KAYNAK : Haber Vitrini
MEHMET CANITATLI
İSTANBUL (ÖZEL HABER) - Eski MİT'çi Prof. Dr. Mahir Kaynak, MGK Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kılınç'ın dünkü sözlerini, "Sayın Kılınç'ın sözlerini kişisel sözler olarak değerlendirmiyorum. Bu sözlerle Türkiye bir yol ayrımına gelmiştir" şeklinde değerlendirdi.
Prof. Dr. Mahir Kaynak, Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kılınç'ın dün yaptığı kişisel açıklamalarıyla ilgili olarak sorularımızı cevaplandırdı.
Kılınç'ın sözlerini kişisel bir söz olarak yorumlamadığını ifade eden Kaynak, "Ancak olayı, politik bir boyutu da olduğu için 'politikaya müdahale etmiyor görüntüsü vermek için bu şahsi görüşümdür' diye ifade etmişler. Anlamlıdır. Türkiye bir yol ayrımına geldi. Daha doğrusu bir karar noktasına geldi. Senelerdir Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne gireceği söylenir. 'İki yıl kaldı, beş yıl kaldı' diye sözler edilir. Ben bunun hiç gerçekleşmeyeceğini başından beri söylüyorum" dedi.
Dün yapılan açıklama ile AB ile yollarımızın ayrıldığını belirten Mahir Kaynak, "Zaten Türkiye içerisinde de durumu böyle gören ya da Avrupa ile bütünleşmek istemeyen bir kesim var. AB'yi isteyenlerin kamuoyunu büyük ölçüde etkiliyor olmaları Türk halkının büyük çoğunun AB'ye girmekten yana gözükmesine neden oldu. Bu arada aleyte de bir propoganda yapılmadı" şeklinde konuştu.
Mahir Kaynak, Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'ın yaptığı "Bu bir kabus senaryosudur" açıklamasını da değerlendirerek, "Tabi ki bu, Sayın Yılmaz için bir kabustur. Yıllarını ve bütün politik geleceğini Avrupa ile bütünleşmeye vermiş bir politikacı açısından Türkiye'nin Avrupa ile ilişkilerini kesmesi, gerçekten bir kabus olur. Ama bu Türkiye için bir kabus mu? Bunu zannetmiyorum" dedi.
"TÜRKİYE, BÖLGESİNDE KENDİ BAŞINA BİR GÜÇ"
Türkiye'nin AB'ye girmesinin uygun bir çözüm olmadığını da savunan Prof. Dr. Kaynak, şunları söyledi:
"Çünkü Türkiye, bölgesinde kendi başına bir güç. Ama şu anda ikincil bir güç. Kendi etrafında bir yapılanmaya gitmesi için de müttefik bulması gerekiyor. Bu müttefik, ABD de olabilir, Rusya da olabilir. Dünkü sözler ile bölgede büyük güç olmak için ilk adım atılmıştır. Sayın Yılmaz, Türkiye'nin geleceğini Avrupa'nın içerisinde gördü."
Kaynak, bu noktada incelenmesi gereken konunun İran olduğunu belirterek, "Zannediyorum ABD ile bu konunun gayri resmi de olsa konuşulmuş olması gerekir. ABD İran'ı düşman ve haydut listesine alırken Türkiye böyle bir tavrı nasıl takınabilir? Hem ABD ile ittifak olacaksın, hem de İran ile iyi ilişkiler geliştireceksiniz. Burada çelişki var gibi görünüyor. Halbuki öyle değil. Aslında bu iyi hazırlanmış bir senaryo. Burada ABD İran'a Türkiye aracılığı ile bir zeytin dalı uzatıyor. Diyor ki; 'Sen uçurumun kenarındasın, kurtuluşun var sana bir köprü uzatıyorum. Bölgede Türkiye ile ittifak içerisinde girersen, bizim safımıza geçersen kurtulursun.' Buna iyi polis kötü polis oyunu diyebilirsiniz. Ancak bu çelişkinin İran'ı Batı'ya, Amerikan safına davet etmekten başka anlamı yoktur" şeklinde konuştu.
Karen Foog'un maillerinin piyasaya sürülmesinin, Avrupa'nın tavrını Türk kamuoyuna anlatmak için yapıldığını savunan Mahir Kaynak, "Böylece Avrupa'nın bilinen tavrı kamuoyuna aktarıldı. Bunlar bence planlı işlerdir. Öte yandan Avrupa'nın Türkiye'deki Kürkçe eğitim gibi bazı şeyleri silah olarak kullanması yanlıştır" dedi.
"YILMAZ'IN, BUNDAN SONRA SÖYLEYECEĞİ BİRŞEY KALMAMIŞTIR"
Prof. Dr. Mahir Kaynak, Mesut Yılmaz'ın bu gelişmelere rağmen koalisyonda yeralacağını ve iktidarın nimetlerinden istifade edeceğini belirterek, bu durumun, Mesut Yılmaz'ın 'söyleyecek bir sözü kalmadı' anlamına da gelmediğini söyledi.
Prof. Dr. Mahir Kaynak, "Yarın halkın karşısına çıkıp ne söyleyecek? Bugüne kadar hep AB dedi. Yılmaz'ın, bundan sonra söyleyeceği birşey kalmamıştır. Yılmaz'ın yapacağı şey, koalisyonun dışına çıktığında AB'ye girme mücadelesini siyasi sahnede vermektir. Bu da koalisyonun dağılması anlamına gelir. Ancak şu anda erken seçim yok. Çünkü güç odakları her hangi bir partiyi seçime hazırlamıyor. Şu anda seçime girecek olan partiler gelecek vaad etmiyor. Birinci parti AK Parti'dir. Kılınç'ın söyleyeceği sözler AK Parti lideri tarafından söylenebilirdi. Partiler geleceğe yönelik birşey söylemiyor. Bu da ortada çok büyük bir siyasi boşluğun olduğunu göstermektedir" şeklinde konuştu.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:40
