek, "Sayın Başbakan devletin tüm emniyet teşkilatı senin emrinde, devletin milli istihbarat teşkilatı doğrudan sana bağlı. Aralarındaki çelişkiyi bu son olaylar çerçevesinde sen ifade ettin. Açıkça takip edilen, şüphelilerin, Reyhanlı'da o bombaları patlatmalarını adeta izlediniz Ankara'da. Açık, net MİT uyarısına rağmen önlem almadınız, almak istemediniz" dedi.

Başbakana, "Gücün yettiği kadar CHP'ye saldırmaya devam et. Emperyalist taliplerin taşeronluğunu yapmaya devam et. Siyonizmin işbirlikçiliğine devam et. Son olaylar kimin nerede, kiminle, nasıl iş tuttuğunu ortaya koymuştur. Siyonizmin işbirlikçisi bir Türkiye Başbakanı var" diyerek ağır şekilde suçladı.

İSLAM DÜNYASINA BİR TRUVA ATI GİBİ SOKULMUŞTUR

Başbakan için, "İslam dünyasına bir Truva atı gibi sokulmana müsaade et, kendini kullandırt, kul hakkı yemeye devam et, firavun rolünü oynamaya devam et" ifadelerini kullanan Koç, "Şunu da hiç unutma sayın Başbakan. Bugün seni pohpohlayanlar, senin yanlışlarını görmeyenler, senin demokrasiyi nasıl katlettiğini gözlerini kapatarak izleyenler, yarın sabık başbakan olduğunda hiç unutma senin karşında en acımasız savcılar olacaklardır" diye konuştu.

BOĞAZINA KADAR TERÖRLE İÇ İÇE OLAN SENSİN SAYIN BAŞBAKAN

Başbakanın ağzından çıkanı kulağının duymadığını ifade eden Koç, Başbakanın CHP için söylediği "Söylediği sizler vatana ihanet, Boğazlarına kadar çamura batmışlar" hatırlatarak, "Teröristle yatıp kalkan sensin. Her türlü teröristle. Hikmetyar'ın dizinin dibinde oturarak, el öperek başladın bu mesleğe. Daha sonra El-Beşir'le. Şimdi terörist, diktatör diye suçladığın Esat'la albüm oluşturacak kadar fotoğraf çektirdin. Şaron'la sayfa sayfa resimler çektirdin. Daha sonra Türkiye'nin başına terör belası olarak çökenlerle birden bire aldığın talimatla dost oldun, koalisyon ortağı oldun. PKK ile. Bütün bunları yapan teması yapıyor. Boğazına kadar terörle iç içe olan sensin Sayın Başbakan. Kanıtları ortada" dedi.

AYYAŞ TARTIŞMASI

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "İki tane ayyaşın yaptığı yasa, sizin için muteber oluyor da, inancın emrettiği bir gerçek, vaka niçin sizler için reddedilmesi gereken bir olay haline geliyor" sözlerine de değinen Koç, " Kim bu iki ayyaş, kim Sayın Başbakan, kimi kastettin. Kastın ne, kastın kim? Eğer parlamentoyu kast ediyorsan özür dilemen gerekiyor. Bu sözleri ifade eden bir başbakan, siyasi sorumluluğu olan bir kişi sokak ağzıyla konuşamaz. Açıkça özür dileme borcu var Başbakanın. Bunun peşini bırakmayacağız. Kafasının arkasını okunur hale getiriyor. Hukuk devletini tartışmaya açıyor. Hukuk devletini bir takım inanç merkezli yasama şekline çevirmeye çalışıyor. Kafasının arkasında bu var" dedi.

Hüseyin Çelik'in 'lafın gelişi söyledi' şeklindeki açıklamasını hatırlatan Koç, "O zaman benim de lafın gelişi söyleme hakkım var. Söylediklerim lafım gelişidir şimdi. Bütün bu söylediklerinden ruh ve akıl sağlığının yerinde olmadığı, diktatör eğilimle kişilerin, dayatmasıyla yasa çıkartılan bir dönemden geçiyoruz. Kimseyi kastetmedim lafın gelişi" diye konuştu.

İSLAM DÜNYASININ SIRTINA SAPLANMIŞ BİR HANÇERDİR RECEP TAYYİP ERDOĞAN

"Gemi azıya almış bir başbakanın mutlaka yanıtlanması lazım" diyen Koç, "Türkiye'yi terörist yatağın haline getirdin Sayın Başbakan. Bir an önce Türkiye'nin dış politikasını, Türkiye'nin ulusal çıkarlarına göre çek. Türkiye'yi hedef haline getirme sayın Başbakan. Yardımcın Yozgat mensubu Bekir Beye de söyle sağa sola söylediği ifadelerle Türkiye'ye yeni terör davetleri çıkartmayın. Türkiye'nin başına zaten belaya soktunuz. Türkiye'yi hiç yoktan terör ithal eden hale getirdiniz. Daha hala değişik noktalara terör davetiyesi gönderiyorsunuz. Ondan sonra suçu üzerinden atmak için CHP'yi sorumlu ilan ediyorsunuz. Savcın, emniyetin, MİT'in kim nereye kadar gidiyorsa gitsin. Gerekiyorsa git yargıya, yüreğin varsa" diye konuştu.

Koç, açıklamanın biraz sert olduğunu itiraf ederek, "Ancak gemi azıya almış bir başbakanın yanıtlanması gerekiyor. Hiç darılmasın, hiç kimse de başka türlü yorumlamasın. Tayyip Erdoğan İslam dünyasına bu yüzyılın kazığıdır. İslam dünyasına içine sokulmuş bir truva atı görevi görmektedir. İslam dünyasının sırtına saplanmış bir hançerdir Recep Tayyip Erdoğan. Eylemler ortada. Kim kimle iş tutuyor. Kim kimle yan yana. Hani İsrail. Şu an Siyonizmin Orta Doğu'daki tek destekçisi. Politikalarıyla tek başına siyonizme destek çıkan tek Recep Tayyip Erdoğan. Bir firavun olmuştur. Bu sürecin içine dahil ettirilmesi İslam dünyasında kan ve gözyaşının akmasının zirveye çıktığı dönem olmuştur" ifadelerini kullandı.

CHP'NİN 5 ÖNERİSİ

Zararın neresinden dönersek kardır diyen Koç, süreçle ilgili CHP'nin 5 önerisi olduğunu belirterek önerilerini sıraladı.

Öneriler şöyle: -Türkiye bundan sonra Suriye'deki iç savaşın içinde hiçbir şekilde tarafı olmayacağını dünya kamuoyuna ilan etmelidir.

-Cenevre sürecine yapıcı katkıda bulunmalıdır.

-Türkiye topraklarında konuşlandırılan yabancı silahlı kuvvetlerin bundan sonra topraklarımızda, sahiplenilmeyeceği, barındırılmayacağı, Türkiye olarak her türlü terörün karşısında olduğunu deklare etmelidir.

-Sınır güvenliğinin sağlanması için gerekli önlemler süratle alınmalıdır.

-Yapıcı ve güven verici bir dış politikanın adımını atılmalıdır.

Güncellenme Tarihi : 19.3.2016 14:55

İLGİLİ HABERLER