Gündem
  • 26.7.2008 07:20

ERGENEKON'UN ORJİNAL BELGELERİ KİLİSEDE ÇIKTI!..

"Ergenekon" davası iddianamesinde Ergenekon örgütünün Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ile ilgisinin bulunmadığı belirtildi.
İddianamenin birinci bölümünde "soruşturmanın özeti" baş lığı altında "Ergenekon örgütünün Türk Silahlı Kuvvetleri ve MİT ile ilgisi" irdelendi.
Şüpheliler (Zafer) kod adlı Muzaffer Tekin, Oktay Yıldırım ve Milli Irgat(kod) adlı soruşturma aşamasında ölen Kuddusi Okkır'dan ele geç irilen "Lobi-Ergenekon" dokümanı ile Okkır ve Tekin'de çıkan "Devletin Yeniden Yapılanması" dokümanlarından yola çıkılarak araştırma yapıldığı belirtilen iddianamede, şu görüşlere yer verildi:
"(Lobi) adı verilen bu 'gizli örgütsel' çalışmaya esas olarak hazırlanan 'Lobi' dokümanının Genelkurmay Başkanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde bulunup bulunmadığı hususları Genelkurmay Başkanlığı ve MİT Müsteşarlığına resmi yazı ile sorulmuş olup, MİT Müsteşarlığından alınan 31 Ekim 2007 tarih, 1653/28607 sayılı cevabi yazıda böyle bir yapılanmanın MİT Müsteşarlığı ile alakasının olmadığı belirtilmiştir.
Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliğinin 24 Eylül 2007 tarih ve 3050-635-07-O.Ö. sayılı cevabi yazılarında aynı konuyla alakalı olarak böyle bir oluşumun Türk Silahlı Kuvvetleri ela alakasının bulunmadığı belirtilmiştir."

-TUNCAY GÜNEY'DEN ELDE EDİLEN BELGELER-
"Tuncay Güney'den elde edilen belgeler" başlığı altında, konuyla alakalı geçmişte herhangi bir soruşturma yapılıp yapılmadığının İstanbul Emniyet Müdürlüğüne yazı ile sorulduğu belirtilen iddianamede, İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şubesi Müdürlüğünce verilen yanıta da yer verildi.
İddianamede, şöyle devam edildi:
"Başka bir suç sebebiyle 2001 yılında gözaltına alınan Tuncay Güney'in bilgisayarında yapılan incelemelerde dosyada suretleri bulunan Aralık-1999 tarihli 'Ergenekon-Lobi' yazılı doküman ile İstanbul 29 Ekim 1999 tarihli Ergenekon Analiz Yeni Yapılanma Yönetim ve Geliştirme Projesi (Ergenekon'un reorganizesi yeniden yapılandırılması), 25 Kasım 1999 tarihli 'Devletin Yeniden Yapılandırılması Üzerine' adlı doküman, Aralık/1999 tarihli 'Oluşum' adlı Alaattin Çakıcı ve Korkmaz Yiğit ile alakalı istihbari rapor şeklindeki doküman, 30 Mart 2000 tarihli 'Türk ve Kürdü Birlikte Örgütleme Tasarımı' yazılı doküman, İstanbul/7 Nisan 2000 tarihli 'İşçi Partisi'nin Türk ve Kürdü birlikte örgütleme tasarımı' analiz başlıklı doküman, İstanbul 27 Haziran 2000-06 tarihli 'Birleşik Komün Girişim' başlıklı doküman, İstanbul 29 Ekim 2000 tarihli örgütün 'Araştırma/Gözlem/Analiz/Teori' birimlerince hazırlandığı anlaşılan, 'Kemalist Model Ulusal Gençlik Hareketi Dinamik Ulusal Güç Birliği Kuvayı Milliye Cephesi' isimli belge, İstanbul 9 Aralık 2000 tarihli 'Dinamik Anti Tez', İstanbul/Aralık 2000 tarihli 'Ulusal Medya 2001' başlıklı doküman, 'Secutrity A.Ş.', 'Protokol A.Ş' başlıklı örgütsel içerikli dokümanlar ve bu dokümanlar haricinde birçok istihbari nitelikli belgenin bulunduğu tespit edilmiştir.
Özel Kuvvetler Komutanlığınca yazılmış gibi gösterilen, ancak Genelkurmay Başkanlığınca Özel Kuvvetler Komutanlığının istihbari raporlar ının yazım teknik ve şekillerinin taklit edilmesi suretiyle hazırlandığı anlaşılan dönemin bakan ve bazı ünlü kişileri hakkında yazılmış istihbarat raporlarının da bulunduğu anlaşılmıştır."
-"KURALLARI 'ERGENEKON-LOBİ' DOKÜMANI İÇERİYOR"-
İddianamede, bulunan bu doküman ve belgeler ile "Ergenekon-lobi" dokümanının birbirlerinin devamı niteliğinde belgeler olduğu, örgütsel yapının aldığı kararların deklare edilmesi ve örgütün stratejilerinin üyelerine duyurulması için belirlenmiş kuralları içerdiğinin anlaşıldığı belirtildi.
İddianamede, hepsinin belli şablonlar üzerine yazılmasından yola çıkılarak dosyada yeniden yapılan inceleme sonucunda, şüpheli Mehmet Zekeriya Öztürk'ten elde edilen "Octobus (State Organized Crime) Mafia (La Cosa Nostra) İstanbul/Eylül 2000" isimli 30 Sayfadan oluşan doküman, "Mafia'nın Yeniden Yapılanması", "Osmanlıdan Günümüze Masonik Bilderberg Çetesi" başlıklı doküman ile şüpheliler Halil Behiç Gürcihan, İsmail Yıldız ve Ayşe Asuman Özdemir'den elde edilen "Yeni Milis" başlıklı örgütsel içerikli belge ve yine Halil Behiç Gürcihan ve şüpheli Bekir Öztürk'ten elde edilen "2023 Platformu" yazılı örgütsel içerikli belgenin yazılım şeklinden bilgisayar ortamındaki karakter ve şekil yönüyle birbirlerine çok benzedikleri belirtildi.
Tüm bu dokümanların örgütün üst kademelerine hitaben yazıldığı ve "saygılarımla" ibareleriyle bittiği anlatılan iddianamede, şunlar kaydedildi:
"Bunların, ilk aşamada tutuklanan şüphelilerden elde edilen tüm belgelerle şüpheliler Kuddisi Okkır, Muzaffer Tekin ve Mehmet Zekeriya Öztürk'te ele geçirilen 'Devletin Yeniden Yapılanması' belgesi ve yine Okkır'dan çıkan 'Yeniden Müdafai Hukuk ve Milli Güçbirliği Tüzüğü' belgelerinin de tamamının aynı örgüte ait, örgütün stratejilerini belirleyen dokümanlardaki emir ve prensiplere göre hazırlandığı ve örgütün amaçlarının güncellenmesine ve kararların hayata geçirilmesine yönelik belgeler olduğu anlaşılmıştır."
Dokümanlardan en önemlisinin ise Tuncay Güney'in kendisine şüpheliler Veli Küçük ve Doğu Perinçek'in yazdırdığını söylediği "Ergenekon Yeniden Yapılanması (reorganizesi)" başlıklı 29 Ekim 1999 tarihli dokümanın olduğu ifade edilen iddianamede, "Diğer belgelerin bu belgede belirlenen örgütün amaç ve stratejilerine uygun olarak hazırlandığı anlaşılmıştır" denildi.
-VELİ KÜÇÜK VE ÖRGÜTÜN DEŞİFRESİ-
İddianamede, "Veli Küçük ve Mehmet Fikri Karadağ-Kuvayı Milliye Derneği (1919) ve Milli Güç Birliği" konusu da ele alındı.
Bu dokümanlarda, Ergenekon terör örgütünün amaçlarına ulaşabilmek için örgüt üyelerine verilen görevler gereği devletin ele geçirilmesi ve kendi amaçları doğrultusunda yönetilmesinin temini için herkese görev vererek, ayrı ayrı yapılanma ve yayılma planlarının yapıldığı anlatılan iddianamede, bu belgelerin örgüt tarafından kabul edilmesini müteakip uygulamaya konulduğu kaydedildi.
Dokümanların sayısından ve farklı alanlara hitap edip aynı amaca ulaşmayı hedeflediklerinin anlaşılması üzerine, örgütün diğer bölümünün çökertilmesi için mahkemelerden teknik takip kararları alınarak soruşturmanın derinleştirildiği vurgulanan iddianamede, "Toplanan delillerden de örgütsel dokümanlara uygun örgüt yapılanmasının gerçekleştirilerek, faaliyetlerini sürdürdükleri yönünde kuvvetli şüphelerin oluşmasının ardından yapılan çalışmalarda şüpheli Veli Küçük'ün ve arkadaşlarının örgütsel bağlantılarının deşifresi yönünde çalışmalara başlanmıştır" denildi.
-"GENİŞ BİR ALANA YAYILDI"-
İddianamede, şöyle devam edildi:
"Yakalanan şüphelilerin beyanları ve ele geçirilen örgütsel dokümanların değerlendirilmesi sonucu örgütsel yapının geniş bir alana yayıldığı, bu alanda örgütün aldığı kararlar çerçevesinde birçok dernek ve platformun oluşturulduğu, bu derneklerin örgütün tabanını genişletmek ve istihbari yapılanmayı güçlendirme amacında olduklarının anlaşılması üzerine örgütün deşifresine yönelik mahkemelerden değişik tarihlerde alınan dinleme ve teknik takip çalışmaları sonucunda örgütün hiyerarşik yapısına ve amaçlarına ilişkin birçok eylem ve faaliyetlerde bulunduklarının anlaşıldığı, şüpheliler örgütün kararlarına istinaden kurulan Kuvayi Milliye 1919 Derneği'nin istihbarat toplama ve mevcut güvenlik kuvvetlerini tanımayıp alternatif bir ordu oluşturma amacıyla hareket edip, milli hassasiyetleri kullanmak suretiyle halkın iyi niyetini suiistimal ederek topladıkları paraları örgütün illegal faaliyetlerinde kullandıkları tespit edilmiştir."
-"ERGENEKON DOKÜMANININ ORİJİNALİ VELİ KÜÇÜK'TE"-
Örgütün çökertilmesi, üyelerinin yakalanması ve delillerin elde edilmesi amacıyla mahkemeden arama kararları alındığı belirtilen iddianamede, 22 Ocak 2008'de yapılan aramalarda şüpheliler Veli Küçük, Sami Hoştan, Ali Yasak, Mehmet Zekeriya Öztürk, Güler Kömürcü, Sevgi Erenerol, Kemal Kerinçsiz, Ümit Oğuztan, Mehmet Fikri Karadağ, Özer Korkmaz, Abdullah Arapoğulları, Erdal İrtem, Hüseyin Gazi Oğuz, Kahraman Şahin, Erkut Ersoy, Recep Gökhan Sipahioğlu, Oğuz Alparslan Abdülkadir, Raif Görüm, Hüseyin Görüm, Yaşar Arslanköylü, Tanju Okan, Muhammet Yüce, İlhan Göktaş, Atilla Aksu ve Asim Demir'in yakalandığı anımsatıldı.
Yapılan aramalarda şüpheli Veli Küçük'te; "Ergenekon" dokümanının orijinali, Ergenekon terör örgütünün yapılanmasına ilişkin Tuncay Güney'den elde edilen dokümanların orijinal metinleri ile Tuncay Güney'de bulunmayan, ama Ergenekon terör örgütüne ait olduğu anlaşılan birçok örgütsel içerikli dokümanın ele geçirildiği belirtilen iddianamede, ayrıca aramalarda şüpheli Asim Demir'den 1 kuru sıkıdan bozma tabir edilen (6136 Sayılı Kanun kapsamında yasak nitelikli) tabanca, şüpheli Sami Hoştan'dan 1 ruhsatsız tabanca, 2 kuru sıkıdan bozma ruhsatsız tabanca, 2 şarjör 59 fişek, şüpheli Ali Yasak'tan 1 tabanca (eşi Sena Yasak üzerine kayıtlı ancak ruhsat süresi geçmiş), 2 şarjör ve 40 fişek, şüpheli Hüseyin Gazi Oğuz'dan 1 ruhsatsız tabanca, 1 şarjör, 10 fişek, şüpheli Raif Görüm'den 1 av tezkeresiz pompalı tüfek, 1 boş kovan, 9 av fişeği, şüpheli Emin Caner Yiğit'ten 1 ruhsatsız tabanca, 2 şarjör, 5 fişek, şüpheli Yaşar Arslanköylü'den 1 şarjör, 5 fişek, sustalı tabir edilen 18 santimetre bıçak, şüpheli Tanju Okan'dan 1 ruhsatsız tabanca, 1 şarjör, 8 fişek, şüpheli Recep Gökhan Sipahioğlu'ndan 55 fişek, 1 boş kovan ele geçirildiği bildirildi. İddianamede, bu kişilerden birçok örgütsel içerikli yazışma, CD ve el konulan bilgisayarlarda örgütsel içerikli belge, bilgi ve e-mail kayıtlarının bulunduğu anlatıldı.
-"KİLİSE'DE NELER ELE GEÇTİ"-
İddianamede, Sevgi Erenerol'un basın sözcülüğünü yaptığı ve örgütsel içerikli toplantıların yapıldığı Türk Ortodoks Kilisesinde ele geçirilenler şöyle sıralandı:
"Yunanistan'a ait olduğu anlaşılan çok sayıda hisse senedi, bono ve değerli kağıt türünde belgelerin bulunduğu, ayrıca kilisedeki kasanın içinde Sevgi Erenerol'un abisi Paşa Ümit Erenerol'a ait olduğunu iddia ettiği bir ruhsatsız tabanca ile yine bir gaz tabancasının bulunduğu, yine Sevgi Erenerol'un kullandığı alanda başkası tarafından getirilip bırakıldığını iddia ettiği 'Derin Ergenekon' dokümanı ve bazı üniversitelerdeki öğretim üyeleri ile ilgili 'kişilerin siyasi felsefi veya dini görüşlerine, ırki kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel yaşamlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin' fişlemelerin yapıldığı 'Selçuk' isimli word belgelerini içeren CD ele geçirildiği, 'Derin Ergenekon' belgesi içeriği incelendiğinde Ergenekon'un gizli yapılanması ve gizliliğin derecesi, yer altı yapılanmaları ve tarihsel gelişimiyle, Alpler Alperenler olarak adlandırılan örgütsel konumdaki kişilerin Türk Ordusuna sızmaya çalıştıkları ve gizlilik gereği bazı şeylerin açıklanmamasının gerektiği, Özel Kuvvetler Komutanlığının Ergenekon'un göz bebeği olduğu, hatta daha da ileri gidilerek Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün dahi kendi örgütlerinin tarikatvari ve dini yapısının iç erisinde olduğu ancak bunun henüz açıklanmasının zamanı gelmediğinden açıklanmaması gerektiği şeklinde ibarelerin bulunduğu görülmüştür."
-"GİZLİ ASKERİ BİLGİLER"-
Şüpheli Veli Küçük'ten ele geçirilen ve daha önce diğer şüphelilerden elde edilemeyen birçok farklı örgütsel içerikli belgenin bulunduğu belirtilen iddianamede, bu belgelerin hemen hemen bir çoğunun Ümit Oğuztan'dan elde edilen disketlerde de word belgesi olarak yer aldığına işaret edildi.
İddianamede, şöyle devam edildi:
"Şüpheli Kemal Kerinçsiz'in 'Büyük Güç Birliği' ve 'Bü yük Hukukçular Birliği' isimli derneklerdeki görevleri Sevgi Erenerol'la arasındaki hiyerarşik örgütsel ilişki sebebiyle, bu derneklerin bulunduğu yerler ile birlikte Kadıköy'de bulunan Kuvayı Milliye Derneği (1919) ile diğer illerde bulunan şubelerinde de yapılan aramalarda, şüpheli Kemal Kerinçsiz'de örgütsel içerikli belgeler ile (Zafer kod) Muzaffer Tekin'den ve Fikret Emek'ten elde edilen gizli askeri bilgilerin CD'deki bilgilerin bilgisayarda üzerindeki gizlilik şerhleri kaldırılmak suretiyle yazdırılıp dosyalanmış halinin ve birçok örgütsel irtibatlarını gösterir bilgi ve belgeler ele geçirilmiştir."
-"ŞOK SUİKAST VE CİNAYETLER..."-
Şüpheli Paşa (kod) M. Fikri Karadağ ve Hüseyin Görüm'ün yönetimindeki Kuvayı Milliye Derneği (1919) etrafında örgütlenen grubun da Türkiye'de şok suikast ve cinayetler planladıklarının anlaşıldığı ifade edilen iddianamede, şu görüşlere yer verildi:
"Bu konuda yapılan telefon görüşmeleri ve daha sonra ifadesi alınan Coşkun Çalık'ın beyanlarından da bazı ünlü kişilerin öld ürülmesiyle alakalı kendilerine örgüt tarafından bazı talimatlar verildiği ve taahhütlerde bulunulduğu, buradan da Ergenekon terör örgütünün amaçları içerisinde bulunan 'siyasileri dize getirmek için suikast yapılması' şeklindeki ilke kararının uygulamaya konulmaya çalışıldığı anlaşılmaktadır. Bu gruptan da iddianamemizin ilgili bölümlerinde ayrıntılı olarak belirttiğimiz birçok örgütsel içerikli belge, CD, fotoğraf ve bazı şüphelilerden ruhsatsız silahlar ele geçirilmiştir."
-"FABRİKATÖR..."-
Daha önce gözaltına alınıp tutuklanmayan ve teknik takiplerde şüpheli Güler Kömürcü ile irtibat halinde olup bu irtibatını diğer örgüt üyeleriyle devam ettiren Mehmet Zekeriya Öztürk'ün bilgisayarlarında da yine örgütçe alınmış bazı kararların ve provokatif eylemlere ilişkin belgelerin bulunduğu anlatılan iddianamede, şunlar kaydedildi:
"Daha önce bu şüpheliden elde edilen ancak kapak sayfaları bulunmayan bazı örgütsel içerikli belgelerin Veli Küçük, Ümit Oğuztan ve Tuncay Güney'den çıkan örgütsel dokümanlarla aynı olduğu ve şüpheli beyanında bu belgeleri İşçi Partisine danışmanlık yaptığı dönemde aldığını beyan etmesi ve Veli Küçük'ten çıkan 'Fabrikatör' isimli belgenin içeriğinde Doğu Perinçek'in 'Fabrikatör' olarak nitelendirdiği, 'Fabrikatör' tanımının da Amerika'da olmayan olayları varmış gibi gösterip kamuoyunda bu tür yayın yapan kişilere bu adın verildiği ve bu konuda ayrıntılı bir çalışmanın yapıldığı ve Doğu Perinçek'in de Veli Küçük grubuyla irtibatlı olduğu, ayrıca 'Ulusal Medya 2001' isimli dokümanın Veli Küçük ve Ümit Oğuztan'tan çıktığı ve belge içeriğinde Cumhuriyet Gazetesi'nin reorganizasyonu, bu konuda İlhan Selçuk'la yapılan görüşmelerin açıkça ifade edilmesi ve Tuncay Güney'in bu konudaki beyanları üzerine de İlhan Selçuk'un da örgütle irtibatının bulunması sebebiyle bu şüpheliler hakkında da teknik takip kararları alınmıştır."

Güncellenme Tarihi : 15.5.2016 07:35

İLGİLİ HABERLER