
BİLLUR KALKAVAN : SEKS YAPMAYINCA KENDİMİZİ YEMEĞE VURUYORUZ
'Konuşmazsak Çatlarım'ı sunan Billur Kalkavan aslında cinsellikle ilgili bir program yapmak istediğini söyledi ve ekledi: Cinsellik konuşulmuyor. Cinsellik derken, porno programı yapayım demedim ki...
Kendi deyimiyle, sunucu ve oyuncu Billur Kalkavan, Türkmax'ta hafta içi her akşam saat 23.00'te 'Konuşmazsak Çatlarım' isimli bir program hazırlıyor. Konuklarıyla röportaj yapmaktan çok, sohbet etmeyi tercih eden Kalkavan'la programını konuşmak için buluştuk. 47 yaşındaki Kalkavan, hayatı ıskalayanlara kızdığını, cinsellikle ilgili program yapmak istediğini ve 6 Kasım'da vizyona girecek filmi 'Mezuniyet'i anlattı.
'Konuşmazsak Çatlarım' nasıl ortaya çıktı?
Benim başka bir fikrim vardı. Senelerdir Türkiye'de cinsellik konuşulmuyor diye, cinsellikle ilgili bir program yapmak istiyordum. Milletin cinsellik konusundaki durumu da iyi değil. Görüyorsunuz, adam gibi seks yaşayamayınca kendimizi yemeğe vuruyoruz. Ama şunu da söyleyeyim; ben cinsellik programı derken, porno programı yapayım demiyorum! Ayrıca cinsellik dünyanın en güzel şeyi... Ben cinsellikle ilgili programımda ünlüleri ağırlamayı istiyordum. Üstü kapalı da olsa onlarla cinselliğe bakışlarından, sevgililerinden konuşmak güzel olurdu.
ARTIK 'SOSYETİK GÜZEL' YAZMIYORLAR, O ESKİDENDİ!
Siz de magazin gazetecilerinden şikayetçi misiniz?
Ben Bağdat Caddesi'nde yaşıyorum. Magazin basınından şikayetçi ünlülere de biraz laf söylemek lazım. Hem magazincilerin olduğu yerlerde tur atıyorlar hem de şikayet ediyorlar. Yazın Bodrum'da kimsenin gitmediği bir plaja gitmiştim yanımda bir magazinci belirdi. Benim için sorun yok ama ben ünlülerle gezip hava cıva yapmıyorum; yanımdaki arkadaşlarım normal insanlar. Onlar rahatsız oldu.
Size 'sosyetik güzel' denmesinden rahatsız oluyor musunuz?
Artık yazılmıyor, o eskidendi. Bir şeyden şikayetçi olmak bir anlam ifade etmiyor kendini üzüyorsun. Bana sadece Billur densin yeter! Bir unvanın eklenmesine gerek yok! Zaten herkes ne iş yaptığımı biliyor. Ben "oyuncu-sunucu yazın" diyorum. Ama sunucu dediğin zaman da ben sadece sunmuyorum ki! Oraya emek harcıyor, kafa yoruyorum. Böyle şeylerle uğraşmak bana göre değil! Ne isterlerse yazsınlar!
BANA FAHİŞE ROLÜNÜ TEKLİF ETMEYE UTANMIŞ
'Mezuniyet' filminde fahişeyi oynadınız. Nasıl geldi bu rol size?
Yönetmen, benim bir arkadaşımın oğlunun arkadaşı... "Bir arkadaşım film çekiyor. Oynar mısın?" dediler, ben de kabul ettim. Genç yönetmenlerin filmlerinde oynadım. Çünkü onların desteğe ihtiyacı var. İleride büyük adamlar olacaklar. Hepsine, "İleride bütün işlerinde bana da rol vereceksiniz" diyorum... (gülüyor) Bana anne rolü teklif edilmişti, beğenmedim. Çünkü şahsiyetsiz bir roldü. Sonra da ablaya çevrildi. "Giyin oğlum, mezuniyet partisine git" diyen bir anne ve oğlu... Çocuk da aşırı esmer. Ben sarışınım bunu görmüyorlar galiba. Senaryoyu okurken fahişe rolü hoşuma gitti. Dedim ki, "Fahişeyi oynamak istiyorum." Yönetmen Doğacan (Anafarta) zaten bana o rolü teklif etmek istemiş ama utanmış. Bir sahnede oynadım. Fahriye Abla gibi bir rol. SABAH