Gündem
  • 15.10.2006 11:17

İŞTE NÜKHET DURU'YU ŞOKE EDEN YAKIŞIKSIZ ŞAKA!..

“Pasaklı Nükhet, Pasaklı Nükhet!..”

Geçenlerde Nükhet Duru'yu arayıp “Seni ünlülerin yarışacağı uluslar arası yarışmanın Türkiye ayağı olarak seçtik. Sindirella olacaksın, şu kadar kazanacaksın” dediler. Nükhet Duru hem dünya televizyonlarında görüneceğim, hem ünlülerle yarışacağım, hem de para kazanacağım hayalleriyle eline paspası alıp, Sindirella elbiseleri içinde yerleri temizledi, hakaretlere uğradı. Bunun şaka olduğunu öğrenince dondu kaldı.

Sonrasında da mahkeme yoluyla ihtiyati tedbir kararı koydurup, yayını durdurttu. Rezil olmaktan kurtuldu.

Kendisiyle konuştum olayı... Şaka dediklerinde ne hissettiğini sordum... “Hiçbirşey” dedi Nükhet Duru...

Donmuş kalmış... Ancak aradan iki saat geçtikten sonra olayın vehametini anlamış. “Müthiş profesyonel bir teklifle yaklaştılar, ülkemi dışarıda temsil edeceğime inandırdılar. Çok iyi hazırlanmışlar” diye söze başladı...

Devamı daha da ilginç;

“Tam bir hafta eve kapanıp bu olaya konsantre oldum. Bir hafta sonra demo çekeceğiz dediler. Sabahın köründe kalkıp, makyajcımı getirip, saatlerce hazırlık yaptım. Tam iki gün sürdü çekimler. Yerleri temizlettiler, bana hakaret ettiler... Pasaklı Nükhet...! Pasaklı Nükhet diye azarladılar. Sonra çıkıp şakaaa diyorlar. Ben zamanı kıymetli olan, aklı başında bir sanatçıyım. Evet hep gülerim, şen kahkahalar atarım ancak ağırlığım da var. Kimse benim hayatımdan iki günü oyun oynayarak, hakaret ederek çalamaz”...

Reyting yapacağım diye... Sanatçıyı horozlar öterken stüdyolara sokup, hayatından 48 saat almak...

“Sınırı aştılar” dedi Nükhet Duru...

Bana göre sınırı aşmadan da öte.. Dünyanın etrafında iki kere dönmek gibi bir şey...

***

Yıllar önceydi... Fenerbahçeli Boliç Manchester'a İngiltere'de golü çakmış, yer yerinden oynuyordu. Boliç'in en şaşalı günleriydi. İki arkadaşımı kamerayla evine gönderdim, röportaj yapın diye...

Akşam saatlerinde görüntüler geldi. Taktım kasedi vtr'ye, başladım izlemeye... Fenerbahçeli futbolcunun gözlerini bir güzel bağlamışlar... Eline bir kül tablası veriyorlar “Bu ne” diye soruyorlar. Gözleri kapalı Boliç, eviriyor çeviriyor “Kül tablası” diyor... Bravo ilkinde tutturdu...

Sonra yine gözleri bağlı, eline bir vazo veriyorlar... Evirip çevirip “Vazo” diyor... Ev bizimkilerin alkışlarıyla inliyor...

Ve üçüncü deneme... Gözler yine bağlı... Bizim eleman çuvaldan bir şey çıkarıp, gözleri bağlı Boliç'in eline tutuşturuyor. Fenerbahçeli futbolcu, elliyor, eviriyor, çeviriyor, “Hiç yabancı gelmedi” diyor... Defalarca dokunuyor, elinde oynuyor ama bir türlü ne olduğunu çıkaramıyor.

Görüntüleri izlerken kahkahalarla gülüyorum. Midemi tutuyorum. Neredeyse katılacağım. Ay aman of yani... İnanılır gibi değil. Hah hah haaayt...

Boliç bilmecenin üçüncü ayağını bilemeyip geçemiyor sınıfı...

Bilemediği şey, hala elinde olduğu halde... Yavaş yavaş gözlerini açıyor... Ve açmasıyla birlikte... Çığlıklar atarak... Elindekini fırlatıyor...

Çünkü elindeki bir boğa yılanı...

Ben diyeyim iki metre... Siz deyin üç metre...

Hah hah haaayt...

Yahu ne şaka ama... Böyle gülmedim hayatımda...

Çığlıklar ve... Kocaman bir Tıssss....

Ve bu muhteşem görüntüyü bir güzel yayınlayıp, reytingi kaptık... Kapmayı bırak... Uçtuk uçtuk...

Ha Boliç mi ne oldu?... Hiiiç... O günden sonra doğru dürüst top oynadığını gören olmadı. Çöktü dediler... Satıldı, kayboldu gitti bir yerlere...

Bugün yaşını başını almış... Mesleğinde olgunlaşmış biri olarak düşünüyorum da... Bu boğa yılanı şakası... Ne boğası... Eşek yılanı şakası... Ne kadar doğru... Yahu adam o gün gözünü açtığında... Çığlık atarken... Ya kalpten gidip ölseydi.

Yuh kere yuh bana... Nasıl izin verdim bu şakanın yapılmasına?.. Nasıl yayınladım bu görüntüleri diye... Kızıyorum kendime aklıma geldikçe... Vicdanım sızlıyor...

Ayıp bana yahu!

Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 02:26

İLGİLİ HABERLER