Gündem
  • 18.8.2004 10:38

KARAGÖZÜ YUNAN'A KAPTIRDIK!...

Anadolu'da, ilk kez 14. yüzyılda Şeyh Küşteri tarafından hayat verilen gölge oyunu kahramanı ''Karagöz'', ''Karagiozis'' adıyla Yunan kültürünün bir simgesi olarak olimpiyatların açılış töreninde yer alırken, Uluslararası Kukla ve Gölge Oyunu Birliği (UNIMA) Bursa Şube Başkanı Şinasi Çelikkol, ''Karagöz yüzde 100 Türk oyunudur, Yunanlılar sahip çıkamaz'' dedi.
      Türkiye'nin en tanınmış Karagöz oyunu ustalarından (Hayali) olan Çelikkol, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gölge oyunu tekniğinin Türk halk kültüründe ''Karagöz'' olarak ne zaman ortaya çıktığına dair değişik görüşler bulunduğunu, fakat genelde Karagöz ve Hacivat'ın Bursa'da yaşamış gerçek karakterler olduğu ve 14.yüzyılda Orhan Camii inşaatında çalıştıkları görüşünün kabul gördüğünü söyledi.
      Yakın zamana kadar, Bursa'da Atatürk Caddesi'ndeki eski bir evin bahçe duvarına yaslanmış bulunan Şeyh Küşteri'nin mezarının, bu görüşü kanıtladığını belirten Çelikkol, şunları kaydetti:
      ''Oyunlarda (Şeyh Küşteri Meydanı) diye başlanan birçok diyalog, Şeyh Küşteri'nin bu işin piri ve yaratıcısı olduğunu vurgulamaktadır. Karagöz'ün mezarı ise bugün Çekirge Caddesi'nde Karagöz ve Hacivat'ın anıt mezarının bulunduğu bölgede idi. 1942'de Bursa'ya gelen araştırmacı yazar Abdülbaki Gölpınarlı, Karagöz'ün makam mezar taşını tespit etmiş ve Bursa'yla ilgili yazdığı notlarına kaydederek, bir örneğini de Bursa Müzesine bırakmıştır. Karagöz'ün makam mezar taşı, bugün Yeşil'de bulunan Türk İslam Eserleri Müzesinde bulunmaktadır.''
     
     ''YÜZDE 100 TÜRK OYUNU''
      Karagöz'ün Yunanistan halk kültüründe ''Karagiozis'' adıyla yer aldığını, oyunun en önemli karakterlerinden biri olan Hacivat'ın da ''Hacivatis'' olarak geçtiğini anlatan Çelikkol, şöyle devam etti:
      ''Atina Olimpiyatları'nın açılış seremonisinde Karagiozis adıyla yer alan Karagöz oyunu, Yunanistan'da sadece 160 yıldır sahneleniyor. İlk olarak İstanbul'dan Pire'ye giden bir Rum, işsiz kalınca Karagöz oynatmaya başlamış. Zamanla bazı karakterler ekleniyor ve bugünkü şeklini alıyor. Karagiozis, Karagöz'e benzememekle birlikte, Hacivatis ile Hacivat arasında büyük benzerlikler söz konusu. Karagiozis'in bazı oyunlarında, cami bile kullanılıyor. Sonuç olarak Karagöz yüzde 100 Türk oyunudur, Yunanlılar sahip çıkamaz.''
     
     ''KARAGÖZ'E OLAN İLGİ SEVİNDİRİCİ''
      Karagöz Sanat Evi'nde geçen yıl yapılan 152 gösteride, 800'ü yabancı turist olmak üzere 6 bin 500 kişiyi ağırladıklarını belirten Hayali Çelikkol, sinema salonlarının zor dolduğu bu zamanda Karagöz'e gösterilen ilginin sevindirici olduğunu dile getirdi.
      Gençlerin, bilgisizlik nedeniyle gölge oyunu Karagöz ile kuklayı aynı kategoride değerlendirdiğini ifade eden Çelikkol, ''Gençler, Karagöz Evi'nde bulunan Türkiye'nin en iyi Karagöz sanatçılarına ait Karagöz Figürleri sergisi ile Endonezya, Tayland, Hindistan, Özbekistan, Yunanistan, Çekoslovakya ve İtalya'dan örneklerin bulunduğu Dünyada Gölge Oyunu Figürleri ve Kuklalar sergisini gezerek, kültürler arasındaki farklılıkları inceleyebilirler'' dedi.
     
     CAMİ İNŞAATINDA ÇALIŞMIŞLAR
      Rivayete göre, Sultan Orhan döneminde, Bursa'daki bir cami inşaatında çalışan demirci ustası Kambur Bali Çelebi (Karagöz) ile duvarcı ustası Halil Hacı İvaz (Hacıvat) arasında geçen nükteli konuşmaları dinlemek isteyen işçiler, işi gücü bırakıp onların etrafında toplanır. İşçilerin bu davranışı yüzünden, inşaat yavaş ilerler. Bu durumu öğrenen padişah, her ikisini de idam ettirir (Bir başka rivayete göre ise Karagöz idam edilir, ancak Hacivat hacca giderken yolda ölür). Daha sonra yaptığından çok pişman olan padişahı teselli etmek isteyen Şeyh Küşteri, başından beyaz sarığını çıkarıp gerer ve arkasına bir ışık yakarak ayağından çıkardığı çarıkları ile de Karagöz ve Hacıvat'ın tasvirlerini canlandırıp, nükteli konuşmalarını tekrar eder. O tarihten sonra da, Karagöz oyunları değişik mekanlarda oynanır hale gelir., Uluslararası Kukla ve Gölge Oyunu Birliği (UNIMA) Bursa Şube Başkanı Şinasi Çelikkol, ''Karagöz yüzde 100 Türk oyunudur, Yunanlılar sahip çıkamaz'' dedi.
      Türkiye'nin en tanınmış Karagöz oyunu ustalarından (Hayali) olan Çelikkol, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gölge oyunu tekniğinin Türk halk kültüründe ''Karagöz'' olarak ne zaman ortaya çıktığına dair değişik görüşler bulunduğunu, fakat genelde Karagöz ve Hacivat'ın Bursa'da yaşamış gerçek karakterler olduğu ve 14.yüzyılda Orhan Camii inşaatında çalıştıkları görüşünün kabul gördüğünü söyledi.
      Yakın zamana kadar, Bursa'da Atatürk Caddesi'ndeki eski bir evin bahçe duvarına yaslanmış bulunan Şeyh Küşteri'nin mezarının, bu görüşü kanıtladığını belirten Çelikkol, şunları kaydetti:
      ''Oyunlarda (Şeyh Küşteri Meydanı) diye başlanan birçok diyalog, Şeyh Küşteri'nin bu işin piri ve yaratıcısı olduğunu vurgulamaktadır. Karagöz'ün mezarı ise bugün Çekirge Caddesi'nde Karagöz ve Hacivat'ın anıt mezarının bulunduğu bölgede idi. 1942'de Bursa'ya gelen araştırmacı yazar Abdülbaki Gölpınarlı, Karagöz'ün makam mezar taşını tespit etmiş ve Bursa'yla ilgili yazdığı notlarına kaydederek, bir örneğini de Bursa Müzesine bırakmıştır. Karagöz'ün makam mezar taşı, bugün Yeşil'de bulunan Türk İslam Eserleri Müzesinde bulunmaktadır.''
     
     ''YÜZDE 100 TÜRK OYUNU''
      Karagöz'ün Yunanistan halk kültüründe ''Karagiozis'' adıyla yer aldığını, oyunun en önemli karakterlerinden biri olan Hacivat'ın da ''Hacivatis'' olarak geçtiğini anlatan Çelikkol, şöyle devam etti:
      ''Atina Olimpiyatları'nın açılış seremonisinde Karagiozis adıyla yer alan Karagöz oyunu, Yunanistan'da sadece 160 yıldır sahneleniyor. İlk olarak İstanbul'dan Pire'ye giden bir Rum, işsiz kalınca Karagöz oynatmaya başlamış. Zamanla bazı karakterler ekleniyor ve bugünkü şeklini alıyor. Karagiozis, Karagöz'e benzememekle birlikte, Hacivatis ile Hacivat arasında büyük benzerlikler söz konusu. Karagiozis'in bazı oyunlarında, cami bile kullanılıyor. Sonuç olarak Karagöz yüzde 100 Türk oyunudur, Yunanlılar sahip çıkamaz.''
     
     ''KARAGÖZ'E OLAN İLGİ SEVİNDİRİCİ''
      Karagöz Sanat Evi'nde geçen yıl yapılan 152 gösteride, 800'ü yabancı turist olmak üzere 6 bin 500 kişiyi ağırladıklarını belirten Hayali Çelikkol, sinema salonlarının zor dolduğu bu zamanda Karagöz'e gösterilen ilginin sevindirici olduğunu dile getirdi.
      Gençlerin, bilgisizlik nedeniyle gölge oyunu Karagöz ile kuklayı aynı kategoride değerlendirdiğini ifade eden Çelikkol, ''Gençler, Karagöz Evi'nde bulunan Türkiye'nin en iyi Karagöz sanatçılarına ait Karagöz Figürleri sergisi ile Endonezya, Tayland, Hindistan, Özbekistan, Yunanistan, Çekoslovakya ve İtalya'dan örneklerin bulunduğu Dünyada Gölge Oyunu Figürleri ve Kuklalar sergisini gezerek, kültürler arasındaki farklılıkları inceleyebilirler'' dedi.
     
     CAMİ İNŞAATINDA ÇALIŞMIŞLAR
      Rivayete göre, Sultan Orhan döneminde, Bursa'daki bir cami inşaatında çalışan demirci ustası Kambur Bali Çelebi (Karagöz) ile duvarcı ustası Halil Hacı İvaz (Hacıvat) arasında geçen nükteli konuşmaları dinlemek isteyen işçiler, işi gücü bırakıp onların etrafında toplanır. İşçilerin bu davranışı yüzünden, inşaat yavaş ilerler. Bu durumu öğrenen padişah, her ikisini de idam ettirir (Bir başka rivayete göre ise Karagöz idam edilir, ancak Hacivat hacca giderken yolda ölür). Daha sonra yaptığından çok pişman olan padişahı teselli etmek isteyen Şeyh Küşteri, başından beyaz sarığını çıkarıp gerer ve arkasına bir ışık yakarak ayağından çıkardığı çarıkları ile de Karagöz ve Hacıvat'ın tasvirlerini canlandırıp, nükteli konuşmalarını tekrar eder. O tarihten sonra da, Karagöz oyunları değişik mekanlarda oynanır hale gelir.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:46

İLGİLİ HABERLER