ERDOĞAN'DAN POLİSE ZAM SİNYALİ...

DEVLET ARIK-BEYAZIT CEBECİ
ANKARA  - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Polis Teşkilatı'ndan provokasyonlara karşı azami derecede dikkatli olmalarını isteyerek, "Tahrikçilerin minderine düşmeyin, oyuna gelmeyin. Tahrikçilerin minderlerine düşmediğimiz illerde çok başarılı olduk ama düştüğümüz yerlerde sıkıntılar yaşandı. Kim bu ülkeyi kaosa sürüklemek isterse, kim bu ülkeye nifak tohumları saçmak isterse, kim bu ülkenin birliğine, bütünlüğüne huzuruna birliğine kast ederse karşısında önce tüm güvenlik güçlerimizi, sonra da
halkımızın sağduyusunu bulacaktır" dedi.
Başbakan Erdoğan, Polis Teşkilatı'nın 163. kuruluş yıldönümü nedeniyle Polis Radyosu'nda düzenlenen törene katıldı. Polis Radyosu'ndaki kutlamalara gelişinde resmi törenle karşılanan Başbakan Erdoğan, tören kıtasını selamladı. Başbakan Erdoğan'ın Koruma Müdürü Tahir Kahyaoğlu'nun da Polis Günü nedeniyle tören kıyafeti giymesi dikkat çekti. Törende Devlet Bakanı Murat Başesgioğlu, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, DSP Genel Başkanı Zeki Sezer de hazır bulundu. Saygı duruşu ve
İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan törene Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt da birer kutlama mesajı gönderdi.

"DEMOKRASİ VE GÜVENLİĞİ PARALEL GELİŞTİRMELİYİZ"
Törende bir konuşma yapan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 163 yıldır vatandaşların emniyeti, huzuru, ülkenin birlik ve beraberliği için fedakarca çalışan Emniyet Teşkilatı'nın hiç tartışmasız ülkenin de milletin de gururu olduğunu söyledi. Bu milletin her bir ferdinin emniyet teşkilatına minnettar olduğunu kaydeden Erdoğan, "Eğer geceleri yuvalarımızda rahat uyuyabiliyorsak, eğer birlik ve bütünlük içinde huzur içinde yaşıyorsak, mülkümüz, bayrağımız, canımız, kutsal değerlerimizi emniyet altında
hissediyorsak sizlerin büyük rolü var" diye konuştu.
Bilginin, emeğin, sermayenin hızla küreselleştiği çağda yaşandığına işaret eden Erdoğan, küreselleşmenin insanların ve toplumların önüne yeni fırsat kapıları açtığını kaydetti. Aynı küreselleşmenin insanlığın daha önce tecrübe etmediği tehditleri de beraberinde getirdiğini dile getiren Erdoğan, bugünün dünyasında terörün, insan kaçakçılığı, silah kaçakçılığı ve uyuşturucunun sınır tanımadığını bildirdi. Hiçbir ülkenin sınırlarını kapatarak küresel gelişmelere sessiz kalmasının düşünülemeyeceğini ifade
eden Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
"Başta terör olmak üzere tüm suçlara ve tehditlere karşı gereken tedbirleri geliştirme gibi zorunluluğumuz var. Bütün bu tehditleri bertaraf ederken demokrasimizi geliştirmek, insan haklarını geliştirme gibi sorumluluğumuz var. Güvenlikle özgürlük arasındaki o ince çizgiyi muhafaza etmek son derece güçtür ama imkansız değildir. Yıllar önce ülkemizde demokratikleşme ile güvenlik arasındaki denge sağlıklı bir şekilde kurulamadı. Adeta demokrasinin geliştirilmesi, özgürlüklerin arttırılması güvenliğimizi
tehdit ediyor gibi sunuldu. Somut karşılığı olmayan hayali tehditler üretilerek Türkiye'yi muasır medeniyet seviyesine çıkaramayacağımız bugün artık daha açık ortaya çıkmıştır. Demokratikleşme ekonomik kalkınmayı, ekonomik kalkınma refahı, refah ise güçlü, itibarlı, emniyetli bir ülke oluşmasını sağlar. Zincirin herhangi bir halkasının eksik olması süreci de olumsuz etkiler. Bu anlayıştan hareketle Türkiye'nin tüm dinamiklerini ve sorunlarını ele almak ve topyekün çözümler üretmek zorundayız. Demokrasiyi
ihmal ederek güvenliği tesis edemeyiz, güvenliği ihmal ederek de demokrasiyi ileri noktalara taşıyamayız. Bunların her birini paralel şekilde geliştirmek ve muhafaza etmek zorundayız. Demokratikleşme, ekonomik kalkınma, diplomasi ve sosyal yaşam arasındaki o girift ilişkiyi her zeminde ifade ediyoruz. Türkiye'de demokratik siyasetin zaafa uğratıldığı, gerilimlerin körüklendiği ekonominin krizlere sürüklendiği dönemlerde günlük yaşamın bundan nasıl etkilendiğini sizler daha iyi biliyorsunuz."
İşsizlik, yoksulluk, gelir dağılımında bozulma, göç gibi sorunların enflasyondan, ekonominin çöküntüye uğramasından etkilendiğini vurgulayan Erdoğan, bir yandan suçla, suçluyla mücadele edilirken, suçu oluşturan kaynakların da kurutulması gerektiğini söyledi. Aksi takdirde bu kaynakların sorun üretmeye devam edeceğini belirten Erdoğan, son dönemde suç oranlarında büyük bir düşme gözlendiğini, bunda ülkenin büyümesinin, gelişmesinin büyük rolü olduğunu bildirdi. Başbakan Erdoğan, bir yandan Türkiye'nin
ekonomisini küresel oyuncu olacak şekilde büyüteceklerini bir yandan da dünyada güçlü bir ülke haline getireceklerin kaydetti.

"PROVOKATÖRLERE KARŞI LÜTFEN MÜTEYAKKIZ OLALIM"
Başbakan Erdoğan, Polis Teşkilatı'nın tarih boyunca birlik ve beraberliğin olduğu kadar güçlü ve müreffeh bir Türkiye'nin de teminatı olduğunu söyledi. Köklü bir değişim ve gelişim sürecinden geçen Türkiye'nin kalkınmasını, ilerlemesini, güçlü bir ülke haline gelmesini engellemek pahasına gelişime ayak direyenlerin, toplumsal birlik ve bütünlüğü zedelemek isteyenlerin çıkabileceğine dikkati çeken Başbakan Erdoğan, polisleri provokasyonlara karşı uyararak şunları kaydetti:
"Özellikle böyle dönemlerde huzurumuza, birliğimize, bütünlüğümüze kast eden şer odaklarının fır üreselleşmenin insanlısatı değerlendirmek amacıyla sahneye çıktıklarına şahit olabiliriz. Bu şer odakları Türkiye'yi kaosa sürüklemek, krize sürüklemek için uygun fırsat yakaladıklarını sanıyor olabilirler ancak şunu unutuyorlar. Türkiye asla ve asla eski Türkiye değildir. Türkiye demokratik ve ekonomik kazanımlarından geriye doğru tek bir adım atmayacaktır. Ulusal bütünlüğünü, milli birlik ve beraberliğini
asla zaafa uğratmayacaktır. Kim bu ülkeyi kaosa sürüklemek isterse, kim bu ülkeye nifak tohumları saçmak isterse, kim bu ülkenin birliğine, bütünlüğüne huzuruna birliğine kast ederse önce karşısında tüm güvenlik güçlerimizi, polisiyle, askeriyle, jandarmasıyla sonra da halkımızın sağduyusunu bulacaktır. Polis kardeşlerimizin azami derecede dikkatli olmasını özellikle rica ediyorum. Huzurumuza, emniyetimize, birliğimize kasteden bu tahrikçilere, provokatörlere karşı lütfen müteyakkız olalım. Bu konuda son
dönemde son derece başarılı operasyonlara imza attınız. Sizleri kendi minderine çekmek isteyen tahrikçiler olabilir, provokatörler olabilir. Ama bu minderlere dikkat ederseniz düşmediğimiz illerde çok başarılı olduk. Ama düştüğümüz yerlerde bazı sıkıntılar yaşandı. Bu oyuna hiçbir zaman gelmediğimiz takdirde başarılı bir şekilde bu süreci sürdürmüş olacağız. Birçok saldırıyı gerçekleşmeden engellediniz, birçok suçu işlenmeden önlediniz. Aynı sağduyunun, soğukkanlı ve uyanık tavrın bundan sonra da
muhafaza edilmesi son derece önemlidir. Şunu özellikle söylüyorum, güvenlik güçlerimizin halkımızla arasına duvar örmesini değil halkımızla kucaklaşmasının, bütünleşmesinin aslında bu işleri daha başından önleyeceğinin örneklerini siz benden daha iyi yaşıyorsunuz."

POLİSLERE 'ZAM' SİNYALİ
Başbakan Erdoğan, polislerin görevini yaparken ne tür zorluklarla karşı karşıya olduğunu bildiklerini belirterek, 'zam' sinyali verdi. Erdoğan, "Polis Teşkilatımızın, polisimizin ne tür sorunları olduğunu çok iyi biliyoruz. Bu sorunları çözme noktasında son derece kararlıyız. Türkiye'nin şartları iyileşiyor. Bu süreçte imkanlarımızı mümkün olduğunca adaletle polislerimize yansıtma konusunda hiçbir tereddüt olamaz. İmkanlarımız geliştiği takdirde gelir dağılımında adaleti sağlamak hükümetin öncelikli
görevidir. Bu süreç içerisinde şartlarınız inşallah çok daha ileri taşınacak. Mevcut sorunlarınız da iyileşme sürecine girecek. Lojman sorununu ciddi şekilde ele alıyoruz, TOKİ ile eksiklikleri gidermenin çabasındayız. Kendileriyle ilgili araç gereç tüm noktalardaki desteğimiz sürecek" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan'ın konuşmasının ardından Polis Bandosu tarafından Polis Marşı çalındı. Başbakan Erdoğan, Atalay ve Köksal daha sonra Polis Merasim Birliği'ni resmi geçit töreniyle selamladı. Polis Koleji öğrencileri, Özel Harekat Dairesi, motosikletli şahin ekipleri, yunuslar, polis arabaları, atlı polisler Polis Bandosu eşliğinde geçişlerini yaptılar.