KAYNAK : Haber Vitrini
Star yazarı Umur Talu, Cumhurbaşkanı Sezer'in Köşk'e aldığı yatak odasıyla ilgili olarak gündeme gelen tartışmaların perde arkasını yazdı: "Cumhurbaşkanı, bir kısım medyanın çok arzuladığı ve medyanın gazetecilik hassasına değil, işadamlığı ihtirasına kapıları sonsuz derecede açan RTÜK değişikliklerini onaylamadığı için cezalandırılıyor.Bankalarını kurcalama, istedikleri yasaları geçir... Sonra nerede yatarsan yat, hangi perdeyi indirirsen indir."
İşte Talu'nun yazısının tamamı:
Kuşatma
Dipsiz Kuyu’da buna benzerini büyük deprem sonrasında yaşamıştım; bir de ünlü bir ismin kayınbiraderinin tehdidi sırasında.
Biri zaten toplumsal duyarlılık patlamasına eşlik ediyordu...
Diğeri de, okurun vefasına, öfkesine, desteğine işaret ediyordu.
Dört yazılık ‘Tanka sıkışan... Tankın ezemediği sorular’ sorgulaması sırasında ve sonrasında, okurlardan yahut ilk kez okuyanlardan akan inanılmaz bir vicdan patlamasının desteğini, ısrarını, öfkesini, sağduyusunu, dayanışmasını paylaşmanın hayreti ile duygusallığını da yaşadım.
Vicdanlar sağ olsun!
* * *
Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı’nın vicdanı da kurcalanarak halkın vicdanıyla epeyce oynandı.
Elbette Cumhurbaşkanlığı harcamaları da halk adına gazetecilik sorgulamasından geçmeli.
Ama bu vicdan harekatının ardında, dün Engin Ardıç’ın da işaret ettiği derin bir vicdansızlık var.
Cumhurbaşkanı, bir kısım medyanın çok arzuladığı ve medyanın gazetecilik hassasına değil, işadamlığı ihtirasına kapıları sonsuz derecede açan RTÜK değişikliklerini onaylamadığı için cezalandırılıyor.
Yeni bir hamle öncesinde.
Kuşatılarak.
En tepedeki yalnız adamın en alttakilerin desteğiyle çoğunluk haline geliveren yalnızlığı şiddetlendirilmek için.
İktidar partileri bu medya oyunlarını iyi bilir.
Uzunca süre karşı çıktıkları RTÜK değişikliğini, kaybettikleri halk desteğine karşılık yapışmaya çalıştıkları medya desteğini garantilemek için geçirivermişlerdi. Çankaya’dan döndü.
Şimdi, merkez sağda yeni lider adayları filan pohpohlanarak onlara da gözdağı geliyor zaten.
* * *
Ama bu rezalet daha çok su kaldırır.
Daha neler göreceğiz çocuklar.
Yakup Cemiller’den şikayet edip Susurluk Yakup Cemilleri’ne sahip çıkanların, aslında etikçiliğe düşman olup tetikçilikten haz etmezmiş gibi yapanların keskin nişancılık gösterileri sürecek.
Geçen gün öyle bir zat, bir kanalda, ‘Bizim köşelerde yaptığımız kamusal görevdir’ diyecek oldu...
Sonra dilinin sürçtüğünü anladı... Kamusal görevin içine, yenilen yemeklerin, içilen şarapların da yazılmasını dahil ediverdi...
Ve o kamusallığın orta yerine bir türlü halkı koyamadı.
Halk gazetelerinde kamusallık anlayışının içine giremeyen, yerini bir şişe şaraba kaptıran halk...
Senin başına ne geliyorsa...
Cumhurbaşkanı da bir başka şekilde, yüksek bir makamda, 3 bin metrekarelik kapalı alanda aynı kurşunlara hedef oluyor.
Bankalarını kurcalama, istedikleri yasaları geçir...
Sonra nerede yatarsan yat, hangi perdeyi indirirsen indir.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:18