WASHİNGTON - ABD Kongresi'nde yaptığı konuşmasının ardından, Beyaz Saray'a geçen İngiltere Başbakanı Tony Blair, ABD Başkanı George W. Bush ile görüştü. İki lider, görüşmenin ardından ortak bir basın toplantısı düzenledi.
ABD Başkanı George Bush, basın toplantısında, Saddam'ın zulmünü yanında bırakmak gibi amaçlarının olmadığını belirterek, ''Ben bu ofiste olduğum sürece, ABD vatandaşlarının hayatlarını hiçbir zaman riske atmayacağım. Dünyanın taleplerini, İngiltere ve ABD hükümetleri olarak karşıladık. Saddam Hüseyin'i ve kitle imha silahlarını ortadan kaldırdık. Onlarca yıldır zulüm gören, 25 milyon insanı özgürleştirdik. Şimdi Iraklı'lara özgür bir ulusu yapılandırmaları için yardım ediyoruz. Ancak Irak'taki bazı radikal gruplar, bizim yapılandırma çalışmalarımıza karşı çıkmaya çalışıyor. Bölgedeki ABD askerleri, bazı aşırı fikirli insanların saldırılarına uğramaktadır. Saldırıyı düzenleyenler, Iraklı'ların düşmanıdır. Bu teröristleri yenmek, terörle savaşımızda bir yemindir. Irak'ta bir sınavdan geçtik. Şimdi düşmanlarımız, savunmasız anlarımızı yakalamaya çalışıyorlar, ama bunu bulamayacaklar. Görevimizi tamamlayarak, Iraklı'lara demokrasiye geçişte gereken yardımı yapmaya devam edeceğiz'' dedi.
Bush, Irak'taki konseyin düzgün bir şekilde toplandığını, çok uzun bir dönemden sonra Irak'ın demokrasiye kavuşacağını belirtti. Ancak, demokratikleşme sürecinin zaman alabileceğini vurguladı. İngiltere Başbakanı Tony Balir'in ve kendisinin hedefinin aynı olduğunu söyleyen Bush, Irak'ın gelecekteki hükümetinin, Iraklı'ların elinde olacağını ve reform yolunda Orta Doğu'nun da olumlu adımlar attığını açıkladı.
Bush, ''terörizmin kökü ne kadar çabuk kazanırsa, Filistin Devleti'nin bayrağı o topraklarda o kadar çabuk dalgalanır'' diye konuştu.
ABD Başkanı Bush, Irak bölgesindeki savaşın ve askerlerin sorumluluğunu üzerlerine aldıklarını söyledi. Saddam Hüseyin'in, koalisyon ülkelerine ve diğer uluslara karşı bir tehdit oluşturduğunu savunan Bush, koalisyon oluşturarak, Saddam'ı iktidardan düşürmenin en haklı dava olduğunu kaydetti. Bush, Saddam Hüseyin'in, güvenliğe ve barışa karşı bir tehdit olduğunu, kimyasal ve biyolojik programını tekrar yapılandırmaya çalıştığını söyledi. Bush, ''1991'de açık bir şekilde görüldü ki Saddam Hüseyin, nükleer bir silah üretmeye yakındı. Evet sorumluluk alıyorum, terörizme karşı savaş veriyoruz. El-Kaide dahil, tüm teröristleri yok edeceğiz. Saddam Hüseyin'in yok edilmesi terörizme karşı önemli bir adımdı'' şeklinde konuştu.
BLAIR'DEN TEŞEKKÜR
İngiltere Başbakanı Tony Blair ise, Bush'a, zor zamanlarda gösterdiği liderlik için teşekkür ederek, ''11 Eylül'den bu yana liderlik görevi en önemli olgu oldu. Dünyamızda yeni bir tehdit vardı, yüz yüze kaldığımız bu tehdidi bazı insanların anlaması zordu. 11 Eylül gerçek bir olaydı. Kitle imha silahları ve teröristlerin bir araya gelmesiyle, tehlike o kadar büyüktü ki kimse tepkisiz kalamazdı. Önce Afganistan'da şimdi Irak'ta. Afganistan'da, Taliban'ı ortadan kaldırmak için harekete geçtik. Bu harekete rağmen El-Kaide'nin, esas merkezlerinden biri hala mevcuttu o da Irak'tı. Saddam Hüseyin, kendi insanlarını bile öldürmekten çekinmeyen bir insandı'' dedi.
Blair, doğru adımların atılmasıyla, ilerleme sağlanabileceğini, ABD'nin gösterdiği duyarlılık, Afrika'da da bunun örneklerinin olduğunu belirtti. Beyaz Saray'da olmaktan şeref duyduğunu söyleyen Blair, müttefik ve dost olduklarını vurguladı. Üzerlerine düşen sorumluluğun zor olduğunu, görevlerini tamamlayana kadar yollarına devam edeceğini vurguladı.
Tony Blair, Afrika'daki uranyum meselesi ile ilgili, İngiliz istihbaratına gelen bilgilerin doğru olduğuna inandığını belirtti. Bu istihbaratın arkasında olduklarını savunan Blair, ''Biz kararlarımızı sağlam istihbaratlar üzerine veriyoruz ve insanlarımız doğruyu bulacaklar. Bu istihbarat doğru bir istihbarat. Saddam Hüseyin'in, kitle imha silahlarının sayısının, bilinip bilinmediği tartışıldı. Saddam, 12 yıldır kitle imha silahlarını üretiyor ve saklıyordu. Kitle imha silahlarını üretmediğini söylemek, Birleşmiş Milletler (BM), silah denetçilerinin 98'de göreve gelenleri yalanlamak olur''.
Blair, bazı çevrelerin, Saddam'ın kitle imha silahlarını gönüllü olarak yok ettiği iddiasına inanmadıklarını da ekledi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:21
