Dünya
  • 3.6.2002 17:04

FRANSA'DA "ZORUNLU EVLİLİK" BİTİYOR

KAYNAK : Haber Vitrini PARİS- Fransa'nın muhafazakar Devlet Başkanı Jacques Chirac'ın sol partilerin de desteğiyle oyların yüzde 80'ini alarak görevine tekrar seçilmesi, Fransız siyasetinde yeni bir dönemin başlangıcı olarak yorumlanıyor. Chirac'ın partisinin meclis seçimlerini de kazanması halinde, "zorunlu evlilik" dönemi sona erecek. Yani, devlet başkanı ile hükümet farklı siyasi eğilimlerden değil, aynı görüşten olacak. Genel seçimler öncesinde Fransa'da yapılan kamuoyu yoklamaları seçmenlerin yüzde 60'ının devletin zirvesinde uyum istediğini ortaya koyuyor. Fransa'ya özgü bu sistemi eleştirenler, buna "zorunlu evlilik" adını veriyor. Her ne kadar bu sistem, güçlü yetkilerle donanmış devlet başkanını denetim altına almaya yarasa da özellikle iç politikaya yönelik kararların kilitlenmesine yol açıyor. Bu nedenle Fransızların yüzde 60'ı yeni bir zorunlu evliliği reddediyor. Chirac'ın, tüm sağ partileri Le Pen liderliğindeki aşırı sağa karşı birleştirme stratejisi de devlet başkanının siyasi konumunu güçlendirmeye yarayacak gibi görünüyor. "CHIRAC BÜYÜK FIRSAT YAKALADI" Paris'teki Siyasi Araştırmalar Enstitüsü'nden emekli Profesör Alfred Grosser, seçimlerle ilgili yaptığı değerlendirmede, Chirac'ın yakaladığı büyük fırsata işaret ederek, "Gaullist Başkan Chirac, 5 yıldır iktidara sahip olamıyor. İktidar, hükümette ve meclisteki sol çoğunluktaydı. Eğer şimdi yandaşları kazanırsa Chirac, önümüzdeki 5 yıl tüm iktidarı ele geçirecek" diyor. Grosser, "Chirac hemen hemen tüm adayların 'Başkan'ın Adayı' adı altında seçime katılmasını sağladı. Yani bu adayların hepsi, 'Ben Chirac'a itaat ediyorum' demeye mecbur. Tüm adaylar, ilerde mecliste Chirac'a sadık kalacakları yolunda imza vermek zorunda. Bu anlamda, yandaşları kazanırsa, inanılmaz bir iktidara sahip olacak." SOL PARTİLERİN KOZLARI ZAYIF Buna karşılık, başta Sosyalist Parti olmak üzere, sol partilerin, Chirac'a karşı kozları zayıf. Devlet başkanlığı seçimindeki sol aday ve eski Başbakan Lionel Jospin'in, Le Pen'in de gerisinde kalarak, seçimin en büyük mağlubu olması, Fransız solunun tek problemi değil. Sol partiler yıllardan beri 'zorunlu evliliğe' karşı çıkıyor olmanın acısını da çekiyor. Ludwigsburg'daki Alman - Fransız Enstitüsü'nün Fransız iç politikası uzmanı Wolfram Vogel, solun tek şansını şöyle açıklıyor: "Yine de solun iki iyi tezi var. Diyor ki: 'Bakın, Chirac pratikte solun oylarıyla seçildi. Eğer mecliste sağ bir çoğunluk oluşursa Fransa'daki tüm kurumlar sağ kesimin elinde olacak.' Tüm önemli makamlarda bir iktidar yoğunlaşması karşısında uyarıyor." AŞIRI SAĞIN OY POTANSİYELİ Aşırı sağın seçmen potansiyelini de küçümsemek olanaksız. Le Pen lideliğindeki Milli Cephe, bazı seçim bölgelerinde son yıllarda yüzde 15'e varan bir oy potansiyeli sağladı. Araştırmalar, sosyalistlerin ve diğer sol partilerin tek başlarına çoğunluğu kazanma şanslarının olmadığını gösteriyor. Le Pen, 300'den fazla seçim bölgesinde yüzde 12,5 oy oranını yakalamayı hedefliyor. Milliyetçiler bu şekilde, 1997 seçimlerinde olduğu gibi, ikinci turda sağ ve sol arasında belirleyici güç olmak istiyor. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 17:04

İLGİLİ HABERLER