Gündem
  • 28.10.2025 12:57

Deprem fırtınası... Dün geceden beri 500, 3 ayda 12.000 sarsıntı

Aynı bölgede 2,5 ay arayla iki büyük deprem olmasını nasıl yorumlamak gerekiyor? Önümüzdeki günlerde bizi neler bekliyor? Bölge halkını huzursuz eden deprem fırtınası devam edecek mi? 

Balıkesir'in Sındırgı ilçesi 10 Ağustos 2025'te 6,1'lik bir depremle sarsılmıştı. O günden bu yana aşağı yukarı 2,5 aydır, bölgede sonu gelmeyen bir sismik hareketlilik yaşandı. Bölgede haftalardır yaşanan irili ufaklı depremlerin ardından son olarak dün gece yine merkez üssü Sındırgı olan 6,1 büyüklüğünde bir deprem daha meydana geldi.

Bu sonu gelmez hareketliliği ve aynı fayın aşağı yukarı 3 ay arayla iki büyük deprem üretmesini değerlendiren Prof. Dr. Süleyman Pampal, bölgede yaklaşık 3 ayda 12 bin sarsıntı kaydedildiğini ve sayının her an artmakta olduğunu belirterek, "Bu olağan dışı bir durum bölgede ama daha önce görülmemiş bir şey de değil. Bölgedeki sismik aktiviteyi yılın başına doğru Ege'de yaşanan deprem fırtınasıyla kıyaslayabiliriz ve bağlantılı olarak değerlendirebiliriz" dedi ve şöyle devam etti:

"Bölge güneydeki Afrika levhasıyla kuzeydeki Anadolu levhacığının çarpışma hattının kuzeyi ve volkanik ark dediğimiz alttaki Afrika levhasının uç kısmının eriyerek yükseldiği bölgelere denk geliyor."

Geçen yaz levhanın deniz tarafına denk gelen Santorini bölgesinde muazzam bir deprem aktivitesi kaydedildiğini hatta volkanik patlama endişesi doğduğunu da hatırlatan Pampal, "Aynı durum denizde olduğu gibi karada da söz konusu. Bölgede lavlar yüzeye yaklaşıyor. Bunun sonucu olarak da jeotermal aktivite artıyor yani yeraltı suları ısınıyor ve gazlar oluşuyor. Zaten Sındırgı bölgesi jeotermal kaynaklara sahip. Gaz ve sıcak su kaynaklarına sahip. Bunu nedeni magmanın yüzeye yakın olması" dedi.

"VOLKANİK KÖKENLİ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM"

Prof. Dr. Şükrü Ersoy ise depremin 10 kilometre civarındaki derinliğini değerlendirerek, "Batı Anadolu'da depremin olacağı sert yer kabuğu 15 kilometre civarında, onu biraz aşabilir. O nedenle zaten depremler bu kadar derinlikte olmak zorunda. Fakat 10 Ağustos'taki depremle başlayan depremlerin hepsi sığ depremler, çok derin depremler değil" dedi.

Ersoy, bu depremlerin çok saçılmış olduğuna ve bir fayın üzerine denk gelmediğine çekerek, "Yani artçı depremleri yan yana koyduğunuzda, bir fayın üzerinde değiller. Dolayısı ile buradaki depremlerin yani Sındırgı'yı da kapsayan Simav Fayı'nın güneyindeki alanda yaşanan depremlerin biraz volkanik kökenli olduğunu düşünüyorum. Çünkü çok saçılmış bu tür depremler yüzlerce deprem verebilir, aylarca sürebilir, binlerce deprem olabilir ama normal şartlar altında 7 büyüklüğüne kadar çok büyük depremler olmaz" ifadelerini kullandı.

Tıpkı Pampal gibi, Santorini'de yaşananları hatırlatan Ersoy, "O bölge için ben zaten daha büyük bir deprem beklemediğimi iki ay önce de söyledim. Çünkü dünyadaki bu tür depremlerin mekanizması bu. Ege Denizi’nde Santorini'de de aylarca deprem oldu. Onlar da volkanik kökenliydi. O zaman da bir tektonik deprem olmayacağını, bunun böyle sürüp gideceğini söylemiştim.  Sistem Ege Denizi'nde de aynı Batı Anadolu’da da aynı. Dolayısı ile Sındırgı'nın güneyinde 2 aydır devam eden deprem fırtınası için büyük bir deprem beklemiyorum ama Batı Anadolu'nun kendisinin zaten deprem kapasitesi yüksek. Bursa, Balıkesir, Çanakkale, Kütahya, Manisa, İzmir, Aydın, Muğla'ya kadar giden illerde zaten 1970'ten beri büyük depremler yok. Buralarda yine büyük depremler olabilir ama 'Bu deprem onları tetikledi' demek doğru olmaz" diye konuştu.

Güncellenme Tarihi : 28.10.2025 12:18

İLGİLİ HABERLER