CHP'LİLER YEMİN EDECEK Mİ?..

CHP Genel Sekreteri ve İstanbul Milletvekili Bihlun Tamaylıgil, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile ilgili hukuki sürecin devam etiğini belirterek, bu sürecin sonunda CHP'nin, tüm milletvekilleriyle yemin etmeyi kararlaştırdığını söyledi.

TBMM'de kaydını yaptıran Tamaylıgil, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Tamaylıgil, "Balbay ve Haberal'ın tahliyesinin reddedilmesinden sonra CHP'nin Meclisi boykot edebileceği söylenmişti. Görüşünüz ne yönde?" sorusunu yanıtlarken Tamaylıgil, konuyla ilgili gerekli açıklamaları hem MYK toplantısının ardından kendisinin hem de Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun dile getirdiğini hatırlattı.

Tamaylıgil, "Şu anda hukuki süreç devam ediyor. Bu devam edişin sonunda, CHP, tüm milletvekilleriyle yemin etmeyi kararlaştırmış vaziyete yoluna devam edecek" dedi.

Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Hatip Dicle'nin milletvekilliğinin düşürülmesinin ardından nihai kararı Anayasa Mahkemesinin verebileceği görüşünün dillendirildiğinin hatırlatılması üzerine Tamaylıgil,, "Hukuken gerekli olan düzenlemelerin yapılması noktasındaki görüşümüzü daha önce de dile getirmiştik Milli iradeyle oluşmuş süreçlerin, hukuki zemin altında değerlendirilerek sonuçlandırılmasını, halkın iradesinin ortaya koyduğu tercihlerin uygulamaya geçmesinin taraftarıyız" diye konuştu.

Bir gazetecinin, "CHP Milletvekili Mahmut Tanal, Anayasanın 85. maddesine dayanılarak Hatip Dicle'nin Anayasa Mahkemesine gidebileceğini, YSK'nın görev gasbı yaptığını, milletvekilliği düşürülme işlemi yapılacaksa, bunun Meclis tarafından yapılması gerektiğini söylüyor. Bir CHP'li vekilin bu şekildeki açıklamaları sizin tarafınızdan nasıl değerlendiriliyor. Bunu kendi aranızda konuştunuz mu?" sorusuna karşılık Tamaylıgil, bunun hukukçu bir milletvekili tarafından yapılan açıklama olduğunu belirtti.

Tamaylıgil, "Hukuk ve hukukun gerektirdiği, hukukun da halkın iradesinin ortaya koyduğu tercihleri dikkate alarak, onların gasbını ortaya çıkaracak veya olumsuz gelişmeleri sağlayacak şekilde olmaması gerekir. Bu yönde de hukukun başlıklar altında değerlendirilip, sonuç neyse ona doğru gidilmesi bizim tercihimiz olacaktır" açıklamasında bulundu.