İşte kavgacıların listesi ve kavga nedenleri:
Ertuğrul Özkök, Türk basının simge isimlerinden Abdi İpekçi ve Uğur Mumcu'yu anımsattığı yazısında, ''Gazeteciliğin yeni modellere ihtiyacı var'' ifadesini kullanınca bir çok köşe yazarı yine ayağa kalktı. Gazeteciler en üst perdeden atışıyor. Gazetelere son zamanlarda yansıyan meşhur kapışmaları derledik. Kesin saklayın, yeni bir didişmenin evveliyatı neydi? Bu kavga büyür mü? Kimler sürekli kapışıyor? Öpüşüp barışanlar kimler? Tekmili birden burada..
HINCAL ULUC
Listenin ilk sıralarında Hıncal Uluç var. Kavgalı da olsa köşesine aldığı her ismin bir değer taşıması gerektiğini ifade ediyor. İşte Uluç ve kavgaları:
Ahmet Hakan: Kanal 7'nin anchorman'i Sabah gazetesinde yazmaya başladığı günden itibaren Uluç'un yakın markajına maruz kaldı. Önce Hakan'ın Mısır'a yapılan turistik gezilerle ilgili yazdıklarını eleştiren Uluç, daha sonra da Sertab Erener'in Eurovision birinciliği hakkında kaleme aldığı yazıya tepki verdi.
Emre Aköz: Klavye tartışmasına ''abesle iştigal'' dedi. Barlas'la Aköz'ün yaşadığı ''suhte, sahte'' anlaşmazlığında ağırlığını Mehmet Barlas'tan yana koydu. Uluç Aköz'le spor sayfası başlıklarının dünü ve bugünü hususunda da ters düştü.
Leyla Umar: Sebebi bilinmeyen bir kırgınlık. Uluç, Haftalık dergisine verdiği röportajda ''Onu hiç affetmeyeceğim'' diyor.
Savaş Ay: Köşelerinin birbirine uzaklığı bir kaç santim. Oysa düzenli olarak atışıyorlar.
Can Bartu: Bartu'yu her zaman övdüğü bilinen Uluç, geçtiğimiz günlerde sorduğu soruyla herkesi hayret içinde bıraktı: ''Fenerlisin tamam.. Herkes bir takımı tutar.. Ama bir spor yorumcusunun, hem de saygın bir spor yorumcusunun, kulüpten sebeblenen tetikçi, ya da amigonun değil, bir spor yorumcusunun Fenerbahçe Başkanının çağrısına uyup Fener'i kurtarma toplantısına katılması ne demek oluyor, söyler misin?''
Fatih Altaylı: İkili arasında gel-gitleri bol bir ilişki var. Altaylı'yı yıpratmak için Uluç'un çömezi yakıştırması bile yapıldı. Bunu gururla Kabul ettiğini belirten Altaylı, Hıncal Uluç'un Daum'a atfen yazdığı kokain yazısına yönelik ''Bu kokainin reklamı gibi'' ifadesini kullandı. İkili arasında bir süre de ''Sen bana geri zekalı dedin, yok demedim'' şeklinde bir çekişme yaşansa da genellikle sulh içindeler. Fakat buluşmaya kalktıklarında da olay oluyor. Geride bıraktığımız yılbaşından bir kaç gün önce Akmerkez olarak ayarlanan buluşma yerinin Uluç tarafından terör saldırısı ihbarı sonrası iptal edilmesini Altaylı köşesinde konu edinve Uluç itiraz etti.
Bekir Coşkun: Coşkun'un hayvanseverliği ve Uluç'un şehirde başıboş hayvanlara tahammülsüzlüğü sık sık çatışıyor.
Deniz Gökçe: Senenin belirli günlerinde sayfalara taşınan kavga. Gökçe'nin tartışmanın dozununu artırıp HBB (Her Boku Bilir) lakabını icat etmesi üzerine Uluç tartışmadan çekildi.
Ali Kırca: Uluç Kırca'ya atfen şu ifadeleri kullanmıştı: ''Bir panelde konuşurken görüntüleri geldi Ali Kırca'nın ekrana.. Gençlere, ben farkı yaratmayı, farklı olmayı seçtim diyordu..Öyle mi sahiden Ali.. Savaşın başladığı günden beri atv haberde ve Siyaset Meydanı'nda farkı yaratan ne yaptın?''
Erman Toroğlu: Bir zamanlar beraber program yapan ikilinin arası eskisi gibi değil. Uluç Toroğlu'nun GS düşmanı olduğunu yazdı. İkili nerereyse kanlı bıçaklı..
Hıncal Uluç'la kısa süreli gerginlikler yaşayan diğer isimler: Kaya Çilingiroğlu ve Esat Yılmaer.
FATİH ALTAYLI
Sıkça kendi gazetesinden yazarlarla da atışan Altaylı'nın listesi oldukça kabarık.
Ayşe Arman: Arman'la prizma tarikatı röportajı ve Süreyya Ayhan hususunda gerginlik yaşadılar.
İlker Sarıer: Bir dönem Sabah gazetesi adına Sarıer, Hürriyet adına da Altaylı gruplar arasındaki kavgayı yürüttüler.
Ahmet Altan: ''Aldatmak'' isimli romanına çalıntı dedi.
Ercan Saatçi: Bir cümlede anlatılabilecek bir çekişmeden öte. En son Popstar programı üzerinden ''erkeklik'' tartışması yaşadılar.
Gökmen Özdenak: Altaylı, köşesinde Özdenak'ın kendisinden iş talebinde bulunduğunu yazdı
Emin Çölaşan: Çölaşan'ı Uzanlar hakkında yazmadığı için eleştirdi.
Erman Toroğlu: Altaylı ünlü yorumcunun eski mesleğini (kabzımallık) gündeme getirmek suretiyle eleştiriyor. Galatasaray düşmanlığı ile itham ediyor.
Reha Muhtar: Show Haber'i hazırladığı dönemde ve sonrasında ağır eleştirilerde bulundu.
Deniz Gökçe: Kendisini çok sert eleştirdi. Bunun üzerinde Gökçe Akşam gazetesindeki köşesinde Altaylı'yı ilkesizlikle suçladı. ''Etikten bahsedemez'' ifadesini kullandı.
Ali Atıf Bir: Çeşitli defalar yürüttüğü danışmanlık görevi nedeniyle Bir'in yazmaması gerektiğini ifade etti.
Mehmet Barlas: Köşesinde ''Barlas'a cevap verirken bu kadar ciddi olmaya gerek yok'' ifadesini kullandı.
Hayrullah Mahmud: Altaylı Star'ın Ankara Temsilcisi Mahmud'la Uzan davası sebebiyle sık sık kapışıyor.
Tuncay Özkan: Altaylı, birkaç hafta öncesine kadar selefi olan Özkan için ''Mesut Yılmaz'ın adamı'' diyor.
Emin Çölaşan ve Ahmet Hakan
Ankara'da yaşayan Emin Çölaşan gazetesinin yayın yönetmeni dahil bir çok isme yönelik ağır eleştirilerde bulunuyor.
En son Abdi İpekçi ve uğur Mumcu tartışmasında Ertuğrul Özkök'ü eleştiren Çölaşan ağırlıklı olarak liberal görüş sahibi yazarlarları hedef alıyor.
Kıbrıs üzerine Cüneyt Ülsever ile, Turgut Özal dönemiyle ilgili olarak Mehmet Barlas'la, Dış Politika ve İnsan Hakları ile ilgili Mehmet Ali Birand'la sık sık çatışıyor. Çölaşan'la adı geçen yazarlar arasındaki kavganın adliye koridorlarına taştığı da oluyor. Yine aynı kapsamda Taha Akyol ve Cengiz Çandar'la kapışan Çölaşan'ın sarışın kadın yazarlara yönelik alerjisinin olduğu Pakize Suda ve Ayşe Arman özelinde görülüyor.
AHMET HAKAN HIZLI POLEMİKÇİ
Sabah'ta köşe yazılarına başlayan Ahmet Hakan, bir senesi dolmadan sayısız polemiğe imza attı. İşe kendi gazetesinden yazarlarla başlayan Ahmet Hakan daha sonra müzikten, magazine çeşitli mecralarda aykırı yaklaşımlarıyla şimşekleri çekmeyi başardı. İşte Ahmet Hakan'ın dosyası:
Özdemir İnce ve Mine Kırıkkanat: Fransa'daki türban yasağı sebebiyle sözkonusu ikiliye savaş açtı. İnce'ye yeni Şafak yazarları Kürşat Bumin ve Alper Görmüş de Fransa gezisinde yazdıklarından ötürü tepki göstermişti.
Ali Atıf Bir: Sabah'a girişini AKP ile ilişkilendiren Bir'e sert çıkmıştı.
Yazgülü Aldoğan: Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'ın düğünü için davetiye gelmemesi hususunda atıştılar.
Arda Uskan: Hakan'ın Mazhar Alanson ile ilgili yazdıklarına müzisyenin 30 yıllık arkadaşı Uskan'dan sert bir cevap geldi.
Ali Bulaç: Kanal 7'nin savaş yanlısı yayın yaptığını iddia eden Bulaç'la yaşadığı gerginliği ekrana ve köşesine taşıdı.
Serdar Turgut: Aralarında ''Kralın soytarısı'' tartışması yaşandı. Hakan, kendisi için ''Ben kendisinin aydınlanmasının imkânsız olduğunu biliyorum. Bu yüzden de aydınlanmaya direneceği kesin olan bir kafanın düşündüğü sorulara cevap yazmaya çalışarak vakit kaybetmeye hiç niyetim yok'' diyen Serdar Turgut'a sert yanıtlar verdi.
''Türk'ün Aklı'' kavgaya çalışıyor
Emre Aköz de Türk'ün Aklı köşesinde çeşitli isimlerle sık sık polemiğe giriyor. Tavla ve klavye tartışmalarında olduğu gibi bazen bu çatışmaların fikir babası kendisi de olabiliyor. Aköz, Uğur Mumcu´dan sonra araştırmacı gazeteci postuna oturmakla nitelediği Emin Çölaşan´ın önüne sürülen dosyalardan yazı çıkardığını yazdı... ''Uğur Mumcu'lara ihtiyaç var diyorsan. E ne duruyorsun, ol o zaman'' diyor. Aköz ve Savaş Ay da gazetecilik üzerine sık sık racon kesi(şi)yorlar. Aköz, Hürriyet yazarı Ege Cansen'in de ahlakı karla tanımlamasına karşı ağır bir yazı yazdı.
Kadınlar sulh içinde, Perihan Mağden hariç
Kadın yazarlar erkekler kadar kavgacı değil. Tabi Perihan Mağden kaideyi bozmuyor. Mağden, Ece Temelkuran'dan, Zülfü Livaneli'ye kadar çok geniş bir yelpaze ile kavga halinde. Geçtiğimiz günlerde Savaş Ay da Mağden'e yönelik ''Ey yerüstündeki kıymetli Mağden. Nettim ablam sana ben?'' şeklinde serzenişte bulunmuştu. Mağden'in Nur Çintay'la da yaşadığı gerginliği zaman zaman mecazi anlatımlarla köşesine taşıdığı görülüyor. Mağden'in yanısıra Nuray Mert de kendisine Rosa Luxemburg yakıştırmasında bulunan Serdar Turgut için ''Kralın soytarısı'' ifadesini kullanmıştı.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:28
