Gündem
  • 6.10.2013 16:13

Kızlarımı başörtülü oldukları için Türkiye'de okutamadım

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, Adana gezisinin ikinci gününde Kozan ve Ceyhan ilçelerinde konuştu, 'Demokrasi Paketi'ni eleştiren muhalefete yüklendi. Erdoğan, kızlarını halkın yüzde 99'u Müslüman olan Türkiye'de başörtülü oldukları için okutamadığını, şimdi üniversitelerde böyle bir sorun kalmadığını söyledi.

Başbakan Erdoğan, Adana gezisinin ikinci gününde helikopterle gittiği Kozan İlçesi'nde yapımı tamamlanan 20 milyon liralık 13 tesisi hizmete açtı. İsmet Atlı Şehir Stadyumu önünde düzenlenen toplu açılış törenine Başbakan Erdoğan'ın yanı sıra eşi Emine Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Adana Valisi Hüseyin Avni Coş, Adana, Mersin, Elazığ ve İstanbul milletvekilleri ile kent protokolü ve vatandaşlar katıldı.

127 bin nüfuslu Kozan'da meydanı dolduran 15 bin kişiye seslenen Başbakan Erdoğan, Kozan için 'Yiğitler diyarı' tabirini kullandı, "Dik duracağız, diklenmeyeceğiz" diye sözlerine başladı.

Erdoğan, muhalefetin karşı çıktığı yeni Büyükşehir Belediyesi Yasası ile tüm köyler mahalle statüsüne geçip daha iyi hizmet alacağını söyledi. Ekonomi ve demokrasiyi güçlendirerek özgürlükler ve hakların daha da gelişeceği görüşünü savunan Erdoğan, demokrasi ve kardeşlik güç kazandıkça ekonominin daha da büyüyeceğini anlattı. Erdoğan, şu anda Türkiye'nin firmalarının Çin'den sonra dünyada en çok proje üstlendiğine dikkat çekip, özel sektör firmalarını övdü, olumlu ekonomik göstergelerden örnekler verdi. Çiftçilere de seslenen Başbakan Erdoğan, iktidara geldiklerinde yüzde 59 olan Ziraat Bankası kredi faizinin yüzde 0-7 arasında olduğunu söyledi.

KIZLARININ BAŞÖRTÜSÜ

Başbakan Erdoğan, Demokratikleşme Paketi'ne değindiğinde de kendi kızlarını halkın yüzde 99'u Müslüman olan Türkiye'de başörtülü oldukları için okutamadığını söyledi ve şimdi üniversitelerde böyle bir sorun kalmadığını belirtti.

Paketi anketlere dayanarak açıkladıklarını söyleyen Erdoğan, buna karşı çıkanlara "Başörtülü bacılarım kamuda rahat çalışacak diye mi karşı çıkıyorsun?" diye sordu.

Konuşmasının sonunda 'Beraber yürüdük biz bu yollarda' nakaratını alanda toplananlara tekrarlatırken de erkeklerin sesinin az çıktığını söyleyip sitem etti.

Bu arada Başbakan Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan'ın oturduğu protokol tribünündeki koltukların altında üzerinde gaz maskesi olduğunu gösteren 4 kutu dikkat çekti. Başbakan Erdoğan'ın ayrılmasından sonra o kutular güvenlik yetkilerince alınıp götürüldü.

"TÜRKİYE ZİNCİRLERİNDEN KURTULUYOR"

Başbakan Erdoğan, gerçekleştirdikleri reformlarla Türkiye'nin zincirlerinden, prangalarından kurtarıldığını vurguladıktan sonra Demokratikleşme Paketi'nin yansımalarını şöyle değerlendirdi:

"Türkiye'nin büyümesi lazım dedik. Türkiye'nin zincirlerinden, prangalarından kurtulması lazım dedik. 28 maddelik demokratikleşme paketini pazartesi günü açıkladık. Malum çevreler papağan gibi aynı türküyü söylemeye yeniden başladılar. Göreceksiniz, onlar bir kez daha yanılacaklar. Onlar biz kez daha kaybedecek, Türkiye kazanacak. Neye karşı çıkıyorsunuz? Benim başörtülü bacılarım kamu dairelerinde daha rahat çalışacak diye mi rahatsız oluyorsun? Ülkemde başı açık neyse, başı örtülü kardeşim de aynı haklara sahip olmalıdır. Onun için bu yapıldı. Niçin ayrımcılık yapıyorsun? Hani milliyetçiydin, seviyordun. Milliyetçiydin? İşte bu yanlışı biz düzeltiyoruz. Biz başı örtülüsünü de başı açığını da bu vatanın evlatlarının hepsini seviyoruz, takdir ediyoruz.

Üniversitelerde aynı şekilde mücadele verdik. Bizi engellediler, önümüze barikatlar koydular. Hamdolsun, belli bir noktaya geldik. Kardeşlerim; bu ülkede başörtülü yavrularımıza üniversitelerin kapısını kapattılar. Ancak açıldı. Yahu bunlar bizim kızlarımız değil miydi? Bizim kızlarımız arasında bir sıkıntı yok. Bu ülkeyi yönetenlerdeydi sıkıntı. Bırakın çocuk okusun. Bunların ayaklarına niye pranga vuruyorsun? Kendi kızlarımı ülkemizdeki üniversitelerde okutamadım. Yurt dışına göndermek zorunda kaldım. Halkının yüzde 99'ü Müslüman olan Türkiye'de okutamıyorduk.

Bir de önümüze katsayı diye bir şey çıkardılar. Üniversiteye girememeleri için ellerinden geleni yaptılar. Hangi okullarda? İmam Hatipliler girmesin diye... Katsayı da kalktı mı? Kalktı. Meslek liseli istediği üniversiteye gidebilsin diye. Şimdi başörtülü okuyabilir mu, okuyabiliyor.

Artık kamuda da başörtülü çalışacak. Kimler rahatsız oluyor? Bunlara hesap soracak sizlersiniz. Nerede hesap soracaksınız? Sandıkta, sandıkta!.. Çünkü demokrasinin güzel yanı bu zaten. Sandık halkın, milli iradesidir. Milli irade sandıkta tecelli eder. Herkes de buna uyar. Meclis'te 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' yazar. Anıtkabir'de de aynı şekilde. Onu görüyorlar, ama işlerine gelmiyor."

"MİLLETİN YÜZDE 60-70'İ MEMNUN"

30 Mart 2014'te yerel seçimlerin yapılacağını, bu seçimlerle de Türkiye'nin büyük değişiminin süreceğini ifade eden Başbakan Erdoğan, yerel seçimlerin büyükşehir statüsüne kavuşan 14 ille birlikte toplam 30 büyükşehirde yaşayan yüzde 75 nüfusa hitap ettiğini hatırlattı.

Reform paketinin Türkiye'ye güç katacağını, çünkü millete sorarak hazırladıklarının altını çizen Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu reform paketini sizlere danışarak hazırladık. Nasıl yaptınız? Kamuoyu araştırmalarıyla. Kamuoyu nasıl refleks veriyor diye. Sizin onay vermediğiniz hiçbir konuda karar almadık. Bu paket 76 milyonun paketidir. Her bir ferdi memnun eden bir pakettir. Bazıları bakıyorum şunu söylüyor; 'Bu paket ayrımcıdır'. Bunu nasıl dersiniz? Biz kimin ne dediğine değil, milletin ne dediğine bakıyoruz. Milletim bu reformlardan memnun. Yüzde 60-70 memnuniyet var.

Biz inancı itibarıyla sağlam bir milletiz. Bizi yaradan Allah, yaradılıştan itibaren verdiği hakları teminata almasını kimlerden istiyor. İdare edenlerden istiyor. Kardeşlerim; dinimizde kavimler vardır ama kavimcilik yoktur. Kabilecilik yoktur. Ben Türkü de, Kürdü de, Lazı da Çerkezi de, Abazayı da, Romanı da, Boşnağı da severim. Niye severim. Yaradılanı, yaradandan ötürü severim de onun için...

Aramızı ayrılık tohumu atmak isteyenlere sadece bu cevabı verin. Onu kim yarattı? Beni yaradan Allah. Bizim birliğimizi, beraberliğimizi kimse bozmasın. Biz bir olacağız, diri olacağı, hep beraber Türkiye olacağız.

Biz Afyonkarahisar'dan yola çıkarken, tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet dedik. Böyle de gidiyoruz. İnşallah bu reformlarla Türkiye'yi daha özgür, daha güçlü, daha kardeşçe ileriye taşıyacağız."

Başbakan Erdoğan, konuşmasının sonunda Kozan halkının Kurban Bayramı'nı tebrik etti, ardından sahneye çağrılan bakanlar ve milletvekilleri ile 13 tesisin toplu açılışını gerçekleştirdi.

Protokol tribününde Erdoğan'ın koltuğuna sırt ağrısına karşı kullanılan minderlerden konuldu. Kadın koruma polislerinden biri, Erdoğan ve eşinin oturacağı yerin sehpadaki su bardaklarının kirli olduğu gerekçesiyle değiştirilmesini istedi. Görevliler bardakları hızla değiştirdi.

ÖPTÜRMEDİ ÇAK YAPTI

Başbakan Erdoğan, eşiyle birlikte meydandan ayrılırken, kalabalıktan bazı kişiler uzattığı elini öpmek istedi. Erdoğan, "Ben elimi öptürmem" diyerek vatandaşlarla 'çak' yaptı. Başbakan Erdoğan'a ulaşan 71 yaşındaki Nasif Kelebek, Pınarhisar Cezaevi çıkışında birlikte çektirdiği anı fotoğrafını göstererek bir süre sohbet etti. Başbakan Erdoğan, miting sonrası Kozan Belediyesi'ni ziyaret etti. Erdoğan, ardından helikopterle Ceyhan İlçesi'ne geçti.

 

Güncellenme Tarihi : 19.3.2016 11:26

İLGİLİ HABERLER